Logo

1. Hukuk Dairesi2023/6253 E. 2025/485 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının akli melekelerinin yerinde olmadığı iddiasıyla, vekaletname ile yapılan taşınmaz satışının geçersizliği ve tapu iptali ile tescili davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının fiil ehliyetine sahip olduğuna dair Adli Tıp Kurumu raporları ve satışın iradi ve bedelli olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2 E., 2023/903 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/629 E., 2021/490 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili; davacının Almanya Hessen Eyalet Sigorta Kurumu tarafından 03.06.1996 tarihinde verilen rapordan anlaşılacağı üzere şizofren ve psikoz hastası olup kendisinin aynı zamanda bu hastalıklarından dolayı Almanya'da ve Türkiye'de malulen emekli olduğunu, davalı ...'in ayırt etme gücü bulunmayan davacıdan aldığı vekaletname ile davacının 6257 ada 5 parseldeki payını akrabası olan davalı ...'a satış yoluyla temlik ettiğini, davalı ...'ın 14.04.2008 tarihinde diğer davalı ...'e, ... ...'in ise öteki davalılar ..., ... ve ...'a devrettiğini, satışların yok hükmünde olduğunu, davalıların kötü niyetli hareket ettiklerini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, mümkün olmazsa bedele karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ...; kendisine verilen vekaletname çerçevesinde dava konusu taşınmazı diğer davalı ...'a devrettiğini, bunun dışında taşınmazla ilgili herhangi bir işlem yapmadığını, davacının davranışları ve yapmış olduğu işlemlerin normal zekalı bir insan seviyesinde olduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı ...; temlik aldığı dava konusu taşınmaza karşılık üç parça taşınmazını davacıya verdiğini, bu şekilde tek taraflı değil, karşılıklı bir satış yani takasın söz konusu olduğunu, davacının kendisinden herhangi bir hak ve alacağının kalmadığını, davanın kötü niyetli açıldığını belirtip reddini savunmuş; karşı davada, Mahkeme aksi kanaatte ise dava konusu taşınmaza karşılık olarak davalı ...'e (asıl davada davacı) verdiği 7183 ada 4 parseldeki 14, 12 ve 25 nolu bağımsız bölümlerin tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmazsa tazminata karar verilmesini istemiştir.

3.Davalı ...; taşınmazı bedelini ödeyerek iyiniyetli şekilde temlik aldığını, o dönemde hiçbir şekilde ehliyetsizlik iddiasında bulunulmadığını, tapu kütüğüne işlenmiş herhangi bir şerh ya da kısıtlama kararının da söz konusu olmadığını, tasarrufların yapıldığı tarih itibarıyla da herhangi bir kısıtlama kararı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

4.Diğer davalılar; taşınmazdaki payları bedellerini ödeyerek satın aldıklarını, iyiniyetli 3. Kişi konumunda bulunduklarını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; iddiaların ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl davanın, davalıları kayıt maliki olmadığı gerekçesiyle pasif husumet yokluğu nedeniyle karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tanzim olunan Adli Tıp Kurumu 4.İhtisas Kurulu ile Adli Tıp Kurumu 1. Üst Kurulu raporlarına göre davacının fiil ehliyetini haiz olduğu, satışın iradi olup bedeli karşılığında yapıldığı, davanın reddine karar verilmesinde ve ret sebebi aynı olan davalılar lehine tek vekalet ücreti takdir edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi karşı davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesinde de bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddialarını yinelemiş, hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporunun eksik olup denetime elverişsiz bulunduğunu, Almanya'dan alınan raporların dikkate alınmadığını, Adli Tıp Kurumu raporunda adı geçen doktorlar hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, buna ilişkin savcılık dosyasının celbinin gerektiğini, tapunun resmi kayıtları ile taşınmazın takas suretiyle değil satış suretiyle temlik edildiği sabit olup davalının takas iddiasının gerçek dışı olduğunu, kaldı ki takas iddiası kapsamındaki taşınmazlar arasında değer farkı olduğunu, davalının sunduğu belgelerin her zaman geçmişe dönük şekilde düzenlenebileceğini, salt davalı beyanı ile hüküm kurulduğunu, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini beyan etmiştir.

2.Davalılar ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde; farklı avukatlar ile temsil edilen davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyan etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Asıl dava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil; karşı dava, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ...'ın 01.06.2007 tarihinde davalı ...'ı vekil tayin ettiği, vekil ...'in davacının 6257 ada 5 parseldeki 483/1389 payını 05.03.2008 tarihinde davalı ...'a satış suretiyle temlik ettiği, ...'ın 14.04.2008 tarihinde diğer davalı ...'a, ... ...'in de 08.04.2009 tarihinde öteki davalılar ..., ... ve ...'a devrettiği, 29.01.2010 tarihinde taşınmazda kat irtifakı tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 345,55'er TL bakiye onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.