Logo

1. Hukuk Dairesi2023/6464 E. 2024/7063 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'ye ait olduğu iddia edilen taşınmazların köy tüzel kişiliği adına tespit ve tesciline ilişkin tapu iptal ve tescil davasında, taşınmazların zilyetliğe dayalı kazanım yoluyla mülkiyetinin kazanılıp kazanılmadığı hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazların zilyetliğinin başlangıç tarihi, bağışlama iddiası ve zilyetliğin şekli hususunda yeterli araştırma yapılmadan ve hava fotoğrafları gibi deliller incelenmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/468 E., 2023/157 K.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; Kayseri ili, .... ilçesi, .... köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 5 parsel, 122 ada 147 parsel ve 122 ada 169 parsel sayılı taşınmazların davalı Gölcük Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit ve tescil edildiğini, ancak çekişmeli taşınmazların tamamının boş olarak Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğunu, davalı lehine zilyetlikle edinme koşullarının gerçekleşmediğini, taşınmazların zilyetlikle kazanılamayacağını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı davaya cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece 19.09.2013 tarihli ve 2008/36 E., 2013/181 K. sayılı kararıyla; dosya içeriği ile bağlantısı bulunmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMA SONRASINDAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A.Bozma

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekilince temyiz isteminde bulunulması üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 16.09.2014 tarihli ve 2014/4410 E., 2014/10024 K. sayılı kararıyla; Mahkeme kararlarının gerekçeli ve gerekçenin dosya ile uyumlu bulunması zorunlu olduğuna değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.

B. Onama kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 01.02.2021 tarihli ve 2018/3482 E., 2021/542 K. sayılı kararıyla; hükmün onanmasına karar verilmiştir. Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili karar düzeltme yoluna başvurmuştur.

C.Karar düzeltme kararı

Dairenin 03.10.2022 tarih 2022/3128 Esas 2022/6351 Karar sayılı kararıyla; davacı tarafın 122 ada 169 parsel sayılı taşınmazın tapu maliki olan Kayseri Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğüne husumet yöneltmesi gereğine değinilerek karar bozulmuştur.

D. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda belirtilen tarih ve sayılı kararıyla; taşınmazın öncesinde şahıslar tarafından zilyet edildiği ve köye bağışlandığını, davacı Hazinenin taşınmazda zilyetliği olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazın boş olduğunun belirlendiği, bu nedenle Hazine adına tescil kararı verilmesi gerektiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

1.Dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 18. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir.

2.Kadastro sonucu Kayseri ili, .... ilçesi, .... köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 5, 122 ada 147 ve 169 parsel sayılı sırasıyla 13.388,57, 4.551,68 ve 1.367,69 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı belirtilerek kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle Gölcük Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit-tescil edilmiştir. Tashihen devir ile 114 ada 5 parsel ile 122 ada 147 parsel sayılı taşınmazlar 05.01.2015 tarihinde Pınarbaşı Belediyesine devredilmiş, 122 ada 169 parsel sayılı taşınmaz da 05.01.2015 tarihinde KASKİ Genel Müdürlüğüne devredilmiştir.

3.Mahkemece, çekişmeli taşınmazların öncesinde şahıslar tarafından zilyet edildikten sona köye bağışlandığını ve davacı lehine zilyetlikle mülk edinme şartları oluşmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, taşınmazın öncesinde tarım arazisi olduğu, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı belirtilmiş ise de bir arazinin niteliğini ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde hava fotoğraflarından yararlanılmamış, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarında çekişmeli taşınmazların şahıslar tarafından öncesinde tarım arazisi olarak kullanıldığı sonrasında köye bağışlandığı belirtilmiş ise de Mahkemece bağışlama sözleşmesi bulunup bulunmadığı ya da bağışlamaya ilişkin bir belge bulunup bulunmadığı araştırılmadan çekişmeli taşınmaz üzerinde sürdülen zilyetliğin başlangıç tarihi ve sürdürülüş biçimi hususunda ve bağışlama hakkında yerel bilirkişi ve tanıklardan uyuşmazlığın çözümüne elverişli biçimde yeterli beyanlar alınmadan hüküm kurulmuş olup bu şekilde yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.

4. Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava dışı kişilerce köye yapılan bağışlamaya ilişkin sözleşme, muhtarlık karar defteri vs gibi belgelerin bulunup bulunmadığı ilgili yerlerden sorulmalı, Harita Genel Müdürlüğü ... sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraflardan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ise ilgili kurumlardan getirtilmeli, komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları, hükmen oluşmuş iseler mahkeme dosyaları celp edilmeli, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek mümkün olduğunca yaşlı yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisi kurulu, 1 harita ve jeodezi mühendisi ile 1 fen bilirkişisinden oluşan heyet ile keşif yapılmalıdır.

5. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ilk olarak ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, kullanan kişiler tarafından taşınmazların bağışlanıp bağışlanmadığı, bağışlanmış ise kim tarafından kime bağışlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bağışlamaya ilişkin bir belge bulunması halinde tanıklardan sorulmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde aykırılık giderilmeye çalışılmalıdır.

6. Ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığını, ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğünü, çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini, zirai durumunu, kullanım durumunu ve zilyetlik şekli ve süresini kesin olarak belirleyen, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olabilecek yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildiren, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır.

7.Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, tarım arazisi olup olmadığı, taşlık-çalılık gibi imar -ihyaya muhtaç olan yerlerden mi yoksa boş (hali) nitelikte mi bulunduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı önceki bilirkişi raporları da irdelenerek aralarında bulunan çelişki giderilmek suretiyle ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli;

8. Fen bilirkişiye keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli; ardından tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.

Mahkemece, belirtilen yönler gözetilmeksizin yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsizdir.

VI.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı Yasa'nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,

Temyiz eden davacı Hazine harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

24.12.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.