Logo

1. Hukuk Dairesi2023/6544 E. 2025/376 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazineye ait olduğu iddia edilen taşınmazların davalılar adına tespit ve tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, yerel mahkemenin kısmen kabul kararının davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine uyuşmazlık, Hazineye ait tapu kaydının kadastroda uygulanıp uygulanmayacağı ve davalılara ait tapu kayıtlarının iptal edilip Hazine adına tescil edilip edilmeyeceği noktasında toplanmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararında belirtilen hususlara uygun hareket edilerek, davacı Hazineye ait tapu kaydının kapsamının belirlendiği, komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanıldığı ve teknik bilirkişi raporlarına uygun olarak hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/429 E., 2023/227 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davacı Hazine vekili, bir kısım davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili; Artvin ili, merkez ilçesi, Orta Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 222 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına tespit ve tescil gördüğünü, daha sonra tespit maliklerince ifraz edilerek 20, 21, 22 parsel numarasını aldığını, Hazineye ait tapu kaydının kadastroda uygulanamadığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar, yargılama sırasında davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.04.1996 tarih 1990/215 Esas 1996/78 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 20.10.1997 tarih 1997/10889 Esas 1997/12682 Karar sayılı kararı ile; çekişmeli 23 parsel sayılı taşınmazın maliklerinin davaya dahil edilmesi, taraf tapularının ve komşu parsel tapularının yöreyi iyi bilen üç yerel bilirkişi aracılığıyla yeniden uygulanması, davalı tapusunun çekişmeli taşınmaza uymadığı anlaşıldığında nereye ait olduğunun saptanması, tapuların tesis tarihinden beri çekişmeli taşınmazın davalıların zilyetliğinde bulunma nedeninin açıklığa kavuşturulması, Hazinenin dayandığı tapu kaydının nizalı taşınmaza uyduğu ve davalıların tapusunun uymadığının anlaşılması halinde Hazine tapusuna miktarıyla geçerli kapsam tayin edilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur.

Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.07.2005 tarih 1997/207 Esas 2005/305 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 222 ada 20, 22 ve 23 parsel nolu taşınmazların bilirkişi kurulunun kırmızı boya ile sınırlarını belirttiği, (B), (C), (C) harfleri ile gösterilmiş oldukları 766 metrekarelik taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile aynı numara ve parsel adı altında tapuya tesciline, (A) harfi ile gösterilen ve zeminde yol olarak görünen kırmızı boya ile çevrelenmiş yerin yol olarak tespitine karar verilmiştir. Kararın davacı Hazine ve davalı ... ..., ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 15.06.2006 tarih 2006/3135 Esas 2006/4613 Karar sayılı kararı ile; Mahkemece bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmediği, Hazinenin dayanağını oluşturan tapu kaydının bozma ilamında işaret edildiği gibi uygulanıp kapsamının belirlenmediği, uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılmadığı, davalıların zilyetliğinin nedeni üzerinde durulmadan hüküm kurulduğu belirtilerek Hazinenin dayanağını oluşturan tapu kaydının yerel bilirkişiler yardımı ve teknik bilirkişi aracılığı ile uygulanıp kapsamının belirlenmesi, kaydın kapsamı belirlenirken komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılması, teknik bilirkişilere kaydın kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmesi, dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu kimden nasıl intikal ettiği ve kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur.

Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.09.2018 tarih 2006/404 Esas 2018/732 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 11.11.2021 tarih 2021/2609 Esas 2021/6751 Karar sayılı kararı ile; davacı Hazinenin dayandığı tapu kaydının yüz ölçümünün 960,00 m2 olup kadastro çalışmaları sırasında uygulanamadığı, tapu kaydının batı hududunun “Aristak bahçesi” okuduğu, dava konusu taşınmazlara komşu 222 ada 7 parsel (Eski 69) parsel sayılı taşınmazın doğu hududunun ise “bedresyon hane ve bahçesi” okuduğu, bu hali ile eski 69 ve 70 parsel sayılı taşınmazların doğu ve batı hududu itibariyle kenarlaştıkları, bu hususunun dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporlarıyla da sabit olduğu, davacı Hazineye ait 70 nolu parselin bozma ilamında da değinildiği üzere mezarlık hududu itibariyle gayri sabit hudutlu olduğu, miktar itibariyle geçerli olacağı, Mahkemece, fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C) ve (D) harfleri ile gösterilen toplam 966,46 m2 yüz ölçümlü taşınmaz bölümlerinin Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur.

Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.03.2023 tarih 2022/429 Esas 2023/227 Karar sayılı kararı, 24.05.2023 tarihli ek kararı ve 23.05.2023 tarihli tashih şerhi ile davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 222 ada 20, 23 ve 30 parsel nolu taşınmazların bilirkişi kurulunun kırmızı boya ile sınırlarını belirttiği, (A), (B), (C), (D) harfleri ile gösterilen kısımlarının tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tesciline, yargılama giderlerinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 36/A maddesi uyarınca davacı Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili, bir kısım davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece yetersiz araştırma ve inceleme yapılarak kısmen kabul kararı verildiğini, davalarını ispat ettiklerini davanın tamamen kabulüne karar verilmesi gerektiğini, ayrıca kısmen kabul kararı verilmemiş olmasına rağmen yargılama giderlerinin davacı Kurum üzerinde bırakılmasının, lehlerine vekalet ücretine karar verilmemesinin hatalı olduğunu belirterek ve re'sen görülecek nedenler ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalılar ...,..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; kısmen kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı Hazinenin dayanak tapu kaydının taşınmaza uymadığının sabit olduğunu, davanın ispatlanamadığını davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek ve re'sen görülecek nedenler ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı ... Belediye Başkanlığı vekili temyiz dilekçesinde özetle, kabul kararı verilen fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kısmın kadastrodan beri yol olduğunu, mevcut imar planının bu duruma göre yapıldığını, imar planının iptal edilmediğini ve geçerli olduğunu, yolun kadim yol olduğunu belirterek ve re'sen görülecek nedenler ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. Değerlendirme

Kadastro çalışmaları sonucu, Artvin ili Merkez ilçesi, Orta köyünde bulunan 222 ada 8 parsel sayılı 1.291,00 m2 yüz ölçümlü taşınmaz, tapu kaydı ve zilyetlik nedeniyle ..., ... ve ... adlarına tespit ve tescil edilmiştir. Bilahare taşınmaz ifraz ve tevhid görmüş, dava konusu taşınmaz 222 ada 20, 23 ve 30 parsel numarasını almıştır.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın uygulanacağı davalar yönünden HUMK’nın 428.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı Hazine vekili, bir kısım davalılar vekili ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Hazine vekili, bir kısım davalılar vekili ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin "j" bendi gereğince temyiz eden davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Aşağıda yazılı 435,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden bir kısım davalılardan alınmasına,

Aşağıda yazılı 435,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ... Belediye Başkanlığından alınmasına,

Dosyanın Artvin 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

05.02.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.