Logo

1. Hukuk Dairesi2023/813 E. 2024/723 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, Yargıtay’ın daha önce verdiği karar düzeltme kararı sonrasında yerel mahkemenin tefrik kararı verip yeniden yargılama yapmamasının doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın karar düzeltme kararıyla bozulmayan kısımlar hakkında kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle yeniden yargılama yapmadan karar verilmesine yer olmadığına dair kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/840 E., 2022/440 K.

HÜKÜM/KARAR : Karar Verilmesine Yer Olmadığına

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, davalılar vekilinin karar düzeltme talebi üzerine dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parseller yönünden karar düzeltme talebinin reddine, diğer dava konusu 1 ve 4 parseller yönünden ise karar düzeltme talebinin kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar bakımından dosya tefrik edilerek eldeki esasa kaydedilmiş ve anılan taşınmazlar yönünden karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; mirasbırakanları ...'ın işlerini yürütmek için kardeşleri ve yeğeni olan davalıların vekaletname istediklerini, ancak vekalet görevini kötüye kullanarak mirasbırakanlarından kalan dava konusu taşınmazları üzerlerine geçirdiklerini ileri sürerek dava konusu 97, 42, 136, 1, 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazlardaki hisselerinin tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini, olmadığı takdirde şimdilik 300.000,00 TL tazminatın ödenmesini istemişler, 21.10.2020 tarihli duruşmada davacılar vekili 1 ve 4 parseller yönünden davadan feragat ettiğini bildirmiştir.

II. CEVAP

Davalılar; davacıların mirasbırakanı ... ile ortak ticaret yaptıklarını, ölümünden sonra eşi ...'nın ortaklıktan ayrılmak istemesi üzerine aralarında anlaştıklarını ve bu anlaşma çerçevesinde dava konusu taşınmazlara karşılık davacılara taşınmazlar ve para verildiğini, bir kısmının da verileceğini belirtip davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.11.2015 tarihli ve 2013/909 E. 2015/767 K. sayılı kararıyla; verilen vekaletnamelerin davacıların mirasbırakanı ile davalılar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesi amacıyla kullanıldığı, davacıların tasfiyeden doğan alacaklarını ayrıca isteyebilecekleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairenin 16.04.2019 tarihli ve 2016/2471 E. 2019/2690 K. sayılı kararıyla; dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar yönünden vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, anılan parseller bakımından tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmesi gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur.

Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.10.2020 tarihli ve 2020/92 E. 2020/293 K. sayılı kararıyla, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda bozma doğrultusunda dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairenin 30.06.2021 tarihli ve 2021/1059 E. 2021/3633 K. sayılı kararıyla; 42, 97, 2, 136 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davalıların işin esasına yönelik temyiz itirazlarının yerinde görülmediği ancak, feragat edilen 1 ve 4 parseller yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmadığı, kabul kapsamına davalıların miras paylarının da dahil edildiği ve vekalet ücreti ile yargılama giderleri yönünden hata yapıldığı, ancak değinilen hususların yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği belirtilerek hükmün değinilen yönlerden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Davalılar vekilinin karar düzeltme talebi üzerine Dairenin 20.10.2021 tarihli ve 2021/8198 E. 2021/5820 K. sayılı kararıyla; dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davalıların karar düzeltme isteğinin reddine, davalıların vekalet ücretine yönelik karar düzeltme istekleri yönünden ise feragat edilen dava konusu 1 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar başında keşif yapılarak Harçlar Kanunu 16 ncı madde uyarınca taşınmazların dava tarihindeki değerinin belirlenmesi ve anılan parseller yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği de göz önüne alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilerek Dairenin 30.06.2021 tarihli düzeltilerek onama ilamının davalılar yönünden değinilen husus itibarıyla ortadan kaldırılmasına ve hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir.

Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.11.2022 tarihli ve 2022/840 E. 2022/440 K. sayılı kararıyla, karar düzeltme isteği reddedilen 42, 97, 2 ve 136 parsel sayılı taşınmazlar yönünden dava tefrik edilerek eldeki dosya esasına kaydedildiği, anılan parseller hakkında verilen kabul kararının 30.06.2021 tarihli düzelterek onama ilamıyla kesinleştiği gerekçesiyle yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili; dava konusu 42, 97, 2 ve 136 parseller bakımından tefrik kararı verilerek bu taşınmazlar hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, ancak Mahkemece karar tarihine göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın düzeltilerek onanmasını istemiştir.

Davalılar vekili; tefrik kararı verilmesinin hatalı olduğunu, Mahkemece tefrik edilen 42, 97, 2 ve 136 parseller bakımından önceki karar kesinleştiğinden yeniden harç, vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesinin doğru olmadığını, işin esası bakımından ise vekalet görevinin kötüye kullanılmadığını, davacıların iddiasını ispatlayamadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 504/1 inci ve 506 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacılar vekilinin ve davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan ve davalılardan ayrı ayrı alınmasına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

25.01.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

...