"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/191 E., 2022/347 K.
HÜKÜM : Kısmen Kabul
Taraflar arasında Mahkemesinde görülen muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne ilişkin karar Dairece 2. kez bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne ilişkin karar Dairece 3. kez bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalının kardeş olduğunu, dava konusu ... Köyünde bulunan 2762 parsel sayılı taşınmazın tamamını tarafların müşeterek mirasbırakanı ...'nın bedelini ödeyerek satın almasına rağmen tapuda ½ payını davalı adına tescil ettirdiğini, mirasbırakanın bahsi geçen taşınmazdaki adına kayıtlı ½ payını da 17.01.2001 tarihinde davalıya satış suretiyle devrettiğini; ... köyünde bulunan 344 parsel sayılı taşınmazın ise 07.06.2007 tarihinde ölünceye kadar bakma koşuluyla mirasbırakan tarafından davalıya temlik edildiğini, tüm devirlerin muvazaalı ve mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek davalı adına olan kayıtların iptali ile mirasbırakan ... adına tescilini, olmazsa tenkise karar verilmesini talep etmiş; yargılama sırasında 344 sayılı parsel sayılı taşınmaz yönünden Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/166 Esas sayılı dosyası ile birleştirme kararı verilmiştir.
2.Davacı vekili 30.10.2020 tarihli dilekçesi ile dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan ... tarafından davalıya devredilen ½ payı yönünden taleplerini miras payı oranında tapu iptali ve tescil mümkün değilse tenkis olarak değiştirdiklerini, taşınmazın, davalı tarafından 3. kişiden edinilen ½ payı yönünden ise davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
3.Davacı vekili 27.09.2022 tarihli dilekçesi ile taşınmazın, davalı tarafından 3. kişiden edinilen ½ payı yönünden tapu iptali ve tescil taleplerinden feragat etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının mirasbırakan babası ve annesine ölene kadar baktığını, mirasbırakanın yaşlanması ve ihtiyacı nedeni ile payını satmaya karar verdiğini, davalının 15.01.2001 tarihli sözleşme ile taşınmazı toplamda 100.000,00 TL bedelle mirasbırakan ...'dan satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/335 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sırasında Mahkemece 28.05.2013 tarihinde, dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmaz yönünden önce davanın tefrikine karar verilmiş, daha sonra bu parselle ilgili Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 31.05.2013 tarihli ve 2013/276 Esas, 2013/204 Karar sayılı kararıyla Mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 26.11.2013 tarihli ve 2013/14760 Esas, 2013/16656 Karar sayılı kararıyla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi gözetilerek işin esasının değerlendirilmesi gerekirken taşınmazlardan biri bakımından davanın tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 29.04.2016 tarihli ve 2014/86 Esas, 2016/324 Karar sayılı kararıyla; mirasbırakanın dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını satmaya ihtiyacı olmadığı, satış tarihinden sonra ekonomik durumunda bir iyileşme olmadığı gibi bu taşınmazda yaşamaya devam ettiği, kız çocuklarına herhangi bir malvarlığı bırakmadığı, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının davacının 1/5 miras payı oranında iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 11.06.2019 tarihli ve 2016/14884 Esas, 2019/3638 Karar sayılı kararıyla; mirasbırakanın dava konusu 2762 sayılı parselin ½ payını davalıya satış suretiyle temlikinin muvazaalı olduğu hususu dava dışı mirasçı ...'nin açtığı Tavas Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen 2012/312 E. 2015/168 K. sayılı kararı ile belirlendiğinden anılan hükmün eldeki dava için güçlü delil oluşturduğu ve mirasbırakanın iradesinin tüm mirasçılar için geçerli olup mal kaçırma iradesinin mirasçılar bakımından bölünemeyeceği kuşkusuz olup bu pay bakımından davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine; davanın muris muvazaası hukuki nedenine dayanılarak ve terekeye iade istemli açıldığı, dava dışı mirasçılar ...,...,...'nin davaya muvafakat edip etmediği açıkça sorulmadan karar verildiği ve davacının, davalı ...'in dava konusu 2762 sayılı parseldeki 06.09.1989 tarihinde 3. kişiden temellük ettiği ½ payın satış bedelinin mirasbırakan ... tarafından ödendiğini iddia ettiği, bu iddianın gizli bağış niteliğinde olduğu ve davada tenkis isteğinin de bulunduğu, ancak bu talep bakımından bir inceleme yapılmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiş; davalı vekilinin karar düzeltme talebi Dairece 16.12.2019 tarihli kararla reddedilmiştir.
D. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Denizli 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.03.2021 tarihli ve 2020/333 Esas, 2021/91 Karar sayılı kararıyla; davacının terekeye iade talebini daraltarak miras payına hasretmesi nedeniyle diğer mirasçıların muvafakatının alınmasına ya da tereke temsilcisi atanmasına gerek bulunmadığı, üçüncü kişiden davalıya geçen ve gizli bağış iddiasında bulunulan ½ payla ilgili ise tenkis isteğinden feragat edildiği gerekçesiyle reddine, dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazda mirasbırakan tarafından davalıya satış yoluyla temlik edilen ½ pay yönünden davanın kabulü ile bu pay yönünden davacının miras payı oranında iptal tescile karar verilmiştir.
E. Üçüncü Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 16.03.2022 tarihli ve 2022/46 Esas, 2022/2174 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan tarafından davalıya satış yoluyla temlik edilen ½ payı yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı; Mahkemece, dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın kabul kapsamındaki ½ payı yönünden davacının 1/5 miras payı oranında iptal tescile karar verilmiş ise de mirasçılardan ...’nin kesinleşen mahkeme kararına istinaden daha önceden miras payını aldığı ve davalı ... adına 9/10 payın kayıtlı olduğu gözetilmek suretiyle dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazda davalı ... adına kayıtlı olan 9/10 paydan, 1/10 payın iptali ile davacı adına tesciline, kalan 8/10 payın ise davalı ... üzerinde bırakılmasına şeklinde hüküm kurulması gerekirken bu husus gözardı edilerek infazda tereddüt oluşturacak biçimde hüküm kurulmasının, dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından üçüncü kişiden edinilen ve gizli bağış iddiasında bulunulan ½ payı yönünden davacının tenkis isteğinden feragat ettiği nazara alınarak bu yönden olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmamış olması ve davalı lehine bu yönden vekalet ücretine hükmedilmemesinin, üçüncü kişiden edinilen bu ½ payla ilgili olarak davacının tapu iptali ve tescil isteğinden feragat edip etmediğinin açıklığa kavuşturularak sonucuna göre bu hususta bir karar verilmemiş olmasının ve kabule göre de dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın tamamının dava tarihi itibarıyla keşfen saptanan değeri 510.554,70 TL, kabul kapsamındaki ½ payın değeri 255.277,35 TL, bundan davacının 1/5 miras payına isabet eden değerin 51.055,47 TL olduğu gözardı edilerek eksik harç ve davacı lehine eksik vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
F. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar
Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan ... tarafından davalıya devredilen ½ paya ilişkin temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davalı adına kayıtlı 9/10 paydan 1/10 payın iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan 8/10 payın davalı üzerinde bırakılmasına; dava konusu 2762 parsel sayılı taşınmazın, davalı tarafından üçüncü kişiden edinilen ½ payı yönünden tapu iptali ve tescil ile tenkis talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; mirasbırakan tarafından davalıya devredilen taşınmaz için davalı tarafından ödemelerde bulunduğunun, mirasbırakanın ve eşinin bakımının davalı tarafından yapıldığının tanık beyanları ile anlaşıldığını, taşınmazın mal kaçırmak kastıyla mı yoksa kendisine yapılan bakım ve gözetim karşılığı minnet duygusuyla mı devredildiğinin dikkate alınmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı, Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
04.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...