"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/585 E., 2023/1804 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kurşunlu Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/37 E., 2022/39 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 1970 yılında o zamanki ... köy muhtarı ...'in davacının taşınmazına okul yapılacağını, karşılığında da davacıya Hazine'nin 9 dönüm tarla vereceğini söylemesi üzerine teklifi kabul ettiğini, davacının taşınmazını okul yeri olmak üzere devrettiğini, karşılığında da köy muhtarından 9 dönümlük tarlaya ait zilyetlik senedi aldığını, ... köyünün belediye olması üzerine zamanın belediye başkanı tarafından 9 dönümlük Hazine arazisinin davacıya devredilmediğini, okul yerinin hâlen atıl durumda olduğunu, ancak davacı haricinde aynı devri yapan ..., ... ve ...'ın Hazineye ait taşınmazlarını devraldıklarını, bu şekilde okul yapılması için devrettiği Çankırı ili, Atkaracalar ilçesi, ... Mahallesinde kain 120 ada 13 parsel sayılı taşınmazının Milli Emlâk Genel Tebliği uyarınca davalı ... adına tescil edildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, olmazsa davacıya verilmesi gereken 9 dönümlük Hazine taşınmazının tespiti ve davacı adına tescilini, olmazsa davacının okul yeri için verdiği dava konusu taşınmazın bedelini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının dayanağı olmadığını, dava konusu taşınmazın 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu (222 sayılı Kanun) gereğince İl Özel İdaresi adına tescil edildiğini, İl Özel İdaresinin taşınmazla ilgisi bulunmadığını, Milli Eğitim Bakanlığına yöneltilmesi gereken davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 1991 yılında yapıldığını ve kesinleştiğini, 2008 yılında 222 sayılı Kanun gereği davalı adına tescil edildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.03.2022 tarihli ve 2021/37 Esas, 2022/39 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında ilkokul binası ve bahçesi vasfıyla zeminde kain olduğu, okulun Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yaptırıldığı belirtilerek 25.03.1991 tarihinde senetsizden Hazine adına tespit edildiği, tutanağın 12.08.1991 ilâ 12.09.1991 tarihleri arasında askı ilâna çıkarılarak itiraz edilmeksizin 12.09.1991 tarihinde kesinleştiği ve Hazine adına tescil edildiği, tescilin dayanağının kadastro tespiti olduğu, 2008 yılında edinme sebebi tüzel kişilerin unvan değişikliği gösterilmek suretiyle davalı ... adına tescil edildiği, eldeki davanın açıldığı 30.03.2021 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine; terditli olarak açılan Hazine adına 9 dönümlük taşınmazın tespiti ve tescili ile bedel istemli davanın ise şahsi hakka ilişkin olduğu, davalı ... İdaresinin davacının iddia ettiği sözleşmenin tarafı olmadığı gerekçesiyle pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hak düşürücü süre itirazının mahkemece re'sen incelenemeyeceğini, zira ön inceleme aşamasında zaten hak düşürücü sürenin olmadığının tespit edildiğini, davanın esasına girilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kaldırılmasını istemiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 28.12.2023 tarihli ve 2023/585 Esas, 2023/1804 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında ilkokul binası ve bahçesi vasfıyla zeminde kain olduğu, okulun Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yaptırıldığı belirtilerek 25.03.1991 tarihinde senetsizden, Hazine adına tespit edildiği, tutanağın 12.08.1991 ilâ 12.09.1991 tarihleri arasında askı ilâna çıkarılarak itiraz edilmeksizin 12.09.1991 tarihinde kesinleştiği ve Hazine adına tescil edildiği, tescilin dayanağının kadastro tespiti olduğu, 2008 yılında edinme sebebi tüzel kişilerin unvan değişikliği gösterilmek suretiyle davalı ... adına tescil edildiği, eldeki davanın açıldığı 30.03.2021 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesini tekrar etmekle, Bölge Adliye Mahkemesinin kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesinin kararının bozulmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 37 inci maddeleri,
2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu Çankırı ili, Atkaracalar ilçesi, ... Mahallesinde kain 120 ada 13 parsel sayılı taşınmazın ilkokul binası ve bahçesi vasfıyla zeminde kain olduğu, okulun Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yaptırıldığı belirtilerek 25.03.1991 tarihinde senetsizden Hazine adına 5.542, 59 m2 yüz ölçümüyle, bahçeli tek katlı kâgir ilkokul binası vasfıyla tespit edildiği, kadastro tutanağının 12.08.1991 ilâ 12.09.1991 tarihleri arasında askı ilâna çıkarılarak itiraz edilmeksizin 12.09.1991 tarihinde kesinleştiği ve bu tespite istinaden 12.08.1991 tarihinde Hazine adına tescil edildiği, 19.08.2008 tarihli ve 417 yevmiye sayılı işlemle tüzel kişilerin unvan değişikliği sebebiyle davalı ... İdaresine devredildiği anlaşılmakla, 12.09.1991 tarihi ile davanın açıldığı 30.03.2021 tarihi arasında 3402 sayılı Kanun′un 12 nci maddesinin üçüncü fıkrasında belirlenen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği açıktır. Hak düşürücü süre dava şartı olup yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Onama harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Kurşunlu Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
13.05.2024 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.