Logo

1. Hukuk Dairesi2024/1941 E. 2024/3681 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra açılan tapu iptali ve tescili davasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava açma tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1407 E., 2024/168 K.

HÜKÜM/KARAR : Süreden Ret/ Kabul-Yeniden Hüküm Kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tomarza Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/111 E., 2023/11 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına ve yargılama giderleri düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Kayseri ili, Tomarza ilçesi, ... Mahallesi 279 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinde hali arazi olarak tescil edildiğini, taşınmazın yanında bulunan 5 parsel sayılı taşınmazın annesinden gelen eklemeli zilyetlik nedeniyle kardeşi adına tespit ve tescil edildiğini, dava konusu taşınmazı da eklemeli zilyetlikle kendisinin tarım arazisi olarak kullandığını, zilyetlikle kazanım şartlarının oluştuğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadastro işlemlerinin 2005 yılında yapıldığı ve kadastro tutanaklarının 02.09.2005 tarihinde kesinleştiği gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre sebebiyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı istinaf dilekçesinde özetle; bir yerin zilyetlik ile kazanılabilmesi için kesintisiz bir şekilde ve taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak en 20 yıldan beridir kullanılmasının şart olduğunu, dinlenen mahalli bilirkişi anlatımlarında dava konusu yerin kendisi ve mirasbırakanı tarafından ihya edildiğinin belirtildiğini, taşınmazı mirasbırakanının kullandığının kesin ve net olduğunu, Türk Medeni Kanunu, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde düzenlenen hükümler ve Yargıtay içtihatları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taşınmazın senetsizden "hali arazi" vasfıyla davalı Maliye Hazinesi adına tespit ve 02.09.2005 tarihinde tapuya tescil edildiği, mera tespit komisyonu kararıyla da mera olarak özel siciline kaydedildiği, kadastro tespitinin kesinleştiği 02.09.2005 tarihi ile davanın açıldığı tarih olan 30.08.2021 tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği ancak, davanın reddine karar verilmesine rağmen nispi karar ve ilam harcının davacıdan tahsili şeklinde hüküm kurulmasının hatalı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına ve davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki ve aşamadaki beyanlarını tekrarla hava fotoğraflarının uygulanmadığını, zilyetlikle kazanım şartlarını sağladığını, taşınmazı 50 yıldır kullandığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucunda Kayseri ili, Tomarza ilçesi, ... Mahallesi 279 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 25.07.2005 tarihinde, askı ilanlarının 03.08.2005-01.09.2005 tarihleri arasında yapıldığı, eldeki davanın ise Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 30.08.2021 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nin 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.05.2024 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.