Logo

1. Hukuk Dairesi2024/1959 E. 2025/2376 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Murisin taşınmazını torununa satış yoluyla devretmesi işleminin ehliyetsizlik ve muris muvazaası nedeniyle iptal edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Murisin işlem tarihinde ehliyetli olduğunun Adli Tıp Kurumu raporuyla sabit olması ve birden fazla hukuki nedene dayanarak dava açılmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/700 E., 2024/827 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çorum 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/196 E., 2023/352 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; duruşma isteğinin değerden reddine karar verilip; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davacıların murisi ...’nın maliki olduğu 4184 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlarını dava dışı oğlu Hakkı’dan olma torunu davalı ...’e satış suretiyle 20.12.2017 tarihinde temlik ettiğini, devir tarihinde ehliyetsiz olduğunu, işlemin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek ehliyetsizlik yönünden dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile tüm mirasçılar adına tesciline, olmadığı takdirde muris muvazaası yönünden taşınmazın tapu kaydının davacıların miras payları oranında iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; iddianın doğru olmadığını, murisin işlem sırasında ehliyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; murisin işlem tarihinde ehliyetli olduğu ancak temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle ehliyetsizlik iddiası yönünden davanın reddine, muris muvazaası iddiası yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalının istinaf isteğinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın hatalı olduğunu, temlikin mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı kabul edilemeyeceğini, ehliyetsizlik iddiası yönünden davanın reddine karar verildiğinden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; muris ...’nın 02.11.2020 tarihinde öldüğü, geride davacı kızları ile dava dışı oğlu .... ve eşi ....’nin mirasçı olarak kaldığı, davalının, dava dışı Hakkı’nın oğlu olduğu; murisin, maliki olduğu 4184 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlarını dava dışı oğlu Hakkı’dan olma torunu davalı ...’e satış suretiyle 20.12.2017 tarihinde temlik ettiği, Adli Tıp Kurumunun 01.03.2022 tarihli raporunda murisin işlem tarihi olan 20.12.2017 tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, özellikle Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.04.1990 gün ve 1990/1–152, 1990/236 sayılı kararında vurgulandığı gibi, davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, o halde ehliyetsizlik hukuki sebebi yönünden davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetildiğinde davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 31.988,61 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.05.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.