"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 25.02.2022
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasında görülen kadastro harici bırakılan yerin tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... vekili ile ek karara karşı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; sınırları belirtilen taşınmaz bölümlerinin eklemeli zilyetlikle 100 yılı aşkın süredir kullanıldığını, taşınmazın babasından kendine kaldığını öne sürerek adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir.
Dahili davalı ... Belediyesi vekili; 775 sayılı kanun gereğince taşınmazın belediyeye devri gerekip gerekmediği tespit edilerek davalı Belediyeye tescil edilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, 10 yıllık hakdüşürücü süre geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 2016/7421 Esas, 2019/1513 Karar sayılı kararıyla hakkında tutanak düzenlenmeyen yerler hakkında açılan davalarda her hangi bir süre kısıtlaması bulunmadığının gözetilmesi; ondan sonra, "TMK'nın 713 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası gereğince tescil davasının, Hazine ve taşınmazın bulunduğu köy ya da ilgili kamu tüzel kişiliği hasım gösterilmek suretiyle açılması gerektiği göz önüne alınarak davalı olarak gösterilen Hazine yanında ve hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun uyarınca ... ile ...'nı davaya dahil etmek üzere davacıya süre ve imkan tanınması" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğinin davacı lehine oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile Fen bilirkişisi ... imzalı 12.07.2021 havale tarihli ölçekli raporu ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 11.194,00 m2 yüz ölçümlü taşınmazın ve B harfi ile gösterilen 8.745,00m2 yüz ölçümlü taşınmazın aynı adada son parsel numarasını almak üzere davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Belediyesi vekili ile asıl ve ek karara karşı davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı ... Belediyesi vekili temyiz dilekçesinde özetle; öncelikle görev yönünden davanın reddi gerektiğini, 775 sayılı Kanun gereğince taşınmazın Belediyeye tescili gerektiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle, eksik araştırma ile karar verildiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiş temyiz isteği ek karar ile süre yönünden reddedilmiş, anılan ek karar da Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, TMK'nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı kadastro harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Davacı; Adana ili, Tufanbeyli ilçesi, Doğanlı Mahallesinde bulunan tescil harici bırakılan taşınmaz bölümleri hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır.
2.Davalı Hazine temsilcisinin ek karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkeme kararı 04.02.2022 tarihinde davalı ... Mal Müdürlüğüne tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise yasal süre olan 15 günlük süre geçirildikten sonra 25.02.2022 tarihinde verilmiştir.Temyiz dilekçesinin süre aşımı sebebiyle reddine ilişkin verilen ek karara ilişkin temyiz isteminin reddi ile söz konusu ek kararın onanması gerekir.
3. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği için aranan şartların bulunduğu gerekçesiyle kabule karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; taşınmazın ne olarak tescil harici bırakıldığı kadastro müdürlüğünden sorulmamış, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa bu tutanakların dayanağı belgeler getiriltilmemiş, belgelerdeki sınırların dava konusu taşınmazı ne şekilde okuduğunun tespiti yapılmamıştır. Ayrıca, bir taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği ile kullanım şekli ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafları olup en az üç adet hava fotoğrafı üzerinde jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye stereskop aletiyle inceleme yaptırılarak çekişmeli taşınmazın fotoğrafların çekildiği tarihlerdeki niteliğininin ve kullanım şeklinin belirlenmesi gerekirken somut olayda hava fotoğrafı incelenmesi yapılmadan karar verilmiştir. Davacı adına senesizden tespit edilen taşınmazlara ilişkin araştırma da usulüne uygun şekilde yapılmamıştır.
4. O halde Mahkemece, öncelikle Kadastro Müdürlüğünden taşınmazın hangi tarhite ve ne olarak tescil harici bırakıldığı sorulmalı, dava konusu taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parsellerin kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları (tespite esas dayanakları) tesislerinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilmeli, Harita Genel Müdürlüğü WEB sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraflardan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ise ilgili kurumlardan getirtilmeli, komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları, hükmen oluşmuş iseler mahkeme dosyaları celp edilmeli,
5. Bundan sonra, mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, 1 kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, taşınmazın imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli;
6. Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde değerlendirilerek değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı, ne zaman imar ihya edildiği ve tamamlandığı hususlarını açıklayan, önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeler şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip üzerine taşınmazın sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; Mahkeme hakiminin taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı;
7. Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, taşınmazın taşlık-çalılık gibi imar ihyaya muhtaç olan yerlerden mi yoksa boş (hali) nitelikte mi bulunduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli;
8. Fen bilirkişisine keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli; bundan sonra, taşınmazın öncesine ait niteliği doğru şekilde belirlenerek imar-ihya gerektirmeyen yerlerden olması halinde 20 yıllık zilyetlik süresinin dava tarihine kadar gerçekleşmesi gerektiği dikkate alınmalı;
9. 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların mirasbırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulup aynı Kanun'un 03.07.2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2 nci maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip Kanun'un getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanmalı; toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
Yukarıda değinilen hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ve uygulama ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı Hazine Temsilcisi'nin yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddi ile EK KARARIN ONANMASINA,
2. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün, 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Belediyenin yatırdığı peşin harcın istek halinde iadesine,
4.1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
27.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.