"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/294 E., 2024/337 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/255 E., 2022/605 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; mirasbırakanlarından kalan dava konusu 858 ada 16, 852 ada 41, 863 ada 7, 852 ada 71, 871 ada 14, 868 ada 2, 875 ada 1, 852 ada 5, 852 ada 97, 863 ada 1, 852 ada 55, 852 ada 43, 852 ada 38 , 864 ada 9, 852 ada 58, 871 ada 3, 870 ada 3, 852 ada 65, 866 ada 1, 866 ada 15, 103 ada 15, 135 ada 14, 109 ada 28 parsel sayılı taşınmazların intikal işlemlerinin yapılması amacıyla davalı kardeşleri ...'e vekaletname verdiğini, ancak davalı ...'in tevkil yetkisiyle diğer davalı ...'u vekil kılarak bilgileri ve iradeleri dışında taşınmazlardaki paylarının satış yoluyla adına tescilini sağladığını, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında adlarına tescilini, olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL'nin satış tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini istemişler, davacılardan ... 27.12.2022 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalılar; 2014 yılında mirasçılar arasında yapılan sözlü anlaşma gereğince kız kardeşlere haklarının verilmesi karşılığında dava konusu taşınmazın erkek kardeşlere bırakılacağının kararlaştırıldığını, 2-2.3 milyon değerindeki başka bir parselin satışı sonrasında mirasçıların haklarının verileceğini, davalı ... kayıt maliki olmadığından hakkındaki davanın reddi gerektiğini, geçerli vekaletnameye dayalı olarak satışın yapıldığını, taraflar arasında yapılan anlaşma gereğince davalı ...'e vekaletname verildiğini, davacıların iradesi doğrultusunda devrin yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile; dava konusu taşınmazlardaki davacıların paylarının bedeli karşılığında davalı ...'e devredilmesi konusunda taraflar arasında anlaşma yapıldığı kanaatine varıldığı, davacıların bu doğrultuda davalı ...'e vekaletname verdiği, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, terditli tazminat isteği yönünden ise dinlenen tanık beyanlarından davalı ...'in devir karşılığında davacılara herhangi bir bedel ödemediğinin anlaşıldığı, davalının bedel ödediğine dair bir belge de sunamadığı gerekçesiyle tazminat isteğinin sözleşmenin tarafı olan davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalı ... yönünden ise reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin 16.01.2023 tarihli ek kararı ile; karar tarihinden sonra feragat ettiği anlaşılan davacılardan ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin geri çevirme kararı üzerine, İlk Derece Mahkemesince 16.01.2024 tarihli ek karar ile bu kez; davalılar tarafından istinaf harç ve giderlerinin tamamlanması için adlarına çıkarılan muhtıra gereğinin yerine getirilmediği gerekçesiyle kararın davalılar tarafından istinaf edilmemiş sayılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamıyla davalı ...'in taşınmazların satış bedelini ödediğini ispatlayamadığı, ...'in tevkil yetkisiyle akrabası olan diğer davalı ...'a vekaletname vererek taşınmazların adına tescilini sağladığı, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının ispatlandığı, davacı ... yönünden iptal-tescil isteğinin kabulüne karar verilmesi gerektiği, diğer davalı ...'ın ise taşınmazlarda kayıt maliki olmadığından hakkındaki iptal-tescil davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmasa da davalı ... lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı, ayrıca harcın da hatalı hesaplandığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm ortadan kaldırılarak davacı ... yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davalı ... yönünden kayıt maliki olmadığından iptal-tescil davasının pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacı ... yönünden ise davanın kabulü ile tapu iptali ve tescile karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece zamanaşımı itirazlarının dikkate alınmadığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, dinlenen davacı tanıklarının tamamının çelişkili beyanda bulunduklarını, tanık beyanlarının davacı lehine esas alınmaması gerektiğini, dava konusu taşınmazların satışı yapıldıktan sonra davacılara hakları olan bedellerinin ödeneceği gözetildiğinde davacıların eldeki davayı açmalarında hukuki yarar bulunmadığını, davanın usulden reddi gerektiğini, davanın erken açıldığını, davacılardan ...’nin davadaki haklarını alıp feragat ettiğini, davacı ...’ın ise kötüniyetli olarak eldeki davaya devam ettiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacıların Akçaabat Noterliğinin 24.01.2014 tarihli ve 1122 yevmiye sayılı vekaletnamesi ile mirasbırakanlarından kalan bilumum taşınmazlardaki paylarının intikali ve satışı hususunda kardeşleri olan davalı ...'i vekil tayin ettikleri, vekil ...'in tevkil yetkisine dayanarak halasının oğlu olan diğer davalı ...'a 10.02.2024 tarihli vekaletname verdiği, davalı vekil Hasan'ın tevkil yetkisini kullanarak dava konusu 858/16, 852/41, 863/7, 852/71, 871/14, 109/28(eski 902), 868/2, 135/14(eski 671), 875/1, 103/15, 852/5, 866/15, 852/97, 866/19, 863/1, 852/65, 8652/55, 870/3, 852/43, 864/9, 852/38, 852/58 ve 871/3 ada ve parsel sayılı taşınmazlardaki davacıların paylarını davalı ...'e satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, her ne kadar davalı vekil ... tapu kayıt maliki değil ise de haksız eylemi diğer davalı kayıt maliki ... ile birlikte gerçekleştiren kişi olduğundan davanın kabulü halinde davalıların yargılama gideri ve harç gibi hükmün fer'ilerinden müteselsilen sorumlu olacağı kuşkusuz olup davalı ... hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddi doğru değil ise de, davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazı bulunmadığından bu husus bozma nedeni yapılmamış, eleştirilmekle yetinilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 19.439,54
TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.05.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.