"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/448 E., 2024/853 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarıkamış 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/239 E., 2019/389 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili; çekişmeli taşınmazın toprak tevzi komisyonu çalışması sırasında ‘’741” parsel numarasıyla sınırlandırılarak Hazine adına kayıtlandığı halde tablendikatif listesi dikkate alınmadan kadastro tespiti sırasında koşulları oluşmadığı halde iktisaba elverişli zilyetlik gerekçesiyle davalı adına tespit ve tescil edildiği iddiasıyla tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, aşamalarda davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın tarım arazisi vasfında olduğu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalılar yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığını, soyut ve maddi olaylara dayanmayan yerel bilirkişi beyanlarının hükme esas alındığını, Hazineye ait taşınmazların imar-ihya ve zilyetlik yoluyla kazanılamayacağını, toprak tevzi komisyonunca yapılan çalışmalar sonucu dava konusu taşınmazın Hazine adına tapuya kaydedildiğini, kadastro sırasında tablendikatif listesi ve eski tapu kayıtlarının dikkate alınmadığını, dinlenen yerel bilirkişilerin yaşları nazara alındığında Hazine adına oluşan tapu kaydı tarihinden geriye doğru iktisap sağlayan süreye ilişkin zilyetliği bilmelerinin mümkün olmadığını, tevzi sırasında beyanlarına başvurulan yerel bilirkişilerin hayatta olup olmadığı araştırılıp hayatta iseler dinlenmeden karar verildiğini, dosya arasında yer alan bilirkişi raporlarının soyut ve yetersiz olduğunu, hava fotoğraflarından yöntemince ve yeterli yararlanılmadığını, taşınmazın komşusu parseller ile ayırıcı sınırlara sahip olup olmadığı üzerinde durulmadığını, davalı adına aynı çalışma bölgesinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz edinip edinmediğinin yöntemince araştırılmadığını ileri sürerek hükmün kaldırılması ve davacı Hazine lehine hüküm kurulmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın toprak tevzi çalışmalarında Hazine adına tapuya bağlandığı, ancak Hazineye ait tapu kaydının oluşum tarihine kadar aralıksız ve nizasız malik sıfatıyla 20 yıldan fazla süreyle zilyetlik koşullarının davalılar ve murisleri lehine oluştuğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi tapu kaydına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. ve 46. maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucunda, Kars ili, .... ilçesi, .... köyü çalışma alanında bulunan 112 ada 13 parsel sayılı taşınmaz toprak tevzi suretiyle oluşan Ocak 1964 tarih, 411 sıra numaralı tapu kaydı esas alınarak kaydın oluştuğu tarihten önce taşınmazın işgalcisi ....lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu açıklanmak suretiyle ..... adına tespit ve tescil edilmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.