Logo

1. Hukuk Dairesi2024/5456 E. 2025/806 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapusuz taşınmazın 20 yıldan fazla süredir nizasız ve fasılasız zilyetliği iddiasıyla tapu tescili istenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın yeri, kadastro durumu, imar durumu, davacının zilyetliğinin niteliği, başlangıcı, süresi gibi hususların yeterince araştırılmadığı, gerekli bilirkişi incelemelerinin yapılmadığı, yasal hasım olan belediyelerin davaya dahil edilmediği ve toplanan delillerin birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 1974/32 E., 1974/668 K.

Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Kahramanmaraş ili, Elbistan ilçesi, Kümbet Mahallesi çalışma alanında bulunan Tekkeyeri mevkii, doğusu ... ..., batısı ... ... ... ve ... ..., kuzeyi yol, güneyi ... ile çevrili 440 metrekare ev ve arsa niteliğindeki tapusuz taşınmazın 20 yıldan fazladır davacı ...'nun nizasız ve fasılasız zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar Hazine ve Elbistan Belediyesi davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, Elbistan Kümbet Mahallesi Tekkeyeri mevkiinde doğusu ... ..., batısı ... ... ve ... ..., kuzeyi yol, güneyi ... ile çevrili 440 m2 yüz ölçümündeki ve 6.000 lira değerindeki taşınmazın davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davaya konu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, zilyetlik koşullarının davacı lehine gerçekleşmediğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.

1.Mahkemece yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.

2.Şöyle ki, dava dilekçesinde belirtilen sınırlar ve keşfen hazırlanan teknik bilirkişi raporu davaya konu taşınmazın paftadaki yerini belirlemeye elverişli olmadığı gibi, düzenlenen raporun koordinatsız olması nedeniyle hükmün infaza elverişli olduğunu söyleme olanağı da bulunmamaktadır. Öte yandan, Mahkemece taşınmazın bulunduğu çalışma alanında kadastro çalışmalarının hangi tarihte tamamlandığı, davaya konu taşınmazın tescil harici bırakılıp bırakılmadığı, tescil harici ise tescil harici bırakılma nedeni, taşınmazın imar planı kapsamında bulunup bulunmadığı, davacının senetsizden edindiği başka taşınmaz bulunup bulunmadığı araştırılmamış, varsa taşınmaza komşu taşınmazların tutanak ve dayanakları da getirtilmemiştir. Yapılan keşif sırasında dinlenen beyanlarda yalnızca davacının taşınmazda kerpiç ev yaptığı, davacı bayiinin ise arsa ve tarla olarak kullandığı bildirilmiş olmasına rağmen Mahkemece taşınmazın öncesinin imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, muhtaçsa imar-ihya edilip edilmediği, üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetliğin bulunup bulunmadığı, zilyetliğin başlangıç tarihi ve süresi, taşınmazın niteliği hususunda görgüye dayalı olarak alınan detaylı beyanlarla aydınlatılmamıştır. Yine taşınmazın hangi nitelikte olduğu, üzerinde bulunan emarelere göre ne zamandır ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya edilip edilmediği, üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik sürdürülüp sürdürülmediği, toprak yapısının ne olduğu gibi hususlarda ziraatçi bilirkişi görüşü de alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulması mümkün değildir.

3.Hâl böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, öncelikle 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince, yasal hasım konumunda bulunan il ve ilçe belediyelerinin davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, taraf teşkilinin sağlanması halinde dahili davalıya savunma ve delillerini sunması bakımından süre ve imkan tanınmalı; dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede kadastro çalışmalarının hangi tarihte başladığı ve tamamlandığı, taşınmazın paftada hangi konumda olduğu, tescil harici alanda ise tescil harici bırakılma nedeni ilgili kadastro müdürlüğünden sorulmalı, varsa komşu taşınmazların kadastro tutanak ve dayanakları keşifte uygulanmak üzere getirtilmeli, ilgili belediyeden taşınmazın imar planı kapsamına alınıp alınmadığı, imar planında ise ilk olarak imar planı kapsamına alınma tarihi öğrenilmeli, ilgili tapu müdürlüğü ve adliye yazı işleri müdürlüğünden davacı adına aynı çalışma alanında senetsizden edinilen kuru/sulu taşınmaz bulunup bulunmadığı sorulmalı, taşınmazın bulunduğu yeri de gösterecek şekilde dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesi dönemlere ilişkin en az 3 adet hava fotoğrafı Harita Genel Müdürlüğünden tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde tekemmül ettirildikten sonra jeodezi-fotogrametri mühendisi bilirkişisi, üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi, yerel bilirkişiler ve tanıkların katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle hangi nitelikte ve kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı ve günümüze kadar ne şekilde kullanıldığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, bu nedenle tüm yerel bilirkişiler ve tanıklar ayrı ayrı imzalı beyanları alınmak suretiyle dinlenmeli; ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan ve taşınmazın dava tarihindeki değerini belirleyen bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı, gerekçeli ve taşınmazın fotoğraflarını da içeren rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden çekişmeli taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle haritaların ait oldukları yıllara göre taşınmazın niteliğini, imar-ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir ve komşu taşınmazların dayanak kayıtlarının dava konusunu ne okuduğunu gösterir şekilde krokili rapor aldırılmalı; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; davacının senetsizden edindiği taşınmaz varsa kuru veya sulu olma durumuna göre davacının aynı çalışma alanı içerisinde edinebileceği taşınmaz sınırı denetlenmeli; taşınmazın imar planı kapsamında olduğunun anlaşılması halinde ilk olarak imar planına alındığı tarihe kadar zilyetlikle iktisap koşullarının davacı lehine oluşup oluşmadığı değerlendirilmeli, düzenlenecek yeni teknik bilirkişi raporuna göre konumu açıkça belirlenen taşınmaz hakkında yeniden yasal ilanlar yapılmalı ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Elbistan 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

20.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.