Logo

1. Hukuk Dairesi2024/779 E. 2024/2707 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazların davalı adına tespit ve tescil edilmesi nedeniyle açılan kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluştuğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, bu hususta yeterli araştırma yapılmadığı, hava fotoğraflarından yararlanılmadığı, taşınmazların dayanağı olan belirtmelik tutanağında meradan açılarak elde edildiği belirtildiği halde yöntemince mera araştırması yapılmadığı, ziraat bilirkişi kurulundan ve komşu köylerden tespit edilecek mahalli bilirkişilerden gerekli rapor ve bilgi alınmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

HÜKÜM/KARAR : Asıl ve Birleştirilen Dava Ret/ Esastan Ret

MAHKEMESİ : Karayazı Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2014/12 E., 2018/66 K.

Taraflar arasında birleştirilerek görülen kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın asıl ve birleştirilen davada davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine , Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleştirilen davada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili asıl davada, Erzurum ili, Karayazı ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde bulunan 105 ada 62 parsel sayılı taşınmazın, birleştirilen davada ise 105 ada 51 parsel sayılı taşınmazın 1972 yılında Toprak Tevzi Komisyonunun köyde yaptığı çalışmalarda Hazine adına kaydedildiğini, ancak kadastro tespiti sırasında eski tapu kayıtları dikkate alınmaksızın taşınmazların davalı adına senetsizden tespit ve tescil edildiğini, davalının anılan taşınmazlarda zilyet olmadığını ileri sürerek davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Asıl ve birleştirilen davada davalı ..., davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Karayazı Asliye Hukuk Mahkemesinin 05.02.2018 tarihli, 2014/12 Esas, 2018/66 Karar sayılı kararı ile ; mahalli bilirkişiler ve bilirkişi raporları doğrultusunda davalının önceki zilyetleri ile birlikte davaya konu taşınmaz üzerinde 1972 tarihinde tesis edilen tapu kaydı öncesinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 46 ncı maddelerinde belirtiği üzere 20 yıl süreyle nizasız ve fasılasız olarak malik sıfatıyla zilyetlik koşulunun lehine oluştuğunun ispatlandığı, davacı ... Hazinesinin davaya konu taşınmaz üzerinde hiçbir zaman zilyetliğinin oluşmadığı, davacı tarafça ecrimisil alındığı iddia edilen yıllarda da dava konusu yerin davalının kullanımında olduğunun mahalli bilirkişi beyanları ile kabul görüldüğü, davacı Hazinenin ecrimisil evraklarından başkaca delil sunmadığı, davacı tarafça iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davada davacı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Asıl ve birleştirilen davada davacı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların 1972 yılında 4753 sayılı Yasa gereği Hazine adına tescil edildiğini ve tapusunun oluşturulduğunu, davalı tarafın itirazda bulunmadığını, dava açmadığını, Mahkemece, davalının taşınmazları 1972 yılından önce zilyetlikle kazandığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın reddine karar verildiğini, davalının taşınmaz üzerindeki zilyetliğini ispat eder delil sunmadığını, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek hükmün kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2.Hukuk Dairesinin 23.09.2021 tarihli ve 2020/802 Esas, 2021/1708 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazların toprak tevzi çalışmaları sırasında Hazine adına tapuya bağlandığı, ancak Hazineye ait tapu kaydının oluşum tarihine kadar tespit maliki ve eklemeli zilyetleri lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1 ve 14 üncü maddelerinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davacı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davada davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı ... vekili temyiz dilekçelerinde, istinaf dilekçesindeki itirazlarına ek olarak dava konusu taşınmazların kadastro çalışmalarında her ne kadar davalı adına tespit görse de başka şahıslar tarafından kullanıldığını, Hazine tarafından bu işgalcilerden ecrimisil alındığını, davalının bu işgalcilerden olmadığı gibi taşınmaz üzerinde zilyetliğe dayalı hak iddia etmesinin mümkün olmayacağını, 4753 sayılı toprak tevzii çalışması sonucu taşınmazların Hazine adına tapu kaydının oluştuğunu, ancak kadastro çalışmalarında Hazine adına oluşan tapu kaydının dikkate alınmadığını, davalı yararına zilyetlikle mülk edinim koşullarının oluşmadığını, taşınmaz malikleri ile toprak tevzii çalışmalarında şagil olarak geçen kişiler arasında akdi ve irsi bağ olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulmadığını,davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Asıl ve birleştirilen dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 46 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Kadastro sonucunda temyiz başvurusuna konu, Erzurum ili, Karayazı ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 51 parsel sayılı taşınmaz Hazine adına kayıtlı Aralık 1972 tarih, 233 numaralı tapu kaydı dayanak alınarak, 105 ada 62 parsel sayılı taşınmaz ise Hazine adına kayıtlı Aralık 1972 tarih, 230 numaralı tapu kaydı dayanak alınarak ve Toprak Tevzi çalışmaları sonucu tapunun oluştuğu tarihe kadar zilyetlikle iktisap şartlarının davalı ... lehine oluştuğu edinme kısmında açıklanmak suretiyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

3.Hemen belirtilmelidir ki; 4753 sayılı Kanun uyarınca oluşturulan tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar zilyetleri yararına iktisap koşullarının gerçekleşmesi halinde zilyetleri adına tescile karar verileceği 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1 inci maddesinde düzenlenmiştir. Bu durumda anılan Kanun maddesi uyarınca tapu kaydının oluştuğu tarihe kadar davalı taraf yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerekeceğinde kuşku yoktur.

Somut olayda; Mahkemece, çekişme konusu 105 ada 51 ve 105 ada 62 parsel sayılı taşınmazlarda davalı taraf lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 46/1 inci madde koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de bu hususta yeterli araştırma ve inceleme yapılmamış, toprak tevzi çalışmalarından önceki zilyetliğin süresi ve şeklini tayin etmek için hava fotoğraflarından istifade edilmemiş, taşınmazların dayanağı olan belirtmelik tutanağında meradan açılarak elde edildiği belirtildiği ve dava konusu 105 ada 62 parsel sayılı taşınmaza komşu 105 ada 103 parselin gerek toprak tevzi çalışmaları sırasında gerekse kadastro sırasında mera olarak sınırlandığı anlaşıldığı halde yöntemince mera araştırması yapılmamış, bu kapsamda ziraat bilirkişi kurulundan dava konusu taşınmazların niteliği ve komşu parsellerden ne şekilde ayrıldığı, aralarında doğal ya da yapay ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, komşu köylerden tespit edilecek mahalli bilirkişiler marifetiyle taşınmazların mera olup olmadığı, meradan sökülerek elde edilip edilmediği maddi olaylara dayalı olarak sorulup saptanmamıştır.

4.Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle taşınmazlara ait en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmazların bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre 4753 sayılı Kanun uyarınca Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihten 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılarak Harita Genel Müdürlüğünden getirtilip dosya arasına konulmalıdır.

5. Dosya keşfe hazır hale getirildikten sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek aynı köy ve komşu köyler halkından ayrı ayrı üçer kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi, önceki keşfe refakat eden bilirkişiler dışında belirlenecek 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır.

6. Keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların öncesinin ne olduğu, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başladığı, taşınmazın kim tarafından ne zamandan beri kullanıldığı, kamu orta malı niteliğinde mera, yaylak gibi yerlerden olup olmadığı, meradan sökülerek elde edilip edilmediği hususlarında maddi olaylara dayalı bilgi sorulmalı, taşınmazın mera yönünde genişleyip genişlemediği belirlenmeli, keşifte alınan beyanlar komşu parsellerin tutanak ve dayanağı kayıtlar ile denetlenmeli; ziraat bilirkişisi kurulundan çekişmeli taşınmazların önceki ve mevcut niteliğini, toprak yapısını, eğimini, bitki desenini ve komşu parseller ile nasıl ayrıldığını açıklayıp tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden ve özellikle komşu mera parseli ile müşterek sınırının bulunduğu bölümden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine taşınmazları kapsayan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak dava konusu taşınmazların hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli, taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu ve arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten, komşusu mera parseli ile çekişmeli taşınmazların yerlerinin ve sınırlarının özellikle belirtildiği ayrıntılı rapor hazırlatılmalı; belirtilen şekilde yapılan uygulama sonunda taşınmazların mera vasfında olup-olmadığı, meradan sökülerek kazanılıp-kazanılmadığı belirlenmeli, öncesi mera olan taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi nereye ulaşırsa ulaşsın hukuken değer taşımadığı göz önünde bulundurularak toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Yukarıda değinilen hususlar göz ardı edilerek eksik araştırma ile karar verilmesi doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Asıl ve birleştirilen davada davacı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Temyiz eden asıl ve birleştirilen davada davacı ... harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.