Logo

1. Hukuk Dairesi2025/833 E. 2025/1476 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz devrinin muris muvazaası hükümlerine göre iptal edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Hükmen ifraz sonucu yapılan ve kesinleşmiş mahkeme kararı ile yapılan devir işleminin tapu memuru huzurunda yapılan bir devir gibi kabul edilemeyeceği ve muris muvazaası şartlarını oluşturmadığı gözetilerek mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2024/649 E., 2025/12 K.

Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar; davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davacıların mirasbırakanı ...’in 2061 ada 45 parsel sayılı taşınmazını terekeden mal kaçırmak maksadıyla taşınmazı satın alabilecek ekonomik gücü olmayan ... ve davalı ...’a devrettiğini, mirasbırakanın satış yapmasını gerektirir bir ihtiyacı bulunmadığını, satış işleminin ise Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/347 Esas, 1988/193 Karar sayılı kararı ile hükmen ifraz ile gerçekleştirildiğini, ...'in tarafların annesi olduğunu, bu devirden haberi olmadığını, haberdar olduktan sonra ... Noterliğinde 21.10.2014 tarihinde 06416 numaralı yevmiye ile vasiyetname düzenlediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davalı tarafından davacı ...’a karşı açılan el atmanın önlenmesi istekli davanın sonucunun geciktirilmesi amacıyla tapu iptal tescil davası açıldığını, davacıların kötü niyetli olduklarını, anneleri Kadriye’yi yönlendirerek tüm mallarını kendilerine vasiyet etmesini sağladıklarını, mirasbırakanın ekonomik durumu iyi olmadığı için davalının inşaat masraflarını karşılamayı ve karşılığında da taşınmazın devredilmesini kabul ettiğini, bu anlaşma uyarınca eski 606 ada 305 parsel sayılı taşınmazın Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/347 Esas, 1988/193 Karar sayılı kararı ile davalı adına tescil edildiğini, iddianın dinlenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 30.03.2023 tarihli ve 2022/287 Esas, 2023/246 Karar sayılı kararıyla; mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacının olmadığı, taşınmazın ölene kadar mirasbırakan tarafından kullanıldığı, taşınmazın mirasbırakanın terekesinde önemli bir yer tuttuğu ve dava konusu temlikin muris muvazaası iddiası kapsamında değerlendirilebilecek nitelikte bir işlem olduğu belirlenerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilinin istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 06.07.2023 tarihli ve 2023/1603 Esas, 2023/1816 Karar sayılı kararıyla; kararda usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı belirlenerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilinin temyiz isteminde bulunulması üzerine Dairenin 23.09.2024 tarihli ve 2023/4572 Esas, 2024/5114 Karar sayılı kararıyla; Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/347 Esas, 1988/193 Karar sayılı kararı ile davanın kabul nedeniyle kabulüne, eski 606 ada 125 parsel sayılı taşınmazın krokide (a) harfi ile gösterilen 862 m2’lik kısmının 125 parselden ifrazı ile davalı ... ve dava dışı Kadriye adına 1/2’şer paylı olarak tesciline karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği ve 606 ada 125 parselin 09.11.1988 tarihinde ifraz edilerek 606 ada 306 ve 305 parsellere ayrıldığı, 306 parselin muris adına; 305 parselin de hükmen davalı ile annesi Kadriye adına 1/2’şer paylı olarak tescil edildiğinin anlaşıldığı, murisin hâkim önündeki kabul beyanının ve kesinleşmiş mahkeme kararı uyarınca yapılan tescil işleminin tapu memuru huzurunda yapılan bir devir işlemi gibi kabul edilemeyeceği, 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının somut olayda uygulanma olanağı bulunmadığı, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirlenerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının somut olayda uygulanma olanağı bulunmadığı, açılan dava yönünden muris muvazaası şartları oluşmadığı belirlenerek davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; İçtihadı Birleştirme Kararlarının dar yorumlanması sebebiyle taşınmaz hakkında muvazaalı işlem yapılabilmesinin taşınmaz satışının tapu müdürlüğünde resmi memur huzurunda yapılması koşuluna bağlandığı anlamı çıktığını, önemli olanın işlemin muvazaalı yapılma saiki olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, muris muvaazasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Dosya içeriğine göre; muris ...’in 28.04.2010 tarihinde öldüğü, geride 2021 yılında ölen eşi Kadriye, davacı çocukları ..., ..., ... ve ... ile davalı ...’in mirasçı olarak kaldığı, davalı ile annesi Kadriye’nin murise karşı 08.10.1987 tarihinde eski 606 ada 125 parselin bir kısmının muris tarafından haricen kendilerine satıldığı iddiasına dayalı olarak açtıkları davada Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/347 Esas, 1988/193 Karar sayılı kararı ile davanın kabul nedeniyle kabulüne, eski 606 ada 125 parsel sayılı taşınmazın krokide (a) harfi ile gösterilen 862 m2’lik kısmının 125 parselden ifrazı ile davacılar adına 1/2’şer paylı olarak tesciline karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği ve 606 ada 125 parselin 09.11.1988 tarihinde ifraz edilerek 606 ada 306 ve 305 parsellere ayrıldığı, 306 parselin muris adına, 305 parselin de davalı ile annesi Kadriye adına tescil edildiği, davacıların Amasya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/347 Esas, 1988/193 Karar sayılı kararı ile davalı adına tescil edilen 1/2 pay yönünden eldeki davayı açtıkları anlaşılmıştır.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.