Logo

10. Hukuk Dairesi2024/10363 E. 2024/11985 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İş kazası geçiren sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin ve sürekli iş göremezlik gelirinin devam edip etmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: İşverenin, sigortalı için bağlanmış olan sürekli iş göremezlik gelirinin kesilmesi talebiyle dava açmasında hukuki yararının bulunduğu, sürekli iş göremezlik derecesinin tespitinde ATK raporlarının ve diğer tıbbi belgelerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, somut olayda İlk Derece Mahkemesince yapılan değerlendirmenin ve verilen hükmün usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1146 E., 2024/1149 K.

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 13. İş Mahkemesi

SAYISI : 2021/79 E., 2022/663 K.

Taraflar arasındaki sürekli iş göremezlik derecesinin ve gelirin kesilmesi gerektiğinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigortalının 06.10.2015 tarihinde davacı şirket nezdinde çalışırken kendi hatası nedeniyle kaza geçirdiğini, davalı tarafça müvekkili şirket aleyhine Bursa 9. İş Mahkemesinin 2017/478 Esas sayılı dosyasında maddi ve manevi tazminat istemli dava açıldığını, Kurum sağlık kurulu raporunda davalının söz konusu iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının %16,2 olduğuna karar verildiğini ve davalıya gelir bağlandığını, Sosyal Sigorta YSK kararında sürekli iş göremezlik oranının %19,2 olarak tespit edildiğini, tazminat dosyasında alınan ATK 3.İhtisas Kurulu raporu ile ATK 2.Üst Kurulu raporunda davalının meslekte kazanma gücü kaybı oranının olmadığının tespit edildiğini beyanla davalının 06.10.2015 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle meslekte kazanma gücü kaybı oranının bulunmadığının tespiti ile sürekli iş göremezlik gelirinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı ...'in davacı firma nezdinde çalışmakta iken 06.10.2015 tarihinde iş kazası geçirdiğini ve iş kazasına bağlı olarak meslekte kazanma gücü kayıp oranının %16.20 olarak belirlendiğini, kazazede ...'in geçirmiş olduğu iş kazası sebebiyle müvekkili kurum tarafından kazazedeye ödemeler yapıldığını ve yapılan ödemelerin, iş kazasının meydana gelmesinde asli kusurlu olan davacıdan tahsili amacıyla SGK tarafından Bursa 6.İş Mahkemesi 2019/632 E. sayılı davası açıldığını, davacının bu davada sürekli iş göremezlik oranına itiraz ettiğini, davacı taraf ile davalı ... Kurumunun aktif olarak taraf olduğu ve kazaya ilişkin henüz derdest bir dava (Bursa 6. İş Mahkemesinin 2019/632 E.) varken, davacı tarafın meslekte kazanma gücü kayıp oranının tespiti için ayrıca bir dava açmasında hukuki bir menfaati olmadığı gibi, açılan davanın usul ekonomisi ilkesi gereği de usule ve yasaya aykırı olduğunu, davacının meslekte kazanma gücü kayıp oranına ilişkin itirazı varsa bu itirazlarının taraflar arasında görülen ve aynı iş kazasına ilişkin Bursa 6. İş Mahkemesinin 2019/632 E. sayılı dosyada yasal prosedür işletilerek (Sağlık Kurulu raporları, SSYK raporları, Adli Tıp Kurumu raporları ile) tespit edilmesi gerektiğini, kaza sonrası yapılan muayeneler sonucunda Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 26.07.2017 tarih ve 2731 Sağlık Kurulu kararı ile kazazedenin sürekli iş göremezlik derecesinin %16.2 olarak belirlendiğini, yine kazazedenin tekrar muayenesi yapıldığını ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 13.09.2018 tarih ve 2867 Sağlık Kurulu kararı ile kazazedenin MKGKO'sunda herhangi bir değişiklik olmadığı kazazedenin iş göremezlik oranının %16.2 olduğunun tespit edildiğini, belirlenen bu oran üzerinden de kazazedeye sürekli iş göremezlik ödeneği bağlandığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davacı şirkette geçirdiği iş kazası nedeniyle Kurum tarafından sürekli iş göremezlik oranının %16,2 olduğuna ve 01.05.2018 tarihinde kontrol muayenesi gerektiğine karar verildiğini, tazminat dosyasında SSYSK tarafından yeniden bir değerlendirme yapıldığını ve sürekli iş göremezlik oranının %19,2 olarak belirlendiğini, tazminat dosyasında ATK'dan alınan raporların somut duruma aykırı olduğunu, iş kazası tarihi itibariyle geçerli olan yönetmelik hükümlerinin uygulanmadığını, tekrar dosyanın ATK'ya gönderilerek sürekli iş göremezlik oranına itirazları yönünde raporu alınması gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile

"Açılan davanın kısmen kabulü ile davalı ...'in davacı işyerinde 06.10.2015 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının, sürekli iş göremezliğe girdiği tarih olan 16.12.2015 tarihinden 24.10.2019 tarihine kadar %16,2 olduğuna, 25.10.2019 tarihinden itibaren %0 olduğuna ve 25.10.2019 tarihinden itibaren sürekli iş göremezlik gelirinin kesilmesi gerektiğinin tespitine, davacı vekilinin fazlaya ilişkin talebinin reddine" karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın tamamen kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının, davayı açmakta hukuki yararının olmadığını, işveren aleyhine açılan rücu davasında sürekli iş göremezlik derecesinin kesinleştirilmesi gerektiğini, maluliyete ilişkin yapılan tespitlerin hatalı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini ileri sürmüştür.

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının geçirdiği iş kazasından dolayı sürekli iş göremezliğe uğradığının Kurum Sağlık Kurulu raporları ile tespit edildiğini, tazminat davasında düzenlenen ATK raporlarının denetime elverişli olmadığını, kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerinin uygulanmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında "...Dosya kapsamından; davacıya ait iş yerinde çalışan davalı sigortalı ...'in 06.10.2015 tarihinde geçirdiği kazanın, Kurumca iş kazası sayıldığı ve Kurum Sağlık Kurulunun 26.07.2017 ve 13.09.2018 tarihli raporlarında sürekli iş göremezlik derecesinin %16.2 olarak belirlendiği, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 24.04.2019 tarihli ve 2019/7507 sayılı kararı ile %19.2 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığına karar verildiği, davalı sigortalı tarafından işveren aleyhine maddi ve manevi tazminat istemiyle açılan Bursa 9. İş Mahkemesinin 2017/478 E. sayılı davasında düzenlenen ATK 3. İhtisas Kurulunun 20.01.2020 tarihli ve 1296 sayılı, ATK 2. Üst Kurulunun 26.11.2020 tarihli ve 2174 sayılı raporlarında ise davalı sigortalının anılan iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezliğe uğramadığının mütalaa edildiği, eldeki davada düzenlenen ATK 3. İhtisas Kurulunun 10.11.2021 tarihli ve 20327 sayılı raporunda; sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin kurulun muayene tarihi olan 25/10/2019 tarihinden önce 26.07.2017 ve 13.09.2018 tarihli Kurum Sağlık Kurulu kararlarında belirtilen %16.2 sürekli iş göremezlik derecesinin uygun bulunduğunun belirtildiği, ATK 2. Üst Kurulunun 26.11.2020 tarihli ve 2174 sayılı raporunda ise sigortalının muayene tarihi olan 25.10.2019 tarihinden itibaren kaza tarihinde yürülükte olan sürekli maluliyet oranının %0 olduğunun; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 26.07.2017 tarihli ve 2731 sayılı kararında çalışır tarihi (sürekli iş göremezliğe girdiği tarih) olarak bildirilen 16.12.2015 ile Kurumun muayene tarihi olan 25.10.2019 arasındaki dönem için SGK Başkanlığının 26/07/2017 tarihli ve 2731 sayılı ve 13.09.2018 tarihli ve 2867 sayılı kararlarında bildirilen %16.2 meslekte kazanma gücü kaybı oranının uygun olduğunun, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 24.04.2019 tarihli ve 2019/7507 sayılı kararında bildirilen %19.2 meslekte kazanma gücü kaybı oranının ise uygun olmadığının mütalaa edildiği anlaşılmaktadır.

Somut olayda; yukarıda belirtilen yasal prosedüre uygun olarak inceleme yapılması, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu kararı ile ATK 3. İhtisas Kurulu raporu arasındaki çelişkinin ATK 2. Üst Kurulunun 22.09.2022 tarihli raporu ile usulünce giderilmesi, ATK 2. Üst Kurulunun son merci durumunda bulunması ve mütalaasının bağlayıcı nitelikte olması, sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin başlangıç ve sona erdiği tarihlerinin de yine anılan raporda belirlenmesi ve hükümde de gösterilmesi, davacı işveren tarafından davalı Kuruma sigortalının gelirinin kesilmesi için yapılan başvuruya olumsuz cevap verilmesi, sürekli iş göremezlik derecesine ilişkin olarak verilecek kararın sigortalının da hak alanını ilgilendirmesi ve bu nedenle davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığının bulunması ve dolayısıyla Kurumun, davacı işverene karşı açmış olduğu rücu davasında sigortalı taraf olarak yer almadığından verilecek kararın sigortalı için bağlayıcılığının bulunmaması nedeniyle eldeki davanın açılmasında davacının hukuki yararının da bulunması hep birlikte değerlendirildiğinde; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden yerinde bulunmayan istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine" karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesinde öne sürdüğü gerekçelerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.

Davalı Kurum vekili, istinaf dilekçesinde öne sürdüğü gerekçelerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.

Davalı vekili, istinaf dilekçesinde öne sürdüğü gerekçelerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, sürekli iş göremezlik derecesinin ve gelirin kaldırılması gerektiğinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun'un 19 ve 95 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde verilen hükmün yerinde olduğu anlaşılmakla taraf vekillerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.