Logo

10. Hukuk Dairesi2024/8580 E. 2024/10249 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Noter vekalet ücreti üzerinden yapılan sigorta prim kesintilerinin iadesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Noter vekalet ücretinin, 1512 sayılı Noterlik Kanunu'na göre kanundan doğan vekalete dayalı bir ödeme olup hizmet akdinden kaynaklanmadığı ve bu nedenle 5510 sayılı Kanun'un 80. maddesi uyarınca prime esas kazanç kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararındaki harçlara ilişkin kısım düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/949 E., 2024/670 K.

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sorgun 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

SAYISI : 2021/202 E., 2022/76 K.

Taraflar arasındaki noter vekilliği süresince ödenen vekalet ücreti nedeniyle davalı Kurum tarafından tahsil edilen primlerin iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının Sorgun 1. Noterliğinde uzun süreden beri noter başkatipliği yaptığını, yetkili noterin izine ayrılması veya noterlik ataması sırasında ataması yapılan noter göreve başlayana kadar noterlik görevini vekaleten ifa ettiğini, bu sırada aylık ücreti dışında vekalet ücreti aldığını, bu vekalet ücretlerinin davalı Kurumca sigorta primine esas kazanç kapsamında değerlendirildiğini ve kesinti yapıldığını, noter vekalet ücretinin Noterlik Kanunu'nun 33/4 maddesi gereği sigorta primine tabi bir kazanç olmadığını belirtip, 08.10.2012-24.02.2013,05.08.2015-16.1 1.2015,01.04.2016-16.04.2016, 01.11.2018-11.03.2019 tarihlerinde davalı tarafça yapılan sigorta prim kesintilerinin ödendiği ayı takip eden ay başından itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II.CEVAP

Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde, davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu vekalet ücretinin kanun gereği prime esas kazanç olduğunu, 5510 sayılı Kanun'un 80 inci maddesi uyarınca; b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler prime esas kazanca dahil edildiğinden, noter vekalet ücretinin prime esas kazanca dahil olduğunu, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü İşverenler Daire Başkanlığının 01.06.2017 tarih ve 35158785-206.99-E.3007856 sayılı yazısı ile "Bilindiği gibi 02.07.2014 tarihli, 2014-68 sayılı e-posta eki “Noter Vekilleri” konulu 30.06.2014 tarihli, 9619938 sayılı Genel Yazıda, noterliğe yeni noter atanıncaya dek noterliğin tüm işlemlerini yürütmekle görevli olan noter vekillerinin bu dönemdeki işverenliğinin yasal zorunluluktan kaynaklandığı dikkate alınarak, noterlik işyerindeki işverenliğinin öncesinde başlamış olan 4/a kapsamındaki sigortalılığının devam ettirilmesi, dolayısıyla kendi işyerinden 4/a kapsamındaki sigortalılığının bu dönem zarfında kabul edilmesi gerektiği"nin belirtildiğini, davacının vekaleten görev ifa ederken her ne kadar işveren vekili konumunda ise de bu, yasal zorunluluktan kaynaklandığından 5510 sayılı Kanun'un 4-b maddesine göre değil yine önceden mevcut olan 5510 sayılı Kanun'un 4-a maddesine göre sigortalılığının devam edeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III.İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesi tarafından, davacının Noterlik Kanunu'nun 33 üncü maddesi gereğince boşalan Sorgun 1. Noterliği görevini vekâleten yürüttüğü 08.10.2012-24.02.2013, 05.08.2015-16.11.2015, 01.04.2016-16.04.2016, 01.11.2018-11.03.2019 tarihleri arasında, kendisine asıl ücretine ek olarak ödenen vekalet ücreti üzerinden SGK primi işçi payı ve SGK primi işveren payı olarak bu dönemler için davalı Kurum tarafından toplam 16.335,29 TL prim kesintisi yapıldığı tespit edilmiş; davacıya yapılan noter vekalet ücreti ödemelerinin 1512 sayılı Noterler Kanunu kapsamında kanundan ... vekalete dayalı bir ödeme olup sigorta primine esas kazanca dahil edilemeyeceği belirtilerek fazla kesildiği tespit edilen 16.335,29 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

A.İstinaf Yoluna Başvuranlar

Davalı Kurum vekili İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur.

B.İstinaf Sebepleri:

Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle, davacının almış olduğu vekalet ücretinin prime esas kazanç sayılmayacağına ilişkin herhangi bir istisna mevcut olmadığından Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C.Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile noter vekili olarak görev yapan noter katiplerinin, noter vekilliği döneminde noterle yaptıkları hizmet akti aynen devam ettiğinden, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi sigortalı olup, noterle yaptıkları sözleşmedeki ücret miktarının da 5510 sayılı Kanun'un 80 inci maddesi kapsamında prime esas kazanca tabi olduğu; ancak bu ücrete ilave olarak 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 33 üncü maddesi uyarınca noter odası tarafından takdir edilen ödemenin, Kanundan ... vekalete dayalı bir ödeme olup, ödemenin hizmet aktinden kaynaklanmadığı, dolayısıyla 5510 sayılı Kanun'un 80 inci maddesi uyarınca prime esas kazanç kapsamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davalı Kurumun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Davalı Kurum vekili Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde özetle, 5510 sayılı Kanun'un 80 inci maddesinde sigortalıların prime esas kazançlarının hesabında, hak edilen ücretlerin, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin prime esas kazanca dahil edileceğinin düzenlendiğini, bu kapsamda noter vekalet ücretinin de prime esas kazanca dahil olduğunu belirterek temyiz talebinde bulunmuştur.

C.Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davacıya yapılan noter vekalet ücreti ödemelerinin, sigorta primine esas kazanca dahil edilip edilemeyeceği ve bu ödemeler nedeniyle davalı Kurum tarafından tahsil edilen primlerin iadesi istemine ilişkindir.

2.İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5510 sayılı Kanun'un 80 inci maddesi, 1512 sayılı Noterler Kanunu'nun 33 üncü maddesi ilgili hükümlerdir.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde verilen hükmün yerinde olduğu anlaşılmakla davalı Kurum vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararı incelendiğinde, hüküm kısmının 2 no.lu bendinde her ne kadar davalı Kurumun harçtan muaf olması nedeni ile harç alınmasına yer olmadığına ilişkin karar verilmişse de; hükmün 3 nolu bendinde davacı tarafça yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı ve 261,89 TL ıslah harcının davalıdan tahsili yönünde hüküm kurulması yerinde değildir.

4. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davalı Kurum vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan "Davacı tarafından yapılan; 500,00-TL bilirkişi ücreti, 114,00-TL tebligat ve posta masrafları, 59,30 peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı ve 261,89 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 994,49-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ibaresinin silinmesine, yerine "Davacı tarafından yapılan 500,00-TL bilirkişi ücreti, 114,00-TL tebligat ve posta masrafları olmak üzere toplam 614,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; davalı Kurumun harçtan muaf olması sebebiyle davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı ve 261,89 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 380,49 TL'nin istek halinde davacı tarafa iadesine" yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.