Logo

11. Hukuk Dairesi2023/6824 E. 2024/8023 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirketin olağan genel kurulunda alınan bazı kararların iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının genel kurulda alınan kararlara karşı muhalefet şerhi koyma şartını yerine getirmediği, yalnızca önerilere karşı çıkmakla yetindiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2064 Esas, 2023/1622 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2022/898 E., 2023/265 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin babasının vefatından sonra yasal miras payı oranında şirket hissedarı olduğunu, aynı yılın sonunda pay ve taşınmaz devirlerine ilişkin çerçeve sözleşmesi başlıklı bir sözleşme yaptıklarını, bu sözleşme ile devir ve temlikler gerçekleştiğini, gerçekleşen devir ve temliklere 2019 yılında gerçekleştirilen olağanüstü genel kurulda itiraz edildiğini, bu temliklerden sonra şirketin nakit sermayesinde yüksek oranda azalmalar gerçekleştiğini, iştiraklerden alacakların tahsil edilemediğini, kredi yükü altına girildiğini, gayrimenkul satışlarına başlandığını, o tarihten itibaren yapılan her eylemin şirketi daha çok zarara soktuğunu, beşinci gündem maddesi yönetim kurulunun ibrası olup üçüncü ve dördüncü gündem maddelerinin iptali için belirttikleri açıklamalar neticesinde yönetim kurulunun ibrasının mümkün olmadığını, şirketin iyi yönetilmediği ve geçmişten gelen kazanımları harcamak suretiyle devam ettirildiğini, aynı şekilde ne her ne kadar yönetim kurulu üyelerine ücret verilmeyeceği 2021 yılında yapılan genel kurulda kararlaştırılmış ise de yönetim kurulu başkanının ücret aldığının raporlarda açıkça görüldüğünü, gündemin altıncı maddesi olan "Yönetim Kurulu üyelerine yazılı hususlarda yetki verilmesi" yönünden şirketin zarara uğratıldığını, kendi menfaatleri uyarınca işlem yapıldığını, ve pay sahiplerinin haklarının korunmadığı şeklinde işlemler yapılması nedeni ile bu gündem maddesinin de iptali gerektiğini belirterek muhalefet şerhi konulan genel kurul kararların, davalı şirketin 26.10.2022 tarihinde yapılan 2021 yılına ait olağan genel kurulunun 3., 4., 5. ve 6. gündem maddelerinin iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın iptali istenen genel kurula katıldığını, eleştiri düzeyinde kalan beyanlarda bulunduğunu, görüşmelerde aksi görüşler bildirdiğini ancak kararlara muhalif olmadığını, yapılan görüşmeler sırasında alınarak karara esas olması muhtemel bir öneriye karşı olunduğunun belirtilmesi alınan karara muhalif olunduğu anlamını taşımadığını, muhalefetin görüşülen öneriye değil alınan karara karşı yapılması gerektiğini, öngörülen dava şartının gerçekleşmediğini, davalı şirketin çok aktif bir ticari faaliyeti olmayıp daha ziyade arsa yatırımları olan bir şirket olduğunu, zaman zaman iş bu arsaların ve tüm şirketin devri gündeme geldiğini, davacı tarafında bütün bu hususlarda bilgi sahibi olduğunu, ayrıca davacının 02.12.2019 tarihinde yapılan pay devrini işbu huzurdaki davada dile getirmekte ve yapılan temlik işleminden sonra şirketin zarara uğradığını iddia ettiğini, davacının söz konusu iddialarının taraflar arasındaki başka bir davada konu edildiğini, davacının 2021 yılına ait bilanço ve gelir tablosunun karara aykırı olduğu iddiasının yerinde olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, davaya konu kararların alındığı genel kurul toplantı tutanağında; 3, 4, 5 ve 6 nolu gündem maddelerinin görüşülmesine geçildikten sonra davacı vekili Sema Genç Yılmaz'ın söz alarak açıklamalarda bulunduğu, olumsuz oy kullandığını ve muhalefet şerhi koyduğuna ilişkin açıklamalarda bulunduğunu, davacı vekilinin açıklamalarından sonra gündemin oylamaya sunularak karara bağlandığı, genel kurul toplantı tutanağından görüldüğü üzere davacı vekilinin 3, 4, 5 ve 6 numaralı gündem maddelerinin oylanmasından sonra alınan kararlara her hangi bir muhalefeti bulunmadığı, tutanağın imzalanmasından sonrada alınan kararlara karşı her hangi bir muhalefetini ileri sürmediği, oylamadan önceki muhalefet durumu ise öneriye karşı çıkma olup, kararın alınmasından sonra yapılmış bir karşı muhalefet bulunmadığından kanunun aradığı “alınan kararlara muhalif kalma” koşulunun yerine getirilmediği, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 446 ncı maddesinin birinci fıkrasında (a) maddesinde belirtilen dava açabilme şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince, davacı ortak 26.10.2022 tarihli genel kurulda kendisini vekili aracılığıyla temsil ettirdiği, davacı vekili iptali istenen kararların müzakeresi sırasında henüz karar alınmadan önce karşı çıkarak peşin muhalefette bulunduğu, davacı vekili tarafından karar alındıktan sonra karara karşı muhalefet şerhi veya muhalefet şerhi anlamına gelebilecek bir beyanda bulunulmadığı, ayrıca bu hususun yazılı olarak da bildirilmediği, bu şekildeki muhalefetin öneriye karşı çıkma niteliğinde olduğu, kararın alınmasından sonra yapılmış bir karşı çıkma veya muhalefet şerhi bulunmadığı, iptal davası açabilmek için zorunlu olan alınan kararlara muhalif kalma koşulu yerine getirilmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı şirketin davalı şirketin 26.10.2022 tarihinde yapılan 2021 yılına ait olağan genel kurulunun 3 nolu yönetim kurulu raporunun, 4 nolu bilançonun tasdiki, 5 nolu yönetim kurulu üyelerinin ibrası, ve 6 nolu yönetim kurulu üyelerine izin verilmesine ilişkin kararlarının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.6102 sayılı Kanun'un 446 ncı maddesinin birinci fıkrasında (a) maddesi.

3. Değerlendirme

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 19.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.