"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2016 Esas, 2023/1742 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI :2020/346 E., 2021/710 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında genel kredi sözleşmesi ile ticari taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi imzalandığını, kredi sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalının icra takibine itirazının iptaline, alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin rehinli araca ilişkin imzaladığı ticari taşıt kredisi ile taşıt rehni sözleşmesine istinaden üstlendiği kredi borcunun tamamını ödediğini, davacının rehin hakkı bulunmadığını, borcun sona erdiğini, davacının ise araç üzerindeki rehni kaldırmayarak haksız şekilde dava konusu rehin takibini başlattığını, müvekkilinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcunun da bulunmadığını savunarak davanın reddini, %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasında 24.05.2016 tarihli genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi ile 23.11.2016 tarihli ticari taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi akdedildiği, davacı tarafından davalıya verilen 16.11.2016 tanzim ve 24.640.000,00 İsveç Kronu tutarındaki teminat mektubunun muhatabının tazmin talebine istinaden 08.11.2019 tarihinde tazmin edildiği, davaya dayanak takibe konu borcun teminat mektubunun tazminine dayalı olduğu, ancak davacının ticari taşıt kredisi ve rehin sözleşmesine istinaden kullandırılan ve davaya konu takip talebi ile satışını talep ettiği taşıt rehninin tesisine esas 350.000.00 TL tutarındaki taşıt kredisine ilişkin taksit borçlarının tamamının ödendiği, anılan sözleşmeye dayalı bir alacağının bulunmadığının bilirkişi incelemesi sonucu tespit edildiği, taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takibin ancak rehin sözleşmesine konu alacağın tahsili ve rehinli taşınır için söz konusu olabileceği, genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinde yasa hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş bir menkul rehni hükmünün de yer almadığı, tazmin edilen teminat mektubundan kaynaklı alacağın tahsili istemli taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılamayacağı, davacının icra takibine girişmekte haksız ise de kötü niyetli olduğuna dair herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya kazandırılmadığı gerekçesiyle davanın ve davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, taraflar arasında genel kredi sözleşmesinden ayrı ticari taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi imzalandığı, anılan sözleşme uyarınca davalının taşıtı üzerinde rehin tesis edildiği, taşıt kredisi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunun ödendiği, genel kredi sözleşmesinde yasa hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş bir menkul rehni hükmünün bulunmadığı, tazmin edilen teminat mektubundan kaynaklı alacağın tahsili istemiyle menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamayacağı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.