"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1124 Esas, 2023/2539 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Karaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2021/208 E., 2022/139 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin 1997 yılında kurulduğunu, ambalaj ve türevleri alanında çalışan Türkiye'nin önde gelen firmalarından birisi olduğunu, yakın zamanda davalı firmanın davacı firma ticari unvanı ile iltibas teşkil edecek şekilde ticari unvan kullandığını ve bazı marka tescil başvurularında bulunduğunu, en son 3 Eylül 2014 tarih ve 367 sayılı Resmi Gazete ilanı ile ... Ambalaj Kırtasiye ve Bilgisayar Sarf Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti olarak faaliyetine devam ettiğini, davalı şirketin unvanının müvekkili şirket unvanı ile ayniyete varan benzerlik nedeni ile iltibas oluşturduğunu, aynı sektörde faaliyet gösterilmesi nedeni ile de haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek, davalı şirketin müvekkili firmaya ait marka haklarına ve ticaret unvanına tecavüz fiillerinin önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, davalı şirketin ticaret unvanın sicilden terkinine, bu mümkün olmadığı taktirde ... kelimesinin ticari unvandan çıkartılmak suretiyle kanuna uygun şekilde uyarlanmasına, maddi ve manevi tazminata ilişkin haklarının saklı tutulmasına dava sonunda masrafları davalıdan alınmak üzere kararın ilanına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının unvanının ... ... A.Ş. olup Karaman ilinde faaliyet gösterdiğini, faaliyet alanını ise müvekkilinin faaliyet alanından farklı olarak ambalaj sektörü olduğunu, müvekkilinin unvanın ise ... Kırtasiye ve Bilgisayar Saf Malz... Ltd. Şti. olup İstanbul'da faaliyet gösterdiğini, hiçbir şekilde unvanın ayniyet göstermediğini, taklit edilmediğini veya iltibas durumunun söz konusu olmadığını, müvekkilinin faaliyet alanı olarak Bilgisayar Saf Malzemeleri vs. davacının faaliyet alanından çok farklı ve değişik bir çok alanda faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin hiçbir şekilde davacıya ait bir marka kullanmadığını, aksine kendisine ait TÜRKPATENT tarafından tescil edilmiş "By ..." gibi kendisine ait bir çok tescilli markayı kullandığını, davacının davasını haksız rekabet hükümlerine dayandırdığını, kabul anlamına gelmemek üzere davacının hak ihlalini bildiği halde sessiz kaldığı için sessiz kalma yoluyla hak kaybı ilkesi gereği bu davayı açmakta 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 nci maddesi gereği kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ... San. A.Ş.'nin 13.05.1997 tarihinde Yeni ... Ambalaj San. A.Ş olarak Karaman Ticaret Sicil Memurluğu nezdinde tescil edildiği, 22.05.1997 tarihinde ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, davalı şirketin ise 23 Kasım 2006 tarihinde ... Ambalaj Malz. San. Tic. Ltd. Şti olarak İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu nezdinde tescil edildiği, davacı şirketin 07.09.2006 tarihinde Karaman 1. Noterliğinden davalı şirkete ihtarname göndererek tescilli ve maruf marka ve ticaret unvanı haklarına tecavüzün, iltibasın ve haksız rekabetin sona erdirilmesini istediği, bunun üzerine davalı şirketin 23.11.2006 tarihinde ticaret unvanını ... Ambalaj Malz. ve San. Tic. Ltd. Şti. olarak değiştirdiği bu unvan değişikliğinin ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, daha sonra davalı şirketin 18.08.2011 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği üzere unvan değişikliğine gidilerek unvanını ... Ambalaj Kırtasiye ve Bilgisayar Sarf Malzemeleri San. Tic. Ltd. Şti. olarak değiştirdiği, Mahkemece alınan 03.02.2022 tarihli raporda "taraf ticaret unvanlarının özünü - çekirdeğinin oluşturan ... ve ... ibarelerinin iltibas yaratacak nitelikte benzer olmadıklarının, taraf markalarının esas unsurları bakımından anlam, mana, işitsel ve fonetik farklılık sebebiyle benzer markalar olmadığının" tespit edildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.02.2020 tarihli 2017/11-27 E.-2020/225 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere davacı tarafın, davalı firma ve ticaret unvanından uzun zamandır haberdar olmasına rağmen makul sürede bu kullanımın engellenmesine dair dava açmamasının sessiz kalma yoluyla hak kaybına neden olduğu, sessiz kalma yoluyla hak kaybının 4721 sayılı Kanun'un 2 nci maddesi gereği ticaret unvanı terkini davalarına da uygulanabilir olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV.BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının yaklaşık 8,5 yıl davalının kullanımına karşı bir hukuki girişimde bulunmadığı, 8,5 yıl sonra davalının ticaret ünvanına ve marka haklarına tecavüz ettiğini iddia etmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu, sessiz kalma yoluyla hak kaybının gerçekleştiği, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V.TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, ticaret unvanına ve marka hakkına tecavüzün önlenmesi, ref'i ve ticaret unvanının sicilden terkini talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 25 inci maddesinin 6 ncı fıkrası.
3. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 52 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11.12.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.