"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1543 Esas, 2023/1503 Karar
HÜKÜM : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/224 E., 2021/192 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin "ELECTRIC PLAYGROUND" ibaresini 41. sınıfta yer alan hizmetlerde marka olarak tescil ettirmek için davalı ...'e başvuruda bulunduğunu, Markalar Dairesinin 2019/77714 numarasını alan başvuruyu, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 5/1 hükmünün (b) ve (c) bentlerine dayalı olarak “Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence hizmetleri için bilet sağlama hizmetleri dahil)” yönünden kısmen reddettiğini, bu karara karşı Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) nezdinde yapmış oldukları itirazın da reddedildiğini, oysa marka tescili istenen hizmet sınıfını akla getirmediği gibi müvekkilinin markaya kullanım yoluyla ayırt edicilik de kazandırdığını ileri sürerek davaya konu YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "ELECTRIC PLAYGROUND" ibareli başvuru markasının, kapsamında yer alıp reddedilen 41. sınıftaki hizmetlerin tüketicisi tarafından marka olarak, yani bir ticari işletmenin hizmetini tanıtan ve diğer işletmelerin aynı tür hizmetlerinden ayırt eden bir işaret olarak algılanacağı, dolayısıyla anılan ibarenin SMK'nın 5/1-b maddesi kapsamında ayırt edici nitelik taşıdığı, söz konusu ibarenin, başvuru kapsamından çıkarılan hizmetler yönünden cins, vasıf bildiren, tanımlayıcı bir işaret de olmadığı, SMK'nın 5/1-c maddesi koşullarının oluşmadığı, SMK'nın 5/2 maddesi anlamında başvuru konusu ibareye kullanım sonucu ayırt edilicilik kazandırıldığı ve başvuru üzerinde müktesep hakka sahip olunduğu iddiaları kanıtlanmasa da bu durumun sonuca etkili bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafça istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvuru konusu işaretin, siyah zeminli bir kare üzerine üstte tamamı büyük, neon yeşil renkli harflerle yazılan "ELECTRİC" ibaresi ile altta tamamı büyük, neon yeşil-mor renklerin birbirine geçtiği harflerle yazılan "PLAYGROUND" ibaresinden oluştuğu, bu ibarenin, dilimizde "elektrikli oyun alanı" anlamına geldiği, buna göre, dava konusu başvurunun, kısmen ret kapsamında yer alan 41. sınıftaki "Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil)." yönünden, bu hizmetlerin tüketicileri nezdinde işletmesel bir kökene işaret etmesinin mümkün olmadığı, belirli bir ticari kaynağa ait bir işaret olarak algılanmayacağı, diğer bir deyişle markanın asli fonksiyonu olan ayırt ediciliği sağlamayan bir ibare olduğu, tüketicilerin bu ibareyi yalnızca elektrikli oyun alanı olarak algılayacakları, başvuruda yer verilen renk unsurlarının da varılan sonucu etkilemeyeceği gözetildiğinde, tüketicilerce marka olarak algılanması, belirli bir işletmeye ait mal ve hizmetleri, başka işletmelere ait mal ve hizmetlerden ayırt etmeyi sağlaması mümkün olmayan, tanımlayıcı nitelikteki dava konusu başvurunun, SMK'nın 5/1-b ve 5/1-c maddesi uyarınca marka olarak tescil edilemeyeceği, öte yandan davacının davaya konu markasal kullanımının 2018 yılından itibaren başladığı, eylemli kullanıma ilişkin yeterli delil sunulmadığı, SMK'nın 5/2 maddesi kapsamında başvuruya kullanım yoluyla da ayırt edicilik kazandırıldığının ispat edilemediği, yine 2018/80329 sayılı davacı markasından kaynaklı bir müktesep hakkın da olmadığı, dolayısıyla marka başvurusunun reddine ilişkin YİDK kararının yerinde bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına, davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 21.01.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.