"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2015 Esas, 2024/496 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 13.Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2016/1092 E., 2021/124 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların ... İnşaat ve Ticaret Adi Komandit Şirketi'nin komanditer ortakları olduklarını, davalının şirkete ait taşınmazları davacının bilgisi olmaksızın üçüncü kişilere sattığını ve alınan parayı şirket defterlerine kaydetmeyip şirket hesaplarına aktarmadığını, davacıyı zarara sokmak için gerçekleştirilen bu tasarruflar nedeniyle ortaklıkta güvenin ortadan kalktığını ve ortaklığın devamının fiilen imkansız hale geldiğini ileri sürerek davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile birlikte ortak oldukları şirketin yıllardan beri hiçbir ticari faaliyette bulunmadığını, hiçbir kazanç elde etmediğini, davacının olumsuz tutum ve tavırları nedeni ile tasfiyeye de sokulamadığını, her yıl muhasebe, beyanname vesair nedenlerle gereksiz maliyetler ödendiğini, ortaklığın devamında taraflar açısından bir menfaat bulunmadığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı TTK) 257.maddesi uyarınca, şirketin bütün iş ve işlemleri, varlıkları, alacak ve borçlarıyla davacı ortağa bırakılmasına ve ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini kabul ettiğini, davacının iddiasının aksine tarafınca şirketin amacına ulaşmasını engelleyecek ya da tehlikeye sokacak herhangi bir eylemde bulunulmadığını, davacının, davalı tarafından satıldığı iddia edilen taşınmaza ait bilgileri dahi mahkeme ile paylaşmadığını, aksini iddia eden davacının bu hususu ispatla yükümlü olduğunu, bu aşamadan sonra davacının iddialarını genişletmesine ve yeni delil sunmasına muvafakat etmediğini savunarak ortaklıktan çıkartılmasına karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının cevap dilekçesi ile davayı ve ortaklıktan çıkarılmayı kabul ettiği, bilahare bu beyanından döndüğü, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 308. ve devamı maddelerine göre kabulün, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesi olduğu, kabulün, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğuracağı, feragat ve kabulün hüküm ifade etmesinin, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı bulunmadığı gibi kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu, diğer yandan irade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptalinin istenebileceği, davalının irade bozukluğuna ilişkin bir iddiasının bulunmadığı gerekçesiyle davalının kabul beyanı nedeni ile davanın kabulüne, davalı ...'ın, ... İnşaat ve Ticaret Adi Komandit Şirketi ... ve Ortağı şirketinin ortaklığından çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile HMK'nın 309.maddesi ile kabulün hüküm ifade etmesinin mahkemenin yahut karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı, aynı Kanunun 311.maddesinde kabulün kesin hüküm gibi sonuç doğurduğu düzenlenmiş olup kural olarak kabul beyanının geri alınmasının mümkün olmadığı, diğer yandan HMK'nın 311/1.maddesinin ikinci cümlesinde irade sakatlığı halinde kabulün iptalinin istenebileceğinin düzenlendiği ancak davalı tarafından irade sakatlığı iddiası ileri sürülmediği, ayrıca HMK'nın 357/1.maddesi uyarınca İlk Derece yargılamasında ileri sürülmeyen iddia ve savunmaların istinaf aşamasında ileri sürülmesinin de mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davalının, tarafların ortağı oldukları dava dışı ... İnşaat ve Ticaret Adi Komandit Şirketi ortaklığından çıkarılması istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 06.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.