"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1447 Esas, 2024/570 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/25 E., 2022/671 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacı ...'ın davalı ile birlikte ortak oldukları, ... Mad. San. ve Tic, Ltd. Şti. ve ... Not Mermer San. Tic, Ltd. Şti. için yapılacak kredi müracaatlarında bankaya teminat olarak verilmek üzere boş olarak imzalanmış olan 03.01.2017 keşide tarihli, 30.06.2017 vadeli 100,000.00 USD 30.09.2017 vadeli 100.000,00 USD ve 31.12.2017 vadeli 150.000,00 USD olmak üzere toplam 350.000,00 USD tutarındaki 3 adet senedin iade edileceği söylenmesine rağmen iade edilmediğini, şirket kasasında tutulan senetlerin davalı tarafından, hileli davranışlar ile senet alacaklısı kendisi olacak şekilde doldurulduğunu ve gerçeğe aykırı düzenlenen sahte senetler ile müvekkilleri aleyhine icra takibi başlatıldığını, senetlerin üzerindeki yazıların müvekkillerine ait olmadığını, taraflar arasında borçlanmayı gerektirecek bir ilişkinin olmadığını, dava ve takiplere konu senetlerin keşide tarihi ile müvekkilinin şirketlerdeki hisselerini 550.000,00 TL karşılığında davalıya devrettiği tarihin aynı olduğunu, davalının müvekkillerinden alacaklı ise neden hisse devir bedellerini ödeme yoluna gittiğini, davalıdan borç almadığını belirterek İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/5523 E. ve İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğü'nün 2018/7444 E. sayılı dosyalarına konu senetlerden borçlu olmadıklarının tespitine, icra takibi ile senetlerin iptaline, davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıların senede karşı ispat kuralı kapsamında yazılı delile dayanmadıklarını, borcun ödenmesine dair protokoller hazırladıklarını, muvazaalı olarak mal kaçırma faaliyetlerinde bulunduğunu, davacılar aleyhine tasarrufun iptali davası açıldığını, davacıların işbu davayla tasarrufun iptali davasını ötelemeye çalıştığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların dava konusu bonoların davalı ile birlikte ortak oldukları ... Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve ... Net Mermer San. Tic. Tad. Şti. için yapılacak kredi müracaatlarında bankaya teminat olarak verilmek üzere boş olarak imzalanıp şirket kasasında tutulan bonolar olduğunu, davalıya bu bonolar nedeniyle borçlu olmadıklarını iddia ederken, davalının İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/383 E. sayılı dosyasında işbu dava konusu bonoların davalı ... 'in şahsi borcu nedeniyle kendisine verildiğini belirttiği, dava konusu bonoların nakden düzenlendiği, davalı tarafından düzenleme nedeninin talil edilmediği, ispat yükünün davacılarda olduğu, dava konusu bonoların miktarı itibariyle 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun (HMK) 201. maddesinde düzenlenen senede karşı senetle ispat kuralı gereğince davacıların bonoların teminat amaçlı verildiği iddiasını senetle ispat etmesi gerektiği, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 778/2. hükmü ve 680. maddesi gereği açığa bono düzenlenmesi mümkün olup, dava konusu bonoların anlaşmaya aykırı doldurulduğu yolundaki iddiasını da yazılı delille ispatlaması gerektiği ancak davacıların iddialarını yazılı belge ile kanıtlayamadığı, delilleri arasında yemin deliline dayanan davacıların yemin delilini de kullanmadıkları gerekçesiyle davanın reddine, davalının koşulları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile senetlerde imza inkarı olmadığından bu yöndeki talep yönünden rapor alınmamasının yerinde olduğu, boş senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının kesin delille ispatı gerektiğinden davacının bu yöndeki istinafının yerinde bulunmadığı, davalı senet alacaklısı olduğundan ayrıca alacağını ispatla yükümlü olmadığı, hayatın olağan akışına aykırılık iddiasının işbu dava yönünden uygulanamayacağı dikkate alındığında davacılar vekilinin istinaf isteminin esastan reddi gerektiği, davacının ihtiyati tedbir talebi mahkemece reddedilmiş olmakla davalının tazminat koşulları oluşmadığından davalı vekilinin istinaf isteminin yerinde görülmediği gerekçesiyle davacılar vekili ile davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, bonoya dayalı olarak başlatılan icra takipleri sebebiyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına ve HMK'nın 226/1-c hükmü uyarınca ceza soruşturması veya kovuşturması ile karşılaşılacak durumlarda yemin teklif edilemeyecek olmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine, aşağıda yazılı harcın istek halinde davacılara iadesine, 06.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.