Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3066 E. 2024/7209 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, takibe konu alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Takip konusu alacağın, eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve eserin teslim tarihinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği değerlendirilerek mahkemenin zamanaşımından reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/940 Esas, 2016/488 Karar

HÜKÜM : Zamanaşımından ret

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın zamanaşımından reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin alacağından ötürü borçlu şirket hakkında Alanya 3. İcra Müdürlüğü'nün 2015/8694 E. sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, icra takibinin dayanağının 02.06.2009 tarihli ve 005019 seri nolu fatura olduğunu, bu faturanın davacı şirketin davalı şirkete ait işyerinde yaptığı bir kısım elektrik işlerinin bedeli olarak kesildiğini, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde alacağın zamanaşımına uğradığını iddia ettiğini, ancak kanunlarda aksine bir düzenleme olmadıkça her alacak için 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin olduğunu, fatura alacaklarında da zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu, bu sürenin vade tarihinden itibaren işlemeye başladığını, davalı tarafın davacı şirketin yapması gereken işleri eksik yaptığını ve bu itibarla faturanın bedelsiz olduğunu belirttiğini, davalı tarafın bu yöndeki iddiasının taraflar arasındaki ticari ilişkiyi ve davacı şirketin alacaklı olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğini, davalı tarafın bu yöndeki iddialarının icra dosyası ve işbu dava dosyası açısından bir önemi olmadığını, borçlunun itirazının haksız ve kötü niyetli olup tamamen alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğunu belirterek itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; fatura alacağı veya fatura sözleşmesi diye bir şey olmadığını, o halde davacının iddiasının 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, davacının alacağının zaten olmadığını, olsa dahi zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı nedeni ile davanın reddinin gerektiğini, dava dilekçesine ekli bir tek belgenin dahi kendilerine tebliğ edilmediğini, davacı tarafın yeterli açıklamayı yapıp, ilgili sözleşme, fatura, plan, proje, teslim tesellüm belgesi vs sunması halinde gerekli ve yeterli cevabın verileceğini, faturanın yazılı delil olmadığını, bir vergi hukuku dökümanı olduğunu, davalı tarafın davacıya bir borcunun olması durumunda davacı tarafın bunca yıl beklemeyeceğini, ayrıca zaten davalı tarafın da ödemiş olacağını, davacının iddiasının samimi ve gerçek olmadığını belirterek davanın reddini ve davacı tarafından % 20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

1.Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı, 02.06.2009 tarih ve 005019 seri numaralı faturaya dayalı olarak 23.794,16 TL alacağın tahsili için yapmış olduğu, Alanya 3. İcra Müdürlüğü'nün 2015/8694 sayılı takibe davalı şirketin yaptığı itirazın iptalini talep etmiştir.

2.Davacı fatura içeriği birinci hak ediş ikinci hak ediş işlerinin yapılarak davalıya teslim edildiğini ve davalının bedelini ödemediğini iddia ettiği, davacıdan fatura içeriği işin ne olduğu sorulmuş dosya içerisine ibraz edilen belgelerden hakedişlerin taraflar arasındaki eser sözleşmesi gereğince davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibine yapılan bir kısım işlerin bedellerine ilişkin olduğu görüldüğü, dava konusu alacak eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, Türk Borçlar Kanunu 147/6 (818 sayılı BK 126 maddesi) maddesi gereğince eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davaları 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğu, eser sözleşmesinde iş sahibinin bedel ödeme borcu, eserin teslimi anında muaccel olup ve zamanaşımı da bu tarihten itibaren işlemeye başlayacağı, davacıya fatura içeriği işin iş sahibine teslim tarihi konusunda beyanda bulunması için süre verilmiş, davacı vekili dilekçesi ile işin teslim tarihinin fatura tarihi olan 02.06.2009 tarihi olduğunu belirterek buna ilişkin teslim belgelerini ve hakediş belgelerini ibraz ettiği, bu durumda işin teslim tarihi 02.06.2009 tarihinden dava tarihine kadar Türk Borçlar Kanunu 147/6 (818 sayılı BK 126 maddesi) maddesinde düzenlenen 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ İNCELEMESİ

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, itirazın iptali istemidir. Çekişme itiraz edilen icra takibine konu alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 147 nci maddesinin 6 ncı bendi ( Eski 818 sayılı Kanunun 26 ncı maddesi)

3. Değerlendirme

Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, Mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

V.SONUÇ: Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,

08.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.