"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/367 Esas, 2022/353 Karar
HÜKÜM : Davanın reddi
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacılar vekili
Taraflar arasındaki istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Davacılar vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin murisi ... ’in 2006 yılında, dava dışı ... Denizcilik A.Ş.’nin kullandığı kredinin teminatı için maliki olduğu gayrimenkul üzerinde davalı lehine ipotek tesis ettiğini, ipotek tesis edilirken muristen akıl sağlığı raporu alınmadığı gibi, eşinin muvafakatının da alınmadığını, murisin yükümlü olduğu kredinin ödenmesine rağmen ölümünden sonra dava dışı şirkete yeniden krediler kullandırıldığını ve kredinin ödenmemesi üzerine de müvekkilleri aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, taşınmazın satışa çıkartıldığını, davalı bankadan kredi konusunda bilgi alınamadığını, taşınmazın satışının önlenmesi amacıyla icra tehdidi altında ödeme yapıldığını ileri sürerek cebri icra yoluyla yapılan ödemenin faiziyle davalıdan istirdadını talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; ipotek tesisi, takip ve yapılan işlemlerin yasal olduğunu, davacılar tarafından takip konusu alacağın akdedilen 19.09.2013 tarihli protokol hükümleri uyarınca ödenmesinden sonra ipoteğin kaldırıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak tarafların aralarında 19.09.2013 tarihli protokolü imzaladıkları, davacıların ipotek borçluları olarak kendilerini tanımlayıp 18.09.2013 tarihi itibarıyla yapılmış masraflar dahil olmak üzere bankaya ipotek limiti olan 2.000.000,00 USD nakdi borcun bulunduğunu ve borcun muaccel hale geldiğini kabul ve beyan ettikleri, ödemelerin plan dahilinde davalı bankaya davacılar tarafından icra takibine gerek olmadan takip dışında kalem kalem ödendiği, davacıların takibin iptaline ilişkin olarak açtıkları davada verilen kararın temyizinden de feragat ettikleri, davalı tarafından ödemeler neticesinde ipoteğin fekedildiği, davacıların icra tehdidi altında borcu ödemek durumunda kaldıkları iddiası ile murisleri tarafından çok daha önce yapılan ipoteğin geçersizliği yönündeki iddialarının yerinde bulunmadığı, iyi niyet kurallarına da uygun düşmediği, herhangi bir icra tehdidi altında kalmadan kendi özgür iradeleri ile davalı banka ile anlaşmaya vardıkları, bir nevi murislerinin ipotek bedelini yeniledikleri, taşınmazın da bu protokol gereğince satılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 22.11.2023 tarihli, 2022/4684 E. ve 2023/6736 K. sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş, Dairemiz ilamına karşı davacılar vekilince karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
IV. KARAR DÜZELTME İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, icra tehdidi altında ödenmek zorunda kalındığı iddia olunan bedelin istirdadı koşullarının oluşmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 440 ıncı ve 442 nci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72 nci maddesinin altıncı ve yedinci fıkrası
3. Değerlendirme
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir.
V. SONUÇ: Davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen 1086 sayılı Kanun'un 442 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca takdiren 2.505,00 para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine,
09.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.