Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3474 E. 2025/1842 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı eylemlerinin davacı adına tescilli markaya tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği ile tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men'i, sonuçlarının ortadan kaldırılması, hükmün ilanı ve maddi tazminat isteminin yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin davalı şirketin önceki tarihli tescillerine ve davacının bu kullanımlara sessiz kalmasına dayanarak davanın reddine ilişkin kararında hukuk kurallarına aykırılık bulunmadığı gözetilerek, direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/411 Esas, 2024/514 Karar

HÜKÜM : Davanın reddi(Yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmek suretiyle)

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/366 E., 2021/17 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili adına Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) nezdinde 2011/06466 numarayla tescilli “...” markasının mimarlık, mühendislik ve inşaat alanında bilinen bir marka olduğunu, davalının müvekkiline ait markayı aynı sektörde ve özellikle www.....net internet sitesi başta olmak üzere kullanarak müvekkilinin marka hakkına tecavüz ettiğini, anılan eylemlerin aynı zamanda haksız rekabet de teşkil ettiğini ileri sürerek, markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, men'ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, hükmün ilanına ve şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep etmiş; daha sonra maddi tazminat istemini 20.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin ... Tasarım Proje Uyg. Mim. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. unvanı ile 2007 yılının son aylarında kurulduğunu ve kuruluşunun 03.01.2008 tarihinde tescil edilip ilan olunduğunu, bu tarihten itibaren de kesintisiz olarak faaliyetlerine devam ettiğini, davacının ise 17.04.2008 tarihinde kurulduğunu, müvekkilinin “...” ibaresini kullanımı ve ticaret sicile tescilinin davacının marka tescilinden önce olduğu gibi davacının kuruluşundan da önce olduğunu, ayrıca müvekkilinin 1991 yılından bu yana sektörde faaliyet gösteren mimar ve mühendislerle birlikte 2007 yılında yapılandığını, kuruluşundan itibaren inşaat sektöründe; otoyol, köprü, demiryolu, üstyapı, altyapı, enerji inşaat işlerini kapsayan kamu taahhüt işlerinde betonarme taşeronluğunu yaptığını, davacının web sayfasında da inşaat sektöründe faaliyet gösteren şirketlere proje ve danışmanlık hizmeti verdiğini ve buna ilişkin delillerini sunduklarını, müvekkilinin faaliyet alanının davacıdan tamamen farklı olduğunu, müvekkilinin davacıya karşı zarar verme kastı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “MİMAR” ibaresine eklenen “K” harfinin mimarlık mesleğini işaret ettiği, ancak markaya yapılacak esaslı ekler ya da logolar yoluyla böyle bir markanın koruma sağlayabileceği, gerek davacıya ve gerekse de davalıya “ibaresi üzerinde tekel hakkı verilemeyeceği, davacının markasının da TÜRKPATENT tarafından bir şekil markası olduğu için kabul gördüğü, davalının kullanımının ise yine kendi oluşturduğu tescilsiz markaya dayalı bir kullanım olup, toplanan delillere göre huzurdaki davada davalının önceye dayalı hak sahibi olduğu, somut olayda davacının tescilli markasının tescilli olduğu haliyle davalı yanca kullanıldığının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı şirketin "... TASARIM" çekirdek unsurlu ticaret unvanının davacı ticaret unvanından önce tescil edildiği, yine mimarlık.net alan adının davacı markasından ve ticaret unvanından önce tescil edildiği, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere 26.12.2010 tarihinde "... yapı tasarım+şekil" ibareli markasal kullanımının yer aldığı ve bu kullanımının 2012 ile 2014 yıllarında da devam ettiği, davalının 37. sınıfta "..." ibaresi üzerinde önceye dayalı hak sahibi olduğu ve davacı tarafın bu kullanımı bilmesi gerektiği halde sessiz kaldığı, davalının kullanımının davacı markasına tecavüz ettiği iddiasıyla açılan davanın sonuç itibariyle reddi yerinde ise de yargılamada "..." markasının ileri sürülmeyen zayıf ibare oluşu ve diğer gerekçelerle davanın reddinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurularak davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı eylemlerinin davacı adına tescilli markadan doğan haklara tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği, tecavüz ve haksız rekabet söz konusuysa men'i ile sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ve hükmün ilanı ile maddi tazminata hükmedilmesi isteminin yerinde olup olmadığına ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı harcın istek halinde ilgiliye iadesine, 17.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.