"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin "..." ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkilince adına 2008 yılında tescil edilen "bi dolu" ve 2018 yılında tescil edilen "içi dolu" ibareli markalara dayalı olarak bu başvuruya yapılan itirazın reddedildiğini, müvekkili markalarının zayıf, tanımlayıcı marka olarak kabul edilemeyeceğini, bu ibarelerin piyasada sıklıkla kullanılmadığını, müvekkili markalarının korunması gerektiğini, dava konusu başvurunun müvekkili markalarına ayniyet derecesinde benzer olduğunu, ortalama gıda tüketicilerinin bir kısmının çocuklardan oluşmasının da iltibası güçlendirdiğini, dava konusu başvuruda yer alan "..." ibaresinin çatı marka statüsünde olduğunu, ürünü temsil eden ibarenin "..." ibaresinden oluştuğunu, bu ibarenin de müvekkili markaları ile benzer bulunduğunu, davalı şirketin kötü niyetli olduğunu ileri sürerek Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun (YİDK) 2020-M-961 sayılı kararının iptaline, dava konusu markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde; davacı markalarının tanınmış olmadığını, müvekkili başvurusunda "..." ibaresinin esas unsur teşkil ettiğini, "... Kek" tamlamasının ilgili sınıftaki kek ürününü tanımlayıcı nitelikte kullanıldığını, "..." ve "..." ibarelerinin birbirine vurgu yapan, işitsel ve görsel bütünlük gösteren sözcükler olduğunu, "..." ibaresine vurgu yapıldığı için ortalama tüketici tarafından markaların karıştırılmayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taraf markaları arasında ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, davacı markalarının tanınmışlığı iddiasının da dosyada mevcut deliller ile ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taraf markaları kapsamındaki malların tamamının aynı/benzer olduğu, taraf marka işaretleri arasında ortalama alıcılar nezdinde işitsel, görsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde karıştırılmaya yol açacak düzeyde bir benzerlik bulunduğu, gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılmasına, davanın kabulü ile TÜRKPATENT 2020-M-961 sayılı YİDK kararının iptaline, dava konusu 2018/89912 sayılı "..." ibareli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiş, karar davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, dava konusu taraf markalarının iltibasa neden olacak nitelikte benzer olduğu iddiasına dayanan YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı harcın istek halinde ilgiliye iadesine, 14.04.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.