Logo

11. Hukuk Dairesi2024/4208 E. 2025/2624 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirketin marka başvurusunun, davacı şirketin tescilli markalarıyla karıştırılma tehlikesi oluşturup oluşturmadığı ve davalı şirketin kötü niyetli olup olmadığı hususunda Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali davası.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, YİDK kararının iptali istemiyle açılan davalarda YİDK kararında tartışılan hususlarla sınırlı olarak yargılama yapılması gerektiği, kötü niyet iddiasının Markalar Dairesi nezdinde kesinleştiği ve taraf markaları arasında karıştırılma tehlikesi bulunduğu gerekçesiyle verdiği kısmi iptal kararında hukuk kurallarına aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü

(Yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmek suretiyle

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/390 E., 2021/270 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin "TEPE" esas unsurlu tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin 2019/102927 sayılı "... ... Mobilya&Aksesuar+şekil" ibareli marka başvurusunu yaptığını, müvekkilince bu başvuruya yapılan itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından iltibas tehlikesi gerekçesiyle kabul edildiğini ve başvurunun reddedildiğini, davalı Şirketin Markalar Dairesi kararına itirazda bulunması üzerine Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) tarafından bu itirazın yerinde görüldüğünü ve ret kararının kaldırılmasına karar verildiğini, oysa dava konusu başvurunun tümden reddinin gerektiğini, dava konusu başvuru ile müvekkili markası arasında karıştırılma tehlikesinin olduğunu, tüketicilerin davalı Şirket markasını gördüklerinde uzun yıllardan beri tanıdıkları müvekkili şirketin iktisadi işletmesinden bir ürün alıyor oldukları kanaatine kapılacaklarını ve davalı şirketin ürünlerini sanki müvekkiline ait ürünlermiş gibi satın alacaklarını, tescillenen “... ...” ibaresinin ve şeklinin tek başına bir anlamı olmadığını, söz konusu başvuruda anılan ibareyle kastedilenin müvekkili şirketin işletme adını da oluşturan TEPE kelimesinin İngilizcesi olan “...” ibaresi olduğunu, anlam benzerliğinin logo ile de desteklendiğini, davalı şirketin müvekkili şirketin eski bayisi olduğunu, müvekkili şirket ile arasındaki bayilik sözleşmesinin 06.09.2016 tarihinde başladığını ve 19.07.2019 tarihine kadar devam ettiğini, bu tarihte yetkili satıcılık sözleşmesinin fesih ve tasfiye protokolü ile sona erdiğini, davalı şirketin bayilik ilişkisi devam ederken 2019/36675 başvuru numaralı “... MOBİLYA VE AKSESUAR” markası için başvuruda bulunduğunu, bu başvurusunun müvekkili şirket itirazıyla reddedildiğini, daha sonrasında da “Tepe” kelimesinin İngilizce karşılığı olan “...” kelimesini kullanmaya ve “Hillhome” işaretiyle mobilya ve aksesuar satışı yapmaya başladığını, bu durumun müvekkili tarafından öğrenilmesiyle davalı şirketten marka ihlaline son vermesinin istenildiğini, davalı Şirketin sosyal medya hesaplarında müvekkiline ait sloganları ve ... ibaresini hiç kullanmadan doğrudan logoya yer verdiğini, basına olan demeçlerinde müvekkili şirket isminden bahsederek açıklamalarda bulunduğunu, davalının müvekkili şirket tarafından oluşturulan marka imajından, işletme adından ve bu yolla müşteri kitlesinden haksız yararlanma amacı taşıdığını, logonun ön plana çıkarılmış olması yanında logoda ve “HILL” ibaresinin yazımında müvekkili şirketin markasında kullanılan “DIDOT” fontunun kullanılmasının tesadüf olmayacağını ileri sürerek YİDK'in 2020-M-8752 sayılı kararının iptaline, dava konusu markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacının itirazına mesnet markalar arasında karıştırılmaya yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını, tanınmışlığa dayalı davacı iddialarının da yerinde olmadığını, kötüniyet iddiasını destekler nitelikte yeterli delil sunulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2.Diğer davalı Şirket vekili cevap dilekçesinde; davacının markalarıyla müvekkili başvurusu arasında bütünsel olarak karıştırılma tehlikesinin bulunmadığını, davacının markalarının esaslı unsurunu oluşturan "tepe" ibaresinin ayırt ediciliğinin çok zayıf olduğunu, müvekkili Şirketin yetkilisinin Kuyucu olan soyadının sessiz harfleri kullanılarak dava konusu başvurunun oluşturulduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu ve Gaziantep ilinde uzun yıllardan beri mobilyacılık sektöründe faaliyet gösteren müvekkilini piyasadan silmeye çalıştığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu davalı şirketin 2019/102927 sayılı "... hi11 mobilya & aksesuar" ibareli markasının 35. sınıftaki (01.03.04. alt sınıftaki) hizmetleri ile davacının 2018/..., 2017/107912 ve 2017/...2 tescil numaralı markalarındaki 35. 01, 35.03. ve 35.04 hizmetlerinin aynı, aynı tür olduğu, başvuru markasında yer alan 35.05 kapsamındaki "müşterilerin malları elverişli şekilde görmesi ve satın alması için 20. sınıf malların satışına ilişkin hizmetler ile davacının 2018/..., 2017/107912 ile 2017/...2 sayılı markalarının kapsamında yer alan hizmetlerin de aynı tür bulunduğu, başvuru kapsamında yer alan 6. sınıf malların satışına özgülenmiş 35.05 sınıf mağazacılık hizmetleri ile davacının 2017/107912 ve 2017/...2 sayılı markaları kapsamındaki hizmetlerin aynı tür olduğu, 35.05 sınıf kapsamında yer alan 20. sınıf alt grubu ile davacının 2018/..., 2017/107912 ve 2017/...2 sayılı markaları kapsamındaki 20. sınıf malların benzer, ilişkili bulunduğu, yine davalının 35.05. sınıf kapsamında yer alan 06. sınıf alt grubu ile davacının 2017/107912 ile 2017/...2 markaları kapsamındaki 06. sınıftaki malların benzer/ilişkili olduğu; başvuru kapsamında yer alan 35.05.sınıftaki 20. sınıf alt grubunda “Tahta, mantar, kamış, bambu, hasır, boynuz, kemik, fildişi, balina kemiği, istiridye kabuğu, kehribar, sedef, lületaşı, balmumu, plastik veya alçıdan mamul bu sınıfa dahil süs ve dekorasyon eşyaları: bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar” hizmetleri ile davacının 2017/107912 ve 2017/...2 tescil numaralı markalarının 06. sınıf kapsamında bulunan “adi metalden müsabakalar verilen kupalar” malları ile benzer/ilişkili bulunduğu, dava konusu başvurunun kavramsal ve görsel yönden benzerliği göz önüne alındığında, davacı markaları ile dava konusu başvuru arasında bütünsel açıdan ilişkilendirilmeye neden olacak düzeyde karıştırılma ihtimali olduğu, davalının kötüniyetinin ispatlandığı, YİDK kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüyle YİDK'in 2020/M-8752 sayılı kararının tüm mal ve hizmetler yönünden iptaline, karar tarihi itibariyle davaya konu marka tescil edilmediğinden hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm, davalı Kurum vekili ve diğer davalı şirket yetkilisi tarafından istinaf edilmiştir.

IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşmiş kararları uyarınca YİDK kararının iptali istemiyle açılan davaların, YİDK kararında tartışılan hususlarla sınırlı olarak görülmesi zorunlu olup YİDK kararının iptali istemine ilişkin davada iptali istenen Kurum kararında tartışılmayan hususların tartışılmasının mümkün olmadığı, somut uyuşmazlıkta iptali istenen YİDK kararının, davalı Şirketin başvurusunun 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 6/1 hükmü uyarınca reddine dair Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı başvurucu davalı Şirket tarafından yapılan itirazın incelenmesine ilişkin olduğu, zira davacı Şirket tarafından dava konusu başvuruya kötüniyet gerekçesi ile de itiraz edilmiş olmakla birlikte Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından bu itirazın yerinde görülmediği ve davacı yanca da bu yönden Markalar Dairesi Başkanlığı kararına itiraz edilmediği, bu durumda kötüniyete dayalı davacı itirazının yerinde olmadığı hususunun idari yönden kesinleştiği, davaya konu YİDK kararında bu husus tartışılmadığından, YİDK kararının iptali istemine ilişkin davada da başvurunun kötüniyetli olup olmadığı tartışılamayacağından İlk Derece Mahkemesince açıklanan hususlar gözetilerek YİDK kararının iptali istemi bakımından davacının kötüniyete dayalı iddiasının reddi gerekirken dava konusu başvurunun kötüniyetli yapıldığı gerekçesi ile de davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı, YİDK kararının iptali davası yönünden uyuşmazlığın dava konusu başvuru ile redde mesnet 2017/107912, 2017/...2 ve 2018/... sayılı markalar arasında karıştırılma tehlikesinin bulunup bulunmadığı noktasında olduğu, dava konusu başvurudaki "Hi11" ibaresinin görsel olarak "l" harfini de andırması nedeniyle "..." olarak algılanabileceği ve bunun Türkçede tepe anlamına geldiği, ayrıca “H” harflerinin tasarımları ve logolar ile marka işaretlerinde ön planda yer alan “H” harflerine yapılan vurgu dikkate alındığında sair unsurların ayırt edici nitelik sağlamadığı, vurgunun "H" harflerinde olduğu, bu sebeple taraf markalarında yer alan figüratif unsurların görsel olarak benzediği dikkate alındığında, taraf markaları arasında SMK'nın 6/1 hükmü anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel ve kavramsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde karıştırılma tehlikesinin olduğu ve bu hususta Mahkeme kararını isabetli bulunduğu, taraf markalarının kapsamında yer alan mal ve hizmetlerin karşılaştırılmasına gelince; dosyada mevcut bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere başvuru kapsamında yer alan "Ahşap, metal, cam ve plastik malzemelerin ve madenlerin işlenmesi, bunlara şekil verilmesi için makineler, takım tezgahları ve bu amaçla kullanılan endüstriyel robotlar, üç boyutlu yazıcılar." mallarının satışına özgü 35. sınıf mağazacılık hizmetleri yönünden emtia benzerliğine ilişkin koşul gerçekleşmediğinden İlk Derece Mahkemesince bu mallarının satışına özgü 35. sınıf mağazacılık hizmetleri yönünden davanın kısmen reddi yerine tam kabulünün hatalı olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasıyla yeniden hüküm tesis edilerek, davanın kısmen kabulü ile YİDK'in 28.10.2020 tarih, 2020-M-8752 sayılı kararının, başvuru kapsamında yer alan 35. sınıftaki "Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme ( başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için değerli olmayan maden cevherleri. Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamulleri: inşaat demirleri; inşaatlar için adi metalden hasır ve etriyeler; levha, kütük, çubuk, profil, tabaka, sac halinde adi metaller. Barınma, saklama, muhafaza etme, kaplama, sarma, çevreleme, depolama, yerleştirme amaçlı metalden malzemeler ve araçlar: metalden mamul yapılar, metalden inşaat iskeletleri ve dikmeleri, metal kutular, metal ambalajlar, alüminyum folyo, metalden çitler, korkuluklar, metalden tüpler, metal kaplar, madeni depolar, metal nakliye sandıkları, metal portatif merdivenler.Metalden mamul kapılar ve pencereler, kepenkler, jaluziler, bunların kasaları ve aksamları.Metalden hırdavatçı (nalburiye) eşyası: vidalar, çiviler, cıvatalar, somunlar, pimler, pullar, dağcılar için metal pitonlar, zincirler, metal mobilya bağlantıları ve tekerlekleri, sanayide kullanılan metal tekerlekler, kapı ve pencere kolları, metal menteşeler, ispanyoletler, metal kilitler, kilit anahtarları, metalden anahtar taşıma halkaları, metalden makaralar.Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler: tabelalar, panolar, plakalar, metalden ışıksız trafik yönlendirme işaretleri. Madeni para kasaları. Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul panolar, resimler, tablolar için çerçeveler, kimlik kartları, künyeler, isimlikler, etiketler. Ahşap veya sentetik malzemelerden mamul hırdavat (nalburiye) eşyası, mobilya bağlantıları, açma kapama tertibatları. Tahta, mantar, kamış, bambu, hasır, boynuz, kemik, fildişi, balina kemiği, istiridye kabuğu, kehribar, sedef, lületaşı, balmumu, plastik veya alçıdan mamul bu sınıfa dahil süs ve dekorasyon eşyaları: biblolar, duvara asılan süsler, heykeller ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul portatif merdivenler, hareketli merdivenler. Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; perde kopçaları, perde halkaları, perde kancaları, perde çubukları. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)" yönünden kısmen iptaline, fazlaya ilişkin iptal talebinin reddine, dava konusu marka tescilli olmadığından marka hükümsüzlüğü talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar, davacı ... davalı Kurum vekillerince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı Kurum YİDK kararının iptali ve davalı başvuru markasının tescili halinde hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı ... davalı Kurum vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 21.04.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.