"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1207 Esas, 2023/948 Karar
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2013/295 E., 2020/631 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların karşılarında gösterilen bankalara, kredi kullanmış olmaları nedeniyle borçlu olduklarını, kredi borçlarını ödeyemediklerini, ancak bu bankalara el konularak TMSF ye devredilmeleri ile birlikte; bankaların işbu alacaklarını TMSF ye devir ve temlik ettiklerini, 1. ... Otomotiv Tic. A.Ş.'nin; alacaklısı ... A.Ş., 2. ...nin; ... A.Ş., ... A.Ş., ... A.Ş., 3-... BH alacaklısı ... A.Ş 4-... İnşaat Malzemeleri A.Ş.'nin; alacaklısı ... A.Ş. 5-... Elektronik San. ve Tic. A.ş.'nin alacaklısı ... Firmaların bu borçlarından dolayı (imzalamış oldukları Genel Kredi Sözleşmeleri çerçevesinde) müşterek borçlu ve müteselsil kefilleri olarak, Muharip Sedat ..., Mücahit Vehbi ..., ... ..., ... ..., ..., ... ..., ... Elektro Mekanik Oto Parça San ve Tic AŞ nin de sorumlu olduklarını, TMSF nin (adı geçen Bankalardan Temlik almış olduğu) işbu alacaklarını; TMSF ile RCT arasında imzalanan 23.09.2005 tarihli Hasılat Paylaşımlı Alacak Satış Vaadi Sözleşmesi ile (teminatları ile birlikte) RCT ye Temlik ettiği, RCT nin ise; TMSF den temlik almış olduğu (...) alacaklarının teminatını oluşturan 73.000,-YTL lik İpoteğini, 12.07.2007 tarihinde (... AŞ ile aralarında) akdolunan alacak satış sözleşmesi ile (davalı) ......AŞ ne devir ve temlik ettiği, RCT nin ayrıca; TMSF den temlik almış olduğu tüm bu alacaklarını, teminatlarını, dava ve icra dosyaları ile birlikte 275.000,-TL bedelle ve vadeli olarak, 14.08.2008 tarihli alacağın temliki sözleşmesi ile davalı ... ya temlik ettiği, bu sebeple davacılar vekili;
a-) Muvazaa nedeniyle her iki sözleşmenin iptali ile, RCT ye olan borçlarının ödenmiş olduğu (ödemeler M... ... tarafından yapılmış olmakla; bu ödemelerle, gerek asaleten ve gerekse kefaleten davacı şirket ve şahısların borçlarının kapanması gerekliliği... nedenleriyle...) borçlu olmadıklarının tespiti, ... ile,
b-) Davalı RCT tarafından (hem ... AŞ ne, hemde) ... 'ya yapılan alacağın temliki sözleşmesi kapsamında; ... tarafından İstanbul 10. İcra Müd'nün 2007/1693 E. sayılı takip konusu taşınmazın satışından elde edilen tahsilatın ... dan istirdatını, TMSF ve fona devredilen bankalarca müvekkiller hakkında başlatılmış bulunan dava ve takipler nedeniyle müvekkil şirket ve şahısların taşınmazları üzerindeki ipoteklerin ve konulmuş tüm hacizlerin kaldırılarak, masraf ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... Mak. San. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde: davacıların, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan temlik sözleşmesinin muvazaalı olduğuna dair iddialarının gerçek dışı olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 12.07.2007 tarihinde söz konusu alacağa ilişkin temlik sözleşmesi imzalanıp, davalı şirket icra takibine konu alacağına, müvekkili şirkete temlik ettiği, söz konusu temlik işlemi, icra dosyasına bildirilip incelendiğinde harcının da müvekkilince yatırıldığını, icra dosyası incelendiğinde bu hususun açıkça görüleceği, bununla birlikte, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yapılan temlik sözleşmesine konu alacak, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete ödenmiş olup, müvekkilince buna ilişkin ödeme belgesinin mahkemeye sunulacağı, bu nedenle temlikin geçersiz olduğu iddiasının yerinde olmadığını, davacıların, müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki temlik sözleşmesinin muvazaalı olduğuna ilişkin iddialarını, ancak yazılı delil ile kanıtlamaları gerektiğini, davacıların, davalı şirkete olan borcun ödendiği iddialarını, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 71 inci maddesi uyarınca, noterden tasdikli ya da imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat etmesi gerektiğini, davacıların dava dilekçesinde, davaya konu icra takibine ilişkin borcun davalı şirkete ödendiğini iddia etmesine rağmen, Mahkemeye söz konusu ödemelere ilişkin hiçbir yazılı belge sunmadıklarını, davacıların davaya konu icra takibine ilişkin borcun ödenmiş olduğuna dair iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, yerleşik Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, müvekkili şirket ile davalılardan ... arasında temlik sözleşmesi akdedildiğini, ancak ...'nın iş bu sözleşme kapsamında müvekkili şirkete olan borçlarını ödememiş olup, müvekkili şirketin ...'dan alacaklı olduğu, müvekkilince Beyoğlu 31. Noterliğinin, 13.01.2014 tarih ve 1641 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile temlik sözleşmesi kapsamında, müvekkile ödemekle yükümlü alacaklarının tahsili amacı ile ihtarname keşide edilmiş olup, ihtara henüz cevap verilmediğini, öte yandan, bir an için ...'nın iş bu temlik bedelini ödememiş olması sebebi ile söz konusu temlik sözleşmesinin muvazaalı olduğu düşünülse dahi, müvekkil şirket ile davalı şirket arasındaki temlik sözleşmesi kapsamında yapılan ödemelerin mevcudiyeti karşısında, davacıların muvazaa iddialarının mesnetsiz kaldığı ve iş bu temlik sözleşmelerinin de geçersizliğinden bahsedilemeyeceğini, bu nedenle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerine bırakılmasına karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
2.Davalı RCT Varlık Yönetim A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; müvekkil şirketin TMSF'den 23.09.2005 tarihli hasılat paylaşımlı alacak satış vaadi sözleşmesi kapsamında, ... İnş. ve Savunma Sanayi Otom. Tic.A.Ş., ... Elektronik San. ve Tic. A.Ş., ... Otomotiv Tic. A.Ş., ... Dış Tic. A.Ş. ve ... - BH'ın gayrinakdi riskleri ve ihracat taahhütlerinden kaynaklanan müeyyideleri haricinde, sadece nakit risklerini TMSF ile müvekkili şirket arasında akdedilen alacak temlik sözleşmesi ile devir ve temlik aldığını, müvekkili şirketin, diğer davalı ... ile 14.08.2008 tarihli alacak satış sözleşmesi yaptığını, bu sözleşme ile diğer davalı ...'nın belirlenen vadelerde 275.000,00 TL ödemesi halinde kredi dosyalarının temlik edileceğinin düzenlendiğini, tahsilat yapıldığı öngörüsü ile 27.04.2009 tarihli alacak temlik sözleşmesinin yapıldığını, davaya konu kredi dosyalarının alacaklısının diğer davalı ... olup, bu nedenle husumet itirazlarının bulunduğu ve müvekkil aleyhine açılan menfi tespit davasının dayanağının olmadığını, temlik işlemi için borçlunun rızasına gerek olmadığını, davacıların, müvekkili şirkete borcun tasfiyesine veya temlikine ilişkin başvurusunun olmadığını, TMSF Denetim Daire Başkanlığı tarafından müvekkili şirket ile ... arasında akdedilen alacağın temliki sözleşmesine ilişkin hazırlanan 18.03.2010 tarih ve R - 2 sayılı raporda, alacağın temliki sözleşmesinin geçerli olduğu, fakat temlik bedelinin eksik tahsil edildiğinin bildirildiği, rapor doğrultusunda eksik ödenen 76.250,00 TL'nin faizi ile birlikte yasal yollara müracaat edilmiş olup, müvekkil şirket ile ... arasındaki İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/296 E. sayılı itirazın iptali davasının devam ettiğini, müvekkili şirket temlik tarihi itibariyle harçtan muaf olup, müvekkili şirket ile diğer davalı ... Mak. San. A.Ş. arasında her hangi bir ticari ilişkinin olmadığını, bu nedenle, müvekkil açısından davanın husumetten reddine, müvekkili şirket ile diğer davalı ... A.Ş. arasındaki ilişkinin açıklanarak, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile RCT tarafından ... aleyhine açılan itirazın iptali davasının reddine karar verilmekle, anılı karar alacağın temliki sözleşmesinin geçerliliğinin de kesinleşmesi anlamına geldiğinden muvazaa olarak değerlendirilemeyeceği, yine RCT tarafından ... şirketine yapılan ... alacağına ilişkin 73.000 TL'lik temlikin aynı zamanda ...'ya temlik edildiği ve böylece aynı alacağın iki farklı kişiye temlik edildiği beyan edilmekle, ... şirketi tarafından mahkememize gönderilen yazıda ... şirketinin M... ... tarafından verilen para ile ödemeyi yaparak alacağı RCT'den temlik aldığı ve M... ...'ın isteği üzerine bedelsiz olarak ...'ya devrettiği cevabı verilmiş olmakla, neticede alacağı temlik hakkı bulunan son kişinin ... olduğu ve dosya kapsamında temlike konu borcun iki kez tahsil edildiği iddiasının da yer almadığı anlaşıldığından, mükerrer temlik yapıldığı kabul edilse dahi bu işleme ilişkin talebin yerinde olmadığı, davacıların dava dışı bankalara mevcut borçları nedeniyle temlik alan tarafından tahsil edilen bedellerin istirdadı talebinin dayanağının bulunmadığı ve son olarak davacı taraflarca muvazaa iddiasına dayanak olarak gösterilen ... AŞ ve ... ... vekilinin aynı zamanda ...'nın vekili olması, temlik harcının ödenmemiş olması vb. gibi diğer sebepler de muvazaanın varlığının kabulü noktasında mahkemece yeterli bulunmadığından açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlulardan ... ...'ın RCT ile yapılan şifahi anlaşmalar neticesinde borcun 219.500,00 TL olarak ödenmesi ve sona erdirilmesi ile temlikin kendilerine yapılması konusunda anlaşıldığını ve RCT'ye en son 05.10.2008 tarihi itibariyle 219.500,00 TL'lik ve 33.554,00 TL'lik ödemenin yapıldığını, borcun kendilerine temliki konusunda beklenti içerisindeyken borcun üçüncü bir şahsa kötü niyetli olarak temlik edildiğini, beyan etmiş ve 14.08.2008 tarihli üçüncü şahsa yapılan temlikin iptali ile kendileri tarafından ödenen 219.500,-TL + 33.554,00 TL'nin 275.000,00 TL'lik bedelden düşülmesi ile kalan 21.946,00 TL'nin ödenmesi ve temlikin kendilerine yapılmasını TMSF'den talep ettiği görülmüş ise de dava konusunun temlike yönelik istirdat talebi olduğu, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, bilirkişi raporunun yeterli olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muvazaa iddiasına dayalı temlik işleminin iptali ve ödenmiş bedeller nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve fazla ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 201, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2004 sayılı Kanun'un 71 ve 72 nci maddesi.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 07.10.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.