"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI :2022/1732 Esas, 2023/1694 Karar
HÜKÜM :Esastan ret
İLK DERECEMAHKEMESİ:Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI :2021/410 E., 2022/391 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya 2015 yılından başlayarak farklı tarihlerde sanayi ürünü satışları yaptığını, bu satıştan kaynaklanan toplam 618.625,34 TL bakiye alacağı bulunduğunu, yapılan ihtarlara rağmen borcun ödenmemesi üzerin icra takibine girişildiğini, davalı tarafından haksız yere takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, likit alacağa haksız ve kötü niyetli itiraz eden borçlu aleyhine dava konusu miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere lehlerine icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; mahkemenin yetkisiz olduğunu, davacının sattığını iddia ettiği malların ayıplı ve kusurlu olduğunu, bu durumda ifanın gereği gibi yapılmadığı için davalı olan müvekkillerinin söz konusu borcu ödememe imkanı bulunmadığını, bu nedenle davacının söz konusu alacağının sanki taraflarının temerrüde düşmüş gibi talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, söz konusu ticari ilişkide kusurlu olanın satıcı olduğunu, ortada ayıplı bir malın olduğunu belirterek mahkemenin yetkisizliğine, davanın esastan reddine, davacı aleyhine %20'sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davacı/satıcının cari hesaba konu faturalardaki ürünleri teslim ettiğini ispat ettiği, davalının usulüne uygun ayıp ihbarını yapmadığı, satım sözleşmesinde ayıpla ilgili tanık dinlenmesinin mümkün olmadığı, davacının bu konuda açık muvafakatinin bulunmadığı, davalı tarafça süresinde ayıp ihbarında bulunulduğuna dair herhangi bir yazılı delil ibraz edilmediği, davalıya yemin hakkı hatırlatıldığı, davacı şirket temsilcisine yemin yaptırıldığı, ürünlerin ayıplı olduğu savunmasının ispata muhtaç kaldığı, davalının ayıp savunmasının dinlenme olanağı bulunmadığı, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sonucu hazırlanan bilirkişi raporunda tarafların ticari defter ve kayıtlarının birbirini teyit ettiğinin ve takip konusu miktar kadar davacının alacaklı bulunduğunun belirlendiği, davacının davasını ispat ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne, davalı borçlunun Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2021/842 E. sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, davalı borçlu itirazında haksız olduğundan takip konusu asıl alacağın %20'si olan 123.725,07 TL icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı malların gizli ayıplı olduğunu ve süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu ileri sürmüş ise de, ayıp ihbarını yaptığına dair yazılı delil sunamadığı, ayıp ihbarının sözlü yapıldığını belirttiği ve bu konuda davacıya yemin teklif ettiği, davacının yazılı ve sözlü olarak ayıp ihbar edilmediğine dair yemin ettiği görülmekle, davalının ayıba ilişkin istinaf istemlerinin yerinde olmadığı, icra inkar tazminatı yönünden yapılan istinaf incelemesinde, takip dayanağının fatura olduğu, faturaların davalı defterlerine kaydedildiği, alacağın borçlu yönünden belirlenebilir nitelikte olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, ticari alım satımdan kaynaklanan alacak için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 18.11.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.