"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Antalya Bölge Adiye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI :2023/948 Esas, 2023/1891 Karar
KARAR :İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ :Denizli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI :2022/377 E., 2022/953 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılardan ...'ın, ... adına Vakıfbank'tan çekilen krediye kefil olup, adına kayıtlı Denizli ilinde kain bağımsız bölümü, eşi olan davacının haberi olmadan banka lehine ipotek ettirdiğini, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 583 ve 584. maddeleri gereğince kefilliğin şekil şartlarından birisi olan eş rızasının bulunmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, kredi genel sözleşmesindeki davalı ...'nun kefilliğinin iptali ile İzmir 1 İcra Müdürlüğünün 2016/555 E. sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş, 02.04.2021 günlü ıslah dilekçesi ile; davayı tapu iptal ve tescil davasına dönüştürerek davalı ...'nun kefilliğinin iptalini, davalı bankaya geçen dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile davalı ... adına tapuya tescilini, olmadığı takdirde taşınmazın değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı banka vekili cevap dilekçesinde, dava dışı ...'nun bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak davalı ...'ın taşınmazını ipotek ettirdiğini, kredinin ödenmemesi üzerine borcun kat edildiğini, sonrasında ipoteğin paraya çevrilmesi için takibe geçtiklerini, ipoteğin tesisi sırasında davacının muvafakatinin alındığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ipoteğin kişisel değil, ayni bir teminat olduğu, bu itibarla TBK'nın 603. maddesi kapsamında eş rızasına gerek olmadığı, kefalet için eş rızası gerekli ise de bankaca sunulan belgelerden davalı ...'ın kefaletinin söz konusu olmadığının anlaşılması nedeni ile ıslah dilekçesinde talep edilen kefaletin iptali davasının yerinde olmadığı, taşınmaz üzerindeki ipoteğin geçerli olması dolayısıyla tapu iptal ve tescil davasının da yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı vekilinin 02.04.2021 tarihli ıslah dilekçesinde açık bir şekilde taşınmazın aile konutu olmaması nedeniyle aile konutuna dayanmadıklarını belirtmesine, taşınmaz ipoteğine ilişkin hükümlerin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 850. maddesi ve devamında ayrıca düzenlenmiş bulunmasına ve TBK'nın 603. maddesine göre kişisel güvence niteliği taşımayan ipotek tesisinde eş rızasının aranmamış olmasına ve davalı eş ...'nun kredi sözleşmesinde kefaletinin bulunmamasına göre İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, banka kredi sözleşmesinden kaynaklı kefaletin iptali ve tapu iptal ve tescil; mümkün olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 20.01.2025 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.