Logo

11. Hukuk Dairesi2024/2780 E. 2025/1174 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tescilsiz tasarımdan doğan hakka tecavüz ve haksız rekabet iddiasıyla açılan maddi, manevi ve itibar tazminatı davasında, davalı ürününün davacıya ait tescilsiz tasarıma tecavüzünün ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıya ait tasarımın tescilsiz tasarım olarak koruma kapsamında olmadığı ve davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil etmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin reddine ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması, Yargıtay tarafından da uygun görülerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/256 Esas, 2024/342 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

SAYISI : 2018/332 E., 2020/327 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 1992 yılından bu yana markalarını yaratarak hızla büyümeye devam ettiğini, davalılardan ...’nın 01.11.1998 tarihinde müvekkilinde çalışmaya başladığını, 31.08.2017 tarihinde kıdem tazminatını alarak işten ayrıldığını, bu süreçte müvekkilinin ticari sırlarına vakıf olduğunu, söz konusu ticari sırları kullanarak ve kullandırtarak hukuka aykırı menfaat elde ettiğini, davalı ...'nın, diğer davalı şirkette işe başlayarak müvekkilinin ticari sırlarını birlikte kullanarak haksız kazanç elde ettiklerini, davalı ...'nın, müvekkili şirketin müşteri portföyünü, müşteri verilerini, müşteri ilişkilerine dair bilgileri, müvekkili şirketin tasarımlarını işten ayrılmasının akabinde diğer davalı ile paylaştığını, müvekkilinin daha fazla zarara uğramamak ve hukuki menfaatlerini korumak adına, davalı ...’ya karşı maddi manevi tazminat istemli dava açıldığını ve suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkilinin tasarım haklarına tecavüzde bulunulduğunu, söz konusu durumun noter aracılığıyla tespitinin yapıldığını, davaya konu tescilsiz tasarım ile davalı şirket ürününün ayırt edilemeyecek kadar benzediğini, davalı şirketin söz konusu ürünü yalnızca kopyalamakla kalmadığını, müvekkili olan şirketin sırlarına vakıf olan ... aracılığıyla, bu ticari sırlardan haksız rekabet oluşturacak şekilde menfaat sağlamaya çalıştığını, müvekkili tasarımının 15.08.2017 tarihinde kamuya sunulduğunu ve davalıların söz konusu eylemlerinin müvekkilinin tasarımdan doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek tecavüz ve haksız rekabetin tespitini, durdurulmasını, önlenmesini, 80.000,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi ve 15.000,00 TL itibar tazminatının davalı şirketten tahsilini ve müvekkilinin tasarımdan doğan haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin neticesi olan manevi durumun kaldırılması amacıyla davalı ...'dan alınmak üzere 90.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; pek çok ünlü markanın aynı veya benzer nitelikteki ürünleri satışa sunduğunu, davalı şirketin ürünü olan pantolon ile davacı şirketin ürününün aynı özellikte olmadığını, pek çok ünlü markanın söz konusu klasik pantolon modelini aynı şekilde veya benzer şekillerde satışa sunduğunu, davacının kendi tasarımı olduğunu iddia ettiği ürünle ilgili olarak başka bir markanın görselini kullandığını, davacı şiketin Zara’nın veya ürünü kendisinden önce piyasaya sunan diğer kişilerin tasarım hakkına tecavüz ettiği ve haksız rekabete yol açtığını, davacının kötüniyetli olduğunu, davacı şirketin müvekkili ile işçilik alacağı nedeniyle yaşadığı anlaşmazlık sonucu bu davayı kötüniyetli olarak ve hiçbir mesnede dayanmaksızın, hak arama hürriyetine mani olma saikiyle ikame ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı Şirket davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının davaya dayanak yaptığı tasarımının tescilli olmadığı, davacının davaya mesnet tasarımlarının ilk olarak kendisinin kamuya arz ettiği, ilgili tasarımların “tescilsiz tasarım” olarak kendilerine koruma sağlayacağı yönündeki iddialarının da dosya arasında yer alan sair kişi ya da firmaların davacının ilk kullanım tarihi olarak bildirdiği 15.08.2017 tarihinden önce var olan kullanımları nedeni ile 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun (SMK) 55/son fıkrasında düzenlenen tescilsiz tasarım olarak da davacıya herhangi bir koruma sağlamayacağı, davacının herhangi bir tescilli ya da tescilsiz tasarım hakkı sahibi olmaması karşısında, davalının davacı yana ait tasarıma tecavüz ya da davacı ile haksız rekabet teşkil eder bir eylem içerisinde bulunduğundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tescilsiz tasarımdan doğan hakka tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile, maddi, manevi ve itibar tazminatı istemlerine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 24.02.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.