Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3105 E. 2025/1429 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından verilen kısmi marka ret kararının iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: "..." ibaresinin bazı ürünler bakımından cins-vasıf bildirir nitelikte olup ayırt edicilik kazanmadığı, kullanım yoluyla markasal nitelik kazandığını gösterir delil sunulmadığı, ancak diğer bazı ürünler bakımından tanımlayıcı olmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin kısmi kabul kararını onayan istinaf kararının da onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/59 Esas, 2024/245 Karar

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/97 E., 2020/306 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin 1961 yılından beri ''...'' tanınmış markası ile faaliyet gösterdiğini, 1986 yılından bu yana kullandığı "..." markasının tüketiciler nezdinde müvekkili şirkete özgülendiğini, Yargıtay kararlarında ''... ...'' markasının tanınmış marka olarak kabul edildiğini, "..." ibaresinin eylemli kullanım sonucu ayırt ediciliğe ulaştığını, müvekkilinin "..." ibaresini içeren 43 tescile ve tek başına "..." ibaresinden oluşan 2000/03884 sayılı markaya sahip olduğunu, bu markanın müktesep hak sağladığını, kurum tarafından verilen 2019/04667 sayılı "..." markasına ilişkin kısmi ret kararının haksız olduğunu ileri sürerek 2020-M-724 sayılı YİDK kararının iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, davaya konu marka başvurusunun reddedilen mallar bakımından tanımlayıcı olduğunu, ayırt edici niteliğinin bulunmadığını, tanınmışlığın nispi red gerekçesi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, "..." ibaresinin “Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, çikolatalar, bisküviler, pastalar, kekler, tartlar” bakımından cins – vasıf bildirir, markasal nitelik arz etmeyen bir tatlı cinsinin adı olduğu, dava konusu marka başvurusunun, davacıya ait önceki tarihli "..." ve türevlerini içerir markalardan ayrı ve bağımsız yeni bir marka başvurusu olduğu, önceki tarihli tescilli markalardan kaynaklı müktesep hak iddiasının 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 5/1-b ve 5/1-c hükümleri kapsamında mutlak tescil engellerini bertaraf etme kabiliyetinin bulunmadığı, davacı yanca işlem dosyasına sunulan delillerin "..." ibaresinin, markasal bir işaret olarak, kullanım sonucunda ayırt edicilik kazandığını ve davacı yan ile özdeşleştiğini gösterir ticari nitelikteki delillere yer verilmediği, bu nedenle kullanım yolu ile dava konusu markanın, tescil başvuru tarihi itibari ile “Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, çikolatalar, bisküviler, pastalar, kekler, tartlar” bakımından ayırt edici nitelik kazanmadığı, fakat davaya konu "tatlılar, ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül, şekerlemeler, krakerler, gofretler" emtiaları bakımından tanımlayıcılıktan söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 2020-M-724 sayılı YİDK kararının iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karar, taraf vekillerince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş, karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine, 03.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.