Logo

11. Hukuk Dairesi2024/3412 E. 2025/1788 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun marka tescil başvurusunun kısmi reddine ilişkin kararının iptali.

Gerekçe ve Sonuç: Markanın, tescil başvurusu kapsamındaki bazı mal ve hizmetler bakımından ayırt edici niteliğe sahip olduğunun tespit edilmesi ve ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmaması gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/102 E., 2024/403 K.

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/13 E., 2021/294 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 16, 35, 41, 44. sınıflarda tescil edilmek üzere 2020/12678 sayılı "..." ibareli marka tescil başvurusu yaptığını, Markalar Dairesi Başkanlığınca 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) ve (c) bentleri uyarınca başvurunun kısmen reddine karar verildiğini, 16 ve 41. sınıftaki mal ve hizmetlerin başvuru kapsamından çıkarıldığını, kısmi ret kararına müvekkilince yapılan itirazın ise Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) tarafından reddedildiğini, oysa müvekkili başvurusunun reddinin hukuka aykırı olduğunu, tescili istenilen "..." ibaresinin tescil edilmek istenilen mal ve hizmetler ile doğrudan ve spesifik bir ilişkisi bulunmadığını, türetilmiş bir kelime olduğunu, bu ibarenin bir eşya adı olmadığını, dava konusu ibare arama motorunda aratıldığında, müvekkilinin kurduğu şirketin resmi internet sitesinin çıktığını, dava konusu markanın bütün olarak algılanması gerektiğini, "pro" ibaresi ile türetilmiş markaların Kurum nezdinde tescilli olduğunu ileri sürerek, davaya konu YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru, başvuru kapsamından çıkarılan mal ve hizmetler yönünden ayırt edici olmadığı gibi tanımlayıcı nitelik taşıdığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvuru konusu ibarenin, 41. sınıftaki "eğitim ve öğretim hizmetleri" ile 16. sınıftaki "faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar." malları açısından tanımlayıcı olarak değerlendirilemeyeceği ve ayırt ediciliği bulunan bir kavram olduğu, ancak "basılı yayınlar, basılı evraklar; kitaplar, dergiler, gazeteler" malları açısından ise tüketiciye derhal ve doğrudan vereceği mesajın açık olması sebebiyle, tüketicinin ürünün içeriğine yönelik olarak algılayacağı bu ibareye markasal bir vasıf yüklemeyeceği, tanımlayıcı– tasvir edici anlamıyla algılayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının başvuru kapsamından çıkarılan 16. sınıf "faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar." ve 41. sınıf "Eğitim ve öğretim hizmetleri" yönünden kısmen iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, markanın asli fonksiyonu olan ayırt ediciliğinin bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 13.03.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.