"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/35 Esas, 2023/1817 Karar
HÜKÜM : Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/33 E., 2021/734 K.
İlk Derece Mahkemesi kararı, Yargıtayca duruşma istemli olarak davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Duruşma için belirlenen 11.02.2025 günü hazır bulunan davacılar vekili Avukat ... ve davalı ... vekili Avukat ... ile davalı ... İnş. Emlak Paz. ve Tic. A.Ş. vekili Avukat ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
KARAR
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin genel kurul hazirun cetvellerinde şirketin bir kısım hissesinin diğer davalıya aitmiş gibi hatalı kayıt düşüldüğünü, %40 hissenin gerçek sahibinin müvekkilleri olduğunu ileri sürerek şirketin %40 hissesinin davalı yana devrinin yokluğunun, hükümsüzlüğünün ve hisselerin müvekkillerine aidiyetinin tespitine, hisselerin %20'sinin müvekkili ... adına, diğer %20’sinin ise müvekkili ... adına pay defterine kaydıyla ortaklığının devamına, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde davaya konu %40 hissenin bedellerinin tespiti ile bu bedellerin %20’sinin müvekkili ... adına, diğer %20’sinin ise müvekkili ... adına devir bedeli olarak davalı yandan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; tüm hazirun cetvellerinde ortaklık ve sermaye yapısının şirket pay defterine ve kayıtlara uygunluğunun yönelim kurulu üyeleri, denetçi ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı komiserinin imzaları ile kayıt altına alınarak Ticaret Sicil Gazetesi'nde tescil ve ilan olunduğunu, %40 hissenin müvekkiline ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının dava konusu %40 hisse ile ilgili herhangi bir hisse senedi ilmühaberi ibraz edemediğini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile pay defterlerindeki kayıtların aksini ispat yükünün davacılara ait olduğu, davacıların elindeki ilmühaberlerde devirlerle ilgili tarih bulunmadığı, anılan devirlerin pay defterine işlenmediği, 22.02.2007 tarihli ihtara kadar bu durumun davalı şirkete bildirildiğine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı, buna göre 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 499/4 hükmü uyarınca davacıların ilmühaberlerde göründüğü oranda pay sahibi oldukları, pay defterine kayıt gerçekleştirilmediğinden şirkete karşı ileri sürülemeyeceği, davacıların, davalı şirketin ait sermaye artırımına gittiği 27.06.2006 tarihli genel kuruldan sonra dava tarihine kadar gerçekleşen 23.05.2008, 27.07.2011, 15.04.2013, 29.04.2014 tarihli genel kurullardan ilk üçüne asaleten, sonuncusuna vekaleten katıldıkları ve hazır bulunanlar listesini imzaladıkları, anılan toplantılardan son ikisinde de, davalının %40'lık 255.274 payına herhangi bir itirazda bulunmadıkları, yine davacıların, bu toplantılarda pay defteri ile uyumluluk gösteren kendi pay sayılarına ve oranlarına karşı da bir itiraz ileri sürmedikleri, davacı ...'nin 23.05.2008 ve 27.07.2011 tarihli hazirun cetvellerinin altındaki “Hazirun cetvelinde gösterilen ortaklık ve sermaye yapısı şirket pay defterine ve kayıtlarına uygundur” beyanının altına yönetim kurulu üyesi olarak imza attığı, bu aşamadan sonra davalının devraldığı paylara ilişkin hukuki işlemlerin hükümsüzlüğünün ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması teşkil edeceği gibi hayatın olağan akışına da aykırılık taşıdığı, şirketin pay defterindeki kayıtlar ve 8 yıl içinde yapılan 4 farklı genel kurul hazirun cetvelindeki pay oranına uygun olmayan ilmühaberlerin pay defterindeki kayıtların aksini ispat eder nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
IV. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... adına kayıtlı 255.274 adet hissenin tamamının ... Eğitim Hizmetleri A.Ş.'den ve Intersatin ...'den geldiği, bu payların 638.184 adet olan toplam şirket paylarının %40'ına isabet ettiği, davacıların şirket hisselerinin, yönetim kurulunun 05.07.2006 tarihli ve 2006/5 sayılı kararıyla hisseleri temsil etmek üzere çıkarılmış olan geçici imhuhabere bağlandığını, bu payları hisse senetlerine bağlı olarak devir ve temlik aldıklarını iddia ettikleri ve geçici ilmuhaber asıllarını mahkemeye ibraz ettikleri, davalı gerçek kişi vekilinin cevap dilekçesinde ve ekli delil listesinde herhangi bir şekilde hamiline yazılı hisse senetlerinin elinde bulunduğuna dair bir savunmaya ve belgeye yer vermediği, davanın TTK'nın 1521. maddesi uyarınca basit yargılama usulüne tabii olduğu, basit yargılama usulünde iddia ve savunmaların genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağının, dava ve cevap dilekçelerinin verilmesiyle başladığı, bu yasak başladıktan sonra ve bilirkişi incelemesi yapıldıktan sonra davalının böyle bir savunma yapmasının, savunmanın genişletilmesi mahiyetinde olduğu, davacının açık muvafakati ya da ıslah bulunmadıkça bu savunmanın dinlenemeyeceği, davalının sunduğu hamiline yazılı pay senetlerinin fotokopiden ibaret olduğu, ıslak imzalı asıllarının sunulmadığı, şirket genel kurulunca ya da yönetim kurulunca, şirket hisselerini temsil etmek üzere hamiline yazılı pay senedi çıkarılmasına dair bir karar olmadığı, davalı gerçek kişi vekilinin, davaya konu payların hamiline yazılı hisse senedine bağlandığına ve bu hisse senetlerinin elinde olduğuna dair savunmasına itibar edilemeyeceği, geçici ilmuhaberlerle davacılara Intersatin ... tarafından ciro ve temlik edilen 34.450'şer adet olmak üzere toplam 68.900 adet hissenin, şirket pay defterinde 30.11.2011 tarihinde davalı ... adına kaydedildiği, yine davacılara ... A.Ş. tarafından ciro ve temlik edilen toplam 94.927 adet hissenin, davacılar adına pay defterine kaydedilen toplam 24.730 adet hisse dışındaki 70.197 adet hissenin, pay defterinde 04.05.2011 tarihinde davalı ... adına kaydedildiği, davalı ... adına kayıtlı bulunan ve şirketin toplam paylarının %40'ına isabet eden toplam 137.800 adet hissenin tamamının, dava dışı hissedarlar Intersatin ... ve ... A.Ş. tarafından davacılara ciro temlik edilen hisseler olduğu, devrin pay defterine işlenmesinin ya da işlenmemesinin, devrin geçerliliğini etkilemediği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinin özel hukuk normlarının yorumlanmasında ve uygulanmasında dikkate alınması gerektiği, olaya ilişkin tüm özel düzenlemeleri bertaraf edecek şekilde doğrudan uygulanabilecek bir kural olmadığı, genel kurul hazirun cetvelinde yer alan "Hazirun cetvelinde gösterilen ortaklık ve sermaye yapısı şirket pay defterine ve kayıtlarına uygundur." ibaresinin de davacıların ciro ve temlik yoluyla edindikleri payları davalıya devrettikleri şeklinde yorumlanamayacağı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Dava ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davalı şirket paylarının %40'ına isabet etmekte olup davalı ... ... adına kayıtlı payların 1/2'şer oranda davacılara ait olduğunun tespiti ile payların şirket pay defterine kaydedilmesi istemine ilişkindir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı ...'dan alınarak davacılara verilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,13.02.2024 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.