"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2024/40 Esas, 2024/192 Karar
HÜKÜM : Direnme-Davanın reddi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen menfi tespit davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir
İlk Derece Mahkemesinin direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer
usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip
gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin keşidecisi olduğu 250.000,00 TL bedelli senede dayanarak aleyhine icra takibine girişildiğini, senedin nakden düzenlendiğini taraflar arasında nakdi ilişki bulunmadığını, davalının müvekkiline ödünç vermediğini, çelik çatı demiri ve çatı paneli satışı sözleşmesinden başka bir ilişki bulunmadığını, senede konu alacağın ödendiğini, mükerrer tahsile çalışıldığını belirterek müvekkilinin senede dayalı girişilen icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddialarını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiğini ve davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre; davacının ödeme iddiasına dayanması, davaya konu icra takibinin kambiyo senedi vasfındaki bonoya dayalı olması nedeniyle ödeme iddiasının yazılı delil ve belgelerle ispatının gerektiği, tanıkla ispatının mümkün olmaması nedeniyle tanık beyanlarınn ödeme iddiası yönünden dikkate alınamadığı, davacıya yemin hakkı hatırlatılarak vekiline kesin süre verildiği ve sonuçlarının da açıkça ihtar edildiği, davanın kesin yemin delili ile de ispatlanamadığı gerekçesiyle eski hükümde direnilmesine, bu çerçevede davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, takip konusu borç bedelinin ödenip ödenmediği, ispat için davalının ticari defterlerini ibraz zorunluluğu olup olmadığı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 219, 220 ve 222 nci maddelerinin uygulanmasının mümkün olup olmadığına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 219, 220 ve 222 nci maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72 nci maddesi.
3. Değerlendirme
6100 sayılı Kanun’un 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası gereğince Dairemizce yeniden yapılan incelemede; yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen direnme kararında bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
V. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci ve 373 üncü maddesinin beşinci fıkraları uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372 nci maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11.09.2024 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.