"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin "..." ve "..." markaları ile akaryakıt sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı ...’in maliki olduğu Ankara ...’deki taşınmazı 10.11.2006 tarihli ve 12 yıl süreli kira sözleşmesiyle 300.000,00 USD bedelle kiraladığını ve bu sözleşmenin 08.11.2006 tarihinde tapuya şerh edildiğini, müvekkilinin 03.11.2006 tarihli bayilik sözleşmesiyle taşınmaz ve üzerindeki akaryakıt istasyonu işletmeciliğini davalı şirkete devrettiğini, Rekabet Kurumu'nun 12.03.2009 tarihli duyurusu kapsamında kira sözleşmesinin grup muafiyet süresini aştığı için ifasının hukuken ve fiilen imkansız hale geldiğini, bu nedenle 07.07.2011 tarihli noter ihtarnamesiyle sözleşmelerin feshedildiğini ve müvekkili lehine tapuya şerh edilen kiracılık hakkının 5 yıl sonra sona erdiğini ileri sürerek davalı malik ...’e peşin ödenen 432.720,00 TL kira bedelinin güncel değeri olan 375.493,33 TL’nin ve 122.049,00 TL stopaj vergisinin güncel değeri olan 106.009,17 TL’nin, 03.11.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte tahsilini, ayrıca davalı şirkete ödenen 5.962.882,00 TL yatırım destek bedelinin güncel değeri olan 5.174.298,46 TL’nin ve 831.202,42 TL’lik duran varlık yatırımının güncel değeri olan 727.323,55 TL’nin ilgili tarihlerden itibaren işleyecek faizleriyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davanın görev yönünden Sulh Hukuk Mahkemesi yetkisinde olduğunu ve davanın her iki müvekkil yönünden de zamanaşımına uğradığını, esasa ilişkin olarak ise, müvekkil şirkete yapılan ödemenin amacına uygun kullanıldığını, müvekkil lehine bir zenginleşme meydana gelmediğini, davacının taleplerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, ayrıca ticari ilişki sürecinde davacıya ait ürünlerin satışından elde edilen gelirlerin yanı sıra otomasyon bedeli, promosyon bedeli ve kredi kartı komisyonları gibi kalemlerin de davacı tarafından tahsil edildiği hâlde dikkate alınmamasının taleplerin doğruluğunu zayıflattığını savunarak 375.493,33 TL kira alacağı ve 106.009,17 TL stopaj iadesine yönelik taleplerin görev yönünden reddine ve davanın her iki müvekkil açısından zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasında kira ve bayilik sözleşmelerine dayalı olarak akaryakıt istasyonunun işletildiği ve sözleşmelerin feshedildiği hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı, ihtilafın yatırım destek bedeli ve sabit yatırım bedelinin sözleşmenin uygulanmayan dönemine isabet eden kısmının iadesinin talep edilip edilemeyeceğine ilişkin olduğu, yatırım destek bedelinin hava parası niteliğinde olmadığı ve sözleşme süresince bayiye destek amacıyla ödendiği, promosyon amacıyla harcandığı yönündeki davalı savunmasının kanıtlanamadığı, bu nedenle bedelin sözleşmenin uygulanmayan kısmına isabet eden miktarının iadesinin mümkün olduğu, sabit yatırım bedellerinin ise istasyonun değerini artırarak davalı açısından sebepsiz zenginleşme doğurabileceği gerekçesiyle 5.174.298,46 TL yatırım destek bedeli ve 100.740,00 TL sabit yatırım bedelinin 31.10.2011 temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalı ...’den tahsiline ve fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı ... yönünden ise dava dosyasının tefrikine ve görevsizliğine karar verilmiş, karara karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesince, sabit yatırımlara ilişkin ispat yükünün davacıya ait olduğu, dosyada yalnızca mahallinde yapılan keşif sonucu tespit edilen 100.740,00 TL tutarındaki sabit yatırımın ispatlandığı, bunun dışında davacının başka sabit yatırımların davalı elinde kaldığını kanıtlayamadığı, bu nedenle İlk Derece Mahkemesinin bu alacağa hükmetmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak dava dilekçesinde faizin 03.11.2011 tarihinden itibaren talep edilmesine rağmen hükümde faizin 30.10.2011 tarihinden başlatılmasının hukuka uygun olmadığı ve davacı tarafça davalıya 10.11.2006 tarihinde ödenen 5.962.881,60 TL'nin kullanılmayan süreye ilişkin bedeli dosyaya alınan 28.01.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre fesih tarihi ile 12 yıllık sürenin bitişi tarihi arasında kalan 2564 gün için 3.488.210,91 TL olarak hesaplandığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davanın kısmen kabulü ile 3.488.210,91 TL yatırım destek bedeli ve 100.740,00 TL sabit yatırım bedelinin 03.11.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, bayilik sözleşmesinin sona ermesi nedeniyle işletme yatırım destek bedeli ve duran varlık inşaat yatırım bedelinin sözleşmenin fesih sonrası kalan süresine tekabül eden bölümünün tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi aynı Kanun'un 369/1 hükmü ve 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz edenlere yükletilmesine, 21.04.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.