Logo

11. Hukuk Dairesi2024/5723 E. 2025/1296 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından piyasaya sürülen bir ürün konseptinin, davalı tarafından izinsiz kullanılması nedeniyle eser sahipliğinden kaynaklanan haklara tecavüz ve haksız rekabet oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu ürünün FSEK kapsamında eser olarak korunamayacağı, ürün ambalajı ve tasarımının kamuya mal olmuş harcıalem bir tasarım olduğu, benzer ürünlerin piyasada uzun süredir mevcut olduğu ve davalının ticari dürüstlük ilkesine uygun davrandığı gözetilerek davacının haksız rekabet iddiasının reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/700 E., 2024/484 K.

HÜKÜM : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/462 E., 2021/241 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin "AYAN GIDA" markası altında vakumlu hazır paket ürünü ile tüketiciye hizmet verdiğini, "MUHTEŞEM İKİLİ AÇ BİTİR PAKET" adlı ürün için müvekkili tarafından yapılmış başvuru üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğü tarafından 2020/3322

kayıt tescil numaralı belgenin verildiğini, dolayısıyla eser sahipliğinden doğan her türlü hakkın sahibi konumunda olduğunu, keza davaya konu ürün fikrinin müvekkiline ait olup, ilk kez piyasaya müvekkili tarafından sürüldüğünü, davalı tarafından müvekkile ait ürün konseptinin aynısının müvekkilinin izni ve hiçbir şekilde rızası

bulunmadan piyasaya sürüldüğünün tespit edildiğini, davalıya noter aracılığıyla ihtarname keşide edildiğini, buna rağmen kullanımın sürdüğünü,

Bakırköy 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2020/507 D.İş sayılı

dosyası ile bu durumun sürdüğünün davalının söz konusu kullanımlarına hala devam ettiğinin sosyal medya hesaplarından tespit edildiğini, davalının müvekkiline ait ürün ambalajındaki logoya benzer logo kullandığını, ambalajının dahi müvekkilinin ambalajına benzer olduğunu ileri sürerek müvekkilinin "Muhteşem İkili Aç Bitir" isimli ürününden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespitine, men'ine ve ref'ine, hüküm özetinin ilanına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın tek taraflı beyanla elde etmiş olduğu hakkın kurucu niteliği olmadığını, dava konusu "aç bitir" paketi bir eser olmadığı gibi bir buluş veya tasarım da olmadığını, zira söz konusu ürünün uzun yıllardır birçok firma tarafından üretilmekte ve satışa konu edilmekte olduğunu, söz konusu ürünün davacı tarafın hususiyetini taşımadığını, yeni bir ürün olmadığını, müvekkilinin 2019/482020 başvuru numarasıyla 29. ve 35. sınıflarda tescil ettirdiği "dry hünkar

gurme" ibareli markası ile hizmet verdiğini, sadece tescilli markası ile satış yaptığını, iki markanın kesinlikle birbirine benzemediğini, davacının markasının "AYAN" olup, müvekkilinin markasının ise "HÜNKAR GURME" olduğunu, bu iki markanın birbirine

benzediği iddiasının tamamen haksız ve temelsiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıya ait ürünün eser niteliğinde olmadığı, davalının ambalaj ve ticari takdim şeklinin davacınınkinden farklı olduğu, yer alan amblem ve desenlerin ayırdedicilik içerdiği, münhasıran iki ürünün bir arada satılması konusunda davacının Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan almış olduğu tescilin kendisine tekel hakkı tanımadığı, davalının iki ürünü bir arada satmasının bu bakımdan ticari dürüstlük kuralına aykırı kabul edilemeyeceği ve davalının ürününde farklı bir marka ve logo kullanmak suretiyle ayırdedicilik kattığı, haksız rekabet olarak tanımlanabilecek bir haksız fiilin bulunmadığı, haksız rekabet koşullarının mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafça istinaf edilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu ürünün sahibinin hususiyetini taşımadığı, kanunda sayılan eser türlerinden birine dahil olmadığı, yani FSEK kapsamında eser olarak korunamayacağı, taraflara ait ürün görselleri incelendiğinde üzerlerindeki logoların ve markaların birbirlerinden çok farklı oldukları, ambalajın şeklinin de kamuya mal olmuş harcıalem bir tasarım olduğu, iki ürünün aynı pakette satışa sunulması fikrinin de uzun süredir pek çok firma tarafından kullanıldığı, kaşar peyniri ve kuru et ürünlerinin aynı ambalajda bir arada satışını ilk önce davacı yapmış olsa bile, sonradan aynı sektörde faaliyet gösteren kişiler ticari hayatta dürüstlük ilkesine uygun bir şekilde ve iltibastan kaçınmak suretiyle piyasaya mal veya hizmet ürettikleri takdirde, piyasada ilk kez üretim yapan, ürünün tanınmasını sağlayan davacının üstün hakkı bulunduğundan bahisle, sonradan faaliyete başlayan kişilerin eylemlerinin haksız rekabet olarak nitelendirilemeyeceği, davacının marka hakkına tecavüz istemli bir dava açmadığı gerekçesiyle istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Dava, eser sahipliğinden kaynaklanan haklara tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi davasıdır.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b(1) hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 26.02.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.