Logo

11. Hukuk Dairesi2024/6023 E. 2025/1268 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalının, davacının tescilli plastik şişe tasarımına tecavüz edip etmediği ve tecavüzün tespiti, durdurulması, maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının fiilen ürettiği ve sattığı şişe tasarımının, davacının tescilli tasarımıyla küçük ayrıntılar dışında genel görünüm itibariyle aynı olduğunun tespit edilmesi ve davalının önceye dayalı kullanım iddiasının ispatlanamaması gözetilerek, davalının tasarım hakkına tecavüzünün tespitine ve maddi tazminatın hesaplanmasında ek bilirkişi raporuna uyulması suretiyle davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin ise kabulüne karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

SAYISI :2024/1008 Esas, 2024/1339 Karar

HÜKÜM :Asıl davanın kısmen kabulü, karşı davanın reddi, birleşen davanın kabulü

SAYISI :2017/141 E., 2019/52 K.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar; davalı/karşı davacı vekilince temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

KARAR

I. DAVA

1.Davacı vekili asıl davadaki dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2015/07299 nolu plastik şişe tasarımının sahibi olduğunu, davalının müvekkili şirketin tescilli plastik şişe tasarımını benzer şekilde üreterek piyasaya sürdüğünü tespit ettiklerini, genel olarak birebir benzetildiği, tasarımının taklit edildiğinin açık olduğunu, müvekkilinin ciddi tutarda maddi kayba uğradığı gibi ticari itibarının da zedelendiğini, davalının bu kullanımlarının aynı zamanda haksız rekabet yarattığını, davalı şirketin müvekkilinin şişe tasarımının kullanımından haberdar olmamasının mümkün olmadığını belirterek tasarıma tecavüzün tespitine, durdurulmasına ve ortadan kaldırılmasına, mümkün olduğu takdirde tecavüze konu mamul-yarı mamul ürünlerle kalıplar üzerinde müvekkiline mülkiyet hakkı tanınmasına, mümkün olmadığı takdirde bunların imhasına, davalının tespit edilecek haksız rekabet durumlarının önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, şimdilik 40.000,00 TL maddi tazminatın tespit tarihinden işleyecek ticari faiziyle, 10.000,00 TL manevi tazminatın tespit tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, masrafı davalıdan karşılanmak üzere mahkeme kararının Türkiye çapında yayın yapan tirajı yüksek bir gazetede kamuya ilan yoluyla duyurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; davalının TÜRKPATENT nezdinde tescilli 05.06.2012 tarihli TR 2012/03888 numaralı tasarımının yeni olmadığı gerekçesi ile hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

3.Davacı/karşı davalı vekili karşı dava dilekçesinde; tarafların aynı sektörde faaliyet gösterdiğini, davacının tespit talebi üzerine bu durumu araştıran müvekkilinin esasen davacı tarafın hak ihlalleri yaptığını, 2012 yılında tescilini aldığı tasarım plastik şişeyi davacının uzun süredir üretip haksız rekabet yaptığını öğrendiğini belirterek müvekkiline ait 2012/03888 no ile tescili yapılan tasarımına tecavüzün tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, haksız rekabetin önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, şimdilik belirsiz alacak olarak talep ettikleri 40.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden reeskont faiziyle, 10.000,00 TL manevi tazminatın da dava tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline, masrafı davacı/karşı davalıdan karşılanmak üzere mahkeme kararının Türkiye çapında yayın yapan tirajı yüksek bir gazetede kamuya ilan yoluyla duyurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı vekili asıl davaya cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.

3.Karşı davada davalı vekili cevap dilekçesinde; karşı davanın reddini talep etmiştir.

III. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Bölge Adliye Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde asıl davada davalı vekilinin dava konusu tasarımı 1999 yılından itibaren kullandığına dair önceye dayalı kullanım iddiaları bakımından alınan ek rapora göre"...asıl dava davalısı Plastik firmasına ait 7153/2 ve 2012/03888 (aynı tasarımı içeren ve korumaları geçerli olmayan) sayılı tasarımların görünüm özelliği 2015/07299 nolu tasarımdan farklı olduğu için anılan tasarımların varlığının 2015/07299 sayılı tasarımın önceki kullanımı sayılamayacağı, dosya içerisinde davacıya ait 2015/07299 sayılı tasarımın davalı Plastik firması tarafından tescil başvuru tarihi olan 03.11.2015'den önce kullanıldığına dair bir delil görülmediği..." yönünde görüş bildirildiği, gelinen aşamada dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgelere göre; davacı adına tescilli tasarımın daha önceki tarihte davalı tarafça kullanıldığına dair delil bulunmadığı, davalı adına tescilli 2012/03888 sayılı tasarımın yenilik içermediği ve hükümsüzlüğüne dair karar verilip bu kararın temyiz incelemesi sonucunda kesinleştiği, davalının 1999'dan beri kullandığını ileri sürdüğü 99/7153 sayılı, yenilemesi yapılmadığından tescildışı bulunan tasarımının koruma altında bulunmadığı gibi, davalı adına tescilli olup hükümsüzlüğüne karar verilen 2012/03888 sayılı tasarımının da hükümsüz kılınması karşısında, davacının bu tasarıma yönelik tecavüzde bulunduğu iddiasının kabulünün mümkün olmayacağı, nitekim bu yöndeki karşı davanın da reddine karar verilip bu kararın da temyizen kesinleştiği, bozma ilamına konu asıl dava bakımından; davacının tescilli 2015/07299 tasarımının bahse konu bu 2012/03888 sayılı ve 99/7153/2 sayılı tasarımlardan farklı olduğu, ancak, dosya kapsamındaki gerek tespit raporlarında ve gerekse işbu yargılama sürecinde alınan bilirkişi raporlarındaki tespitlere göre, davalının "fiilen" üretip sattığı şişe tasarımının ise bahse konu 2012/03888 ve 99/7153/2 sayılı tasarımlardan bağımsız olarak, davacının 2015/07299 tescil sayılı tasarımı ile küçük ayrıntıdaki farklara rağmen genel görünüm itibariyle aynı olduğunun anlaşıldığı, buna göre asıl dava bakımından davalının, davacının tescilli tasarımına tecavüz teşkil edecek şekilde şişeleri üretip satışını yapmak suretiyle tasarım hakkına tecavüz ettiği, asıl dava bakımından davacının davalının fiilli bu kullanımından dolayı asıl davayı açmakta haklı olduğu, bununla birlikte talep edilen maddi tazminat bakımından, ilk derece mahkemesince verilmiş olan kararda, mali müşavirden alınan kök rapora göre maddi tazminat tutarı belirlenmiş ise de, itiraz üzerine alınmış olan 19.02.2019 tarihli ek raporda hesaplamadaki maddi hatanın giderildiği ve davacının talep edebileceği maddi zararının 20.355,12 TL olduğu görülmekle, ek rapor doğrultusunda maddi tazminatın kısmen kabulü ile hüküm tesis edilmesi gerekmiş, manevi tazminat bakımından daha önce hüküm altına alınan 10.000 TL'nin dosya kapsamına uygun düştüğü gerekçesi ile asıl davanın kısmen kabulüne, karşı dava ve birleşen davalar bakımından verilen karar kesinleştiğinden yeniden hüküm tesis edilmediğine, istinaf mahkemesi sıfatıyla taraflar yararına ayrıca vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş, karar davalı/karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Dava ve Hukuki Nitelendirme

Asıl dava ve karşı davalar, karşılıklı olarak tasarım hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve maddi/manevi tazminat istemlerine ilişkin olup, birleşen dava ise tasarımın hükümsüzlüğü davasıdır.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosyadaki yazılara, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 373/3 hükmü uyarınca uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı/karşı davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

V. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı/karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA, aynı Kanun'un 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 25.02.2025 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.