"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/170 Esas, 2024/43 Karar
HÜKÜM : Kısmen kabul-Açılmamış sayılma
Mahkeme kararı, asli müdahil ve taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
KARAR
I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... şirketince inşaat all risk sigorta poliçesi ile teminat altına alınan Manisa-Akhisar-Balıkesir yol yapım işinde 20.02.2009 tarihinde meydana gelen sel baskını sonucunda demir, beton ve kalıpların zarar gördüğünü, sular altında kaldığını, davalı tarafça hasarın projelendirme hatasından kaynaklandığı gerekçesi ile ödeme yapılmayacağının bildirildiğini, hasarın sel baskını nedeniyle meydana geldiğini, proje hatasından kaynaklanmadığını, teminat kapsamında olduğunu ileri sürerek şimdilik 10.000,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
2.Asli müdahil vekili 30.09.2011 tarihli dilekçesiyle;hasara uğrayan iskele ve malzemelerin müvekkiline ait olup, davacı şirketin taşeron firmasına kiralandığını, meydana gelen olay nedeniyle müvekkilinin işbu iskele ve malzeme bedelleri ile mahrum kaldığı kira gelirlerinden kaynaklanan zararı bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 47.642,00 TL’nin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde;yol projesinin maksimum su seviyesi göz önüne alınmadan yapılması ve projelendirme hatası nedeniyle hasarın meydana geldiğini, projelendirme hatasının da teminat kapsamında olmadığını, şantiye ekipmanları hasarlarının teminat kapsamında bulunmadığını, inşaat hasarının poliçe muafiyeti altında kaldığını, hasarın %20 sinin sigortalı üzerinde bırakıldığını, ayrıca her bir hasarda 20.000,00 USD muafiyet şartının bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III.MAHKEME KARARI
Mahkemece bozma ilamına uyularak dava konusu su baskınının şiddetli yağışlar neticesinde ortaya çıktığı, yapılan işin sigorta ettirilmesinin taşkına neden olan bu tür şiddetli yağışlara karşı yaptırıldığı, menfez inşaatının sigorta kapsamında yaptırılmasının su altında kalma riskine karşı güvence olduğu, bu nedenle şantiye alanında meydana gelen hasarın sigorta kapsamı içinde yer aldığı, davacının talep edebileceği miktarın 156.565,30 TL olduğunun tespit edildiği, hasar incelemesine ilişkin ekspertiz raporunun 28.08.2009 tarihinde hazırlandığı, ancak davalı şirket tarafından ödeme talebi reddedildiğinden temerrüt tarihinin 28.08.2009 olduğu, asli müdahil vekilinin duruşmayı takip etmemesi nedeniyle 01.11.2023 tarihi itibariyle asli müdahil tarafından açılan dava yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, üç aylık mühlette dosyanın yenilenmediği gerekçesiyle asli müdahil tarafından açılan davanın açılmamış sayılmasına, davacının davasının kısmen kabulü ile 156.565,30 TL'nin 28.08.2009 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalı ... şirketinden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm asli müdahil vekili ve taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ İNCELEMESİ
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, inşaat all risk sigorta poliçesine dayalı hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
3. Değerlendirme
1.İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, duruşmayı takip etmediği gerekçesi ile asli müdahil yönünden 01.11.2023 tarihli celse ara kararı ile dosyanın işlemden kaldırılmasına, üç aylık mühlette yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Yapılan incelemede; Balıkesir 1.Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) tarafından 19.01.2023 tarihli tensiple verilen duruşma gününün asli müdahil vekiline tebliğ edilmediği, asli müdahile tebligat yapılmadan yargılamaya devam edildiği, asli müdahil vekiline duruşma günü tebliğ edilmeksizin, davanın takip edilmediği gerekçesi ile dosyanın işlemden kaldırılması ve sonuç olarak 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'nun (HMK) 150. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin duruşmadan haberi olmayan asli müdahilin HMK'nın 23. maddesinde yer alan hukuki dinlenilme hakkının ihlali niteliğindedir. O nedenle mahkemece duruşma gün ve saati usulüne uygun asli müdahile tebliğ edilip hukuki dinlenilme hakkı verildikten sonra iddia, savunma ve toplanan delillere göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
2.Bozma sebep ve şekline göre asli müdahilin ve tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.
V.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bent uyarınca Mahkeme kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca asli müdahilin ve tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istekleri halinde ilgililere iadesine, 18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.