Logo

12. Hukuk Dairesi2024/4857 E. 2024/9947 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, hesap kat ihtarnamesinin tebliğinin usulüne uygun yapılmaması nedeniyle icra emrinin iptali talebiyle yapılan şikayetin reddine ilişkin kararın temyiz incelemesidir.

Gerekçe ve Sonuç: İİK’nın 150/1. maddesinde belirtilen tebligatın ilamlı takipte takip şartı olarak kabul edilmesi ve bu hususa ilişkin şikayetin İİK’nın 16/2. maddesi kapsamında süresiz olarak incelenmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; sair şikâyet nedenlerinin yanı sıra hesap kat ihtarnamesi tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek icra emrinin iptalini talep ettiği, Burdur İcra Hukuk Mahkemesinin 20.12.2022 tarih ve 2022/153 E.-2022/235 K. sayılı kararı ile şikâyetin reddine karar verildiği, davacı tarafından İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 21.03.2024 tarih ve 2023/1138 E.-2024/726 K. sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, İİK’nın 148 ve İİK’nın 150/ı maddesine aykırı takip başlatıldığına yönelik şikâyetin ve borca itirazın süreden reddine, anılan kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; verilen kararın kesin nitelikte olduğu gerekçesiyle temyiz talebinin reddine karar verildiği, bu kez anılan temyiz değerlendirme kararının davacı tarafından temyiz konusu yapıldığı anlaşılmaktadır.

Öncelikle, Bölge Adliye Mahkemesinin; kararın kesin olarak verildiğinden bahisle, borçlu vekilinin temyiz talebinin reddine ilişkin 24.05.2024 tarihli ek kararının kaldırılarak, işin esasının incelenmesine geçildi;

İİK'nın 150/ı maddesinde; ''Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayri nakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ettiği ipotek akit tablosu kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi, krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafa ait cari hesabın kesilmesine veya kısa, orta, uzun vadeli kredi hesabının muaccel kılınmasına ilişkin hesap özetinin veya gayrinakdi kredinin ödenmiş olması nedeniyle tazmin talebinin veya borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafa kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adrese gönderilmek suretiyle tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürüne ibraz ederse icra müdürü 149 uncu madde uyarınca işlem yapar.'' düzenlemesine yer verilmiştir.

İİK'nın 68/b maddesinde ise; "Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden on beş

gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır." düzenlemesi yer almaktadır.

Anılan bu maddeler, uygun ihtar tebliğ edildiğinde veya tebliğ edilmiş sayıldığında takip dayanağı ipotek akit tablosu limit ipoteği içerse de, ipotekli takibin ilamlı takip olarak yapılabileceğini, bir başka anlatımla ihtarın maddelerde yazılan koşullarda yapılmış olmasının takibin ilamlı yolla yapılmasının şartı olduğunu göstermektedir. Tebligatların yasal düzenlemeye uygun olmaması nedeniyle İİK 150/ı koşullarını taşımaması halinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılamayacağı sonucunu doğuran şikayette dayanak belgenin ilam niteliği kazanmadığı iddia edilmekte olup bu hali ile şikayet ilamlı icra takibinde ilama aykırılık şikayetidir. O halde, icra mahkemesince İİK'nın 16/2. maddesine göre süresiz olarak incelenmelidir(HGK 21.06.2000 tarih 2000/12-1002 sayılı karar).

Somut olayda, alacaklı banka tarafından, Burdur İcra Müdürlüğünün 2020/5447 Esas sayılı dosyası ile Bucak Tapu Müdürlüğünün 3140 Yevmiye Numaralı ve 18.04.2018 tarihli resmi senedine dayalı olarak şikayetçi aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, şikayetçi tarafından sair şikayetlerinin yanında takip tarihinden önce hesap kat ihtarının tebliğinin yapılmadığı, yapılan tebliğin de usulsüz olduğu dolayısıyla aleyhine icra emri gönderilemeyeceği iddiası ile icra emrinin iptalinin istendiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, davacının anılan karara yönelik olarak yapmış olduğu istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; mahkemece şikayetin reddine karar verilmiş olması doğru olsa da gerekçenin hatalı olduğu, davacının tüm şikayetlerinin süreden reddi gerektiği belirtilerek davacının istinaf başvurusunun esastan kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına ve şikayetin ve borca itirazın süreden reddine hükmedildiği görülmektedir.

Dairemizde, asıl borçlu ve/veya ipotekli taşınmaz malikine icra emri gönderilebilmesi için, alacaklı tarafından, kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adreslerine, noter aracılığı ile hesap kat ihtarının gönderilmesi gerekmekle birlikte İİK'nın 16/2. maddesi gereğince kat ihtarı tebliğ işlemi usulsüz ise süreli; hiç gönderilmemiş veya tebligat yapılmamış ise süresiz şikayete tabi olduğu yönünde uygulama yapılmakta iken İİK 150/ı maddesinde yapılması belirtilen tebligat ilamlı takipte takip şartı kabul edilip, şikayetin İİK 16/2 kapsamında süresiz olarak incelenmesi kanaatine varılarak görüş değişikliğine gidilmiştir.

Dolayısıyla, davacı aleyhine başlatılan takipte, takip tarihinden önce hesap kat ihtarının tebliğinin yapılmadığını, yapılanın da usulsüz olduğunu ve bu sebeple kendine icra emri gönderilemeyeceğini ileri sürmüşse de bu husus takip şartına ilişkin olup yukarıda da ifade olunduğu üzere süresiz şikâyete tabidir.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun şikâyetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ :

Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 24.05.2024 tarih ve 2023/1138 E. - 2024/726 K. sayılı Temyiz Değerlendirme Kararının KALDIRILMASINA,

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 21.03.2024 tarih ve 2023/1138 E.- 2024/726 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.