Logo

12. Hukuk Dairesi2024/8166 E. 2025/1787 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İlamsız icrada tahliye emrine itiraz üzerine yapılan yargılamada, tahliye işlemi henüz gerçekleşmemişken açılan şikayet davasında hukuki yarar olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Tahliye işleminin henüz gerçekleşmemiş olsa dahi, icra memurunun tahliye için taşınmaza gitmesi ve işlemlere başlamasıyla birlikte, borçlunun ilama aykırı tahliye iddiasıyla şikayet yoluna başvurmasında hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin şikayeti reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nin 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 615,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 27.02.2025 gününde oy çokluğuyla karar verildi.

Karşı Oy Yazısı:

Şikayetçi borçlu şirket tahliye taahhütnamesine dayalı olarak başlatılan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliye takibinde, örnek 14 nolu ödeme emrine itirazının icra mahkemesince kaldırılarak Antalya ili ... ilçesi ... Mah. 331. Sok. No:4-6-8 ... adresinden tahliyesine karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, kararın infazı için tahliye kararı çıkan taşınmazların değil ... belediyesinden kiraladığı 42 numaralı taşınmaza gelindiği ve işlemlerine başlandığı tahliye işleminin iptalini talep etmiştir.

06.10.2023 tarihli “Haciz tutanağı” başlıklı icra memurunun tanzim ettiği tutanağın incelenmesinde; kararın infazı için Antalya İli ... ilçesi ... Mahallesi 331. sok No: 4-6-8 nolu adrese gelindiği, borçlu vekilinin Antalya 2. İcra hukuk mahkemesinin 2023/791 Esas sayılı şikayet dosyasından ön inceleme tensip tutanağı ile tahliye işleminin yapılmasının durdurulmasına ilişkin tedbir kararını ibraz ettiği tedbir kararında tahliye edilmek istenen taşınmazların işleme konu 4-6-8 numaralı taşınmazların dışında kalan 41 numaralı taşınmaz olduğu iddia edildiğinden, kadastro bilirkişisi marifeti ile işleme konu 4-6-8 nolu taşınmazların net olarak tespit edilmeleri halinde tahliye işlemi yapılmasına karar verildiği, bu karara dayalı olarak icra memurunun tahliye işlemini yapmadığı, mahkemece ara kararına uygun olarak 12.10.2023 tarihinde kadastro bilirkişi ile yeniden adrese gidildiği, 12.10.2023 tarihli haciz tutanağında bilirkişinin tahliyesi istenilen yerin belediyeden gönderilen krokide 4 numara olarak gönderilen yer ile aynı yer olduğu tahliyeye engel bir durumun bulunmadığına dair tespitte bulunduğu icra mahkemesince 13.10.2023 tarihli ara kararı ile davacının tahliye işleminin durdurulmasına dair tedbir kararı verilmesi talebinin reddine karar verildiği henüz tahliye işleminin gerçekleştirilmediği görülmektedir.

İcra mahkemesi, takip dosyasında davacı aleyhine gerçekleşmiş bir tahliye işleminin olmadığı, davanın ancak ilama aykırı tahliye işlemi yapılır ise işlem tarihinden itibaren işlemin iptali için şikayet etme haklarının doğacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verdiği, kararın istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince oy çokluğu ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği bu kararın temyiz konusu yapıldığı görülmektedir.

Bir kişinin şikayet hakkına sahip olabilmesi için, yani icra organının işleminin iptalini veya düzeltilmesini isteyebilmesi için güncel hukuki yararının bulunması gerekir. Kişilerin şikayet yoluna başvurmakta hukuki yararının bulunduğu İcra ve İflas Kanununda belirtilmediği için, hukuki yarar her somut olayda ayrıca tespit edilmelidir. (Pekcanıtez, Hakan/Simil, Cemil: İcra ve İflas Hukukunda Şikayet, İstanbul 2017 s. 232 vd.)

Somut olayda tahliye ilamının infazı için tahliyesi istenilen taşınmazlara gelindikten sonra, haciz tahliye adresindeki malların tespiti ve tahliye yapılmamış olsa da aynı gün şikayetçi borçlunun tahliye işleminin ilamda belirtilen adresten farklı bir adreste yapıldığı iddiası ile şikayet yoluna başvurmakta hukuki yararı vardır. Borçlunun taşınmazdan tahliyesi sonrası ilama aykırı tahliye işlemine karşı şikayet hakkının doğacağının kabulü, borçlunun hak ve menfaatlerinin ortadan kalkmasına yol açabilir. İcra müdürlüğü taşınmazı tahliyesi sonrası alacaklı belirtilen taşınmazı üçüncü bir kişiye kiralaması halinde, borçlu icra mahkemesinde tahliye işlemini iptal ettirse bile, iyiniyetli üçüncü kişi taşınmazdan çıkarılamayacağından icra mahkeme kararının sonuca etkisi bulunmayacaktır. Bu nedenle borçlunun, icra memurunun henüz tahliye işlemini tamamlamasa da, taşınmaza tahliye için gidilmesi ve tahliye işlemlerine başlaması işlemini şikayet etmekte hukuki yararı vardır.

Şikayet sonunda icra mahkemesi şikayeti haklı bulur ise tahliye işleminin iptaline karar vermesi söz konusu olabilir.

Sonuç olarak, şikayetçinin henüz tahliye tamamlanmamış olsa da tahliye işlemlerinin ilamda belirtilen adresten farklı bir adreste yapıldığını ileri sürerek iptali için icra mahkemesinde şikayet yoluna başvurmakta hukuki yararı vardır.

Mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken şikayetçinin şikayet hakkı bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddi kararı isabetsiz olup bozulması görüşünde olduğumdan, çoğunluğun kararın onanması yönündeki görüşüne katılamıyorum. 27.02.2025