Logo

12. Hukuk Dairesi2025/567 E. 2025/1966 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taşınmazın aynından kaynaklanan bir alacak için icra takibinin yapılabilmesi için dayanak ilamın kesinleşmiş olması gerekip gerekmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın mülkiyeti ile ilgili bir uyuşmazlıkta, neticede tazminata hükmedilmiş olsa dahi, dayanak ilamın taşınmazın aynına ilişkin olması nedeniyle icra takibi için kesinleşmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Borçlunun icra hukuk mahkemesine yaptığı başvuruda, takibe dayanak ilamın taşınmazın aynından kaynaklandığından kesinleşmeden infazının mümkün olmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince; şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; dayanak ilamda tapu iptal ve tescil talebinin reddi ile tazminata hükmedildiğinden tapu sicilinde değişiklik yaratmayacağı gerekçesiyle istinaf isteminin kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

HMK'nın 367/2. maddesine göre gayrimenkul ile ilgili ayni haklara ilişkin ilamlar kesinleşmedikçe takip konusu yapılamaz. Buna göre ilamda taşınmazın aynı ile ilgili hususların tartışma konusu yapılarak sonuca varılması kesinleşme gerekliliğinin kriteridir. Taşınmazla ilgili ayni hak tartışılarak neticede tazminata karar verilmiş olsa da, ilamın infazı için kesinleşme koşulu aranacak olup, davanın reddedilmiş olması da bu hususu değiştirmez.

Somut olayda, takibin dayanağı olan ilamda davacının taşınmazın davalı adına olan tapusunun iptali ile adına tescilini, bunun mümkün olmaması durumunda tazminat talep ettiği, davalının ise taşınmazın devir işlemlerinin usulüne uygun olduğunu ileri sürerek davanın reddini istediği, yargılama sonunda devrin muvazaalı olduğu kanaatine varıldığı ancak taşınmazın yargılama devam ederken cebri icra yolu ile satılması nedeniyle tapu iptal ve tescil talebinin reddi ile tazminata hükmedildiği anlaşılmıştır. Bu haliyle dayanak ilam taşınmazın aynına ilişkin olup, infazı için kesinleşmesi gerekir.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekirken, kararın kaldırılarak yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:

Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi'nin, 4.12.2024 tarih ve 2024/708 E. - 2024/2788 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 371. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.