"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, suç delillerini gizleme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat, düşme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
TEMYİZ EDENLER : Katılanlar vekilleri, katılan ... vekili, suça sürüklenen çocuk ... müdafiileri, sanık ... müdafii, sanık ... müdafiileri, sanık ... müdafiileri
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Ret-Onama
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında katılan ...'ı kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı itiraza tabi olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından temyiz incelemesi dışında bırakılmıştır.
Katılanlar ..., ..., ..., ... ve ...'ın sanık ... hakkında suç delillerini gizleme suçundan verilen düşme kararını temyize hak ve yetkileri bulunmadığından, vekillerinin bu suça ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Sanıklar ve suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan diğer hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 ... maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 ... maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
Katılanların hak ve yetkisi bulunmadığından, vekillerinin duruşma talebinin 1412 sayılı Kanunun 318 ... maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. ... 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 26.12.2013 tarihli, 2011/487 Esas ve 2013/400 Karar sayılı kararının temyizi üzerine, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 06.06.2016 tarihli, 2015/5281 Esas, 2016/2886 Karar sayılı kararı ile yargılanan sanıklar ve suça sürüklenen çocuk arasında menfaat çatışması bulunduğu anlaşıldığından, savunmalarının ayrı ayrı müdafiler tarafından yapılması gerektiği gerekçesiyle sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmiştir.
B. ... 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.10.2022 tarihli ve 2016/307 Esas, 2022/697 Karar sayılı kararı ile;
1. Sanıklar ... ve ... haklarında;
a. Kasten öldürme suçlarından, 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatlerine,
b. Katılanlar ..., ..., ... ve ... ...'ya yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarını işlediklerinden bahisle kamu davası açılmış ise de, eylemlerinin kasten yaralama suçuna uyduğu gerekçesi ile 5237 sayılı Kanun'un 66 ncı maddesi ve 67 nci maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davasının düşürülmesine,
c. Katılan ...'ı kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 11 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
2. Sanık ... hakkında;
a. Kasten öldürme suçlarından, 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine,
b. Katılanlar ..., ..., ... ve ... ...'ya yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarını işlediklerinden bahisle kamu davası açılmış ise de, eylemlerinin kasten yaralama suçuna uyduğu gerekçesi ile 5237 sayılı Kanun'un 66 ncı maddesi ve 67 nci maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davasının düşürülmesine,
c. Katılan ...'ı kasten yaralama suçundan 5237 sayılı Kanunun 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 11 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
3. Sanık ... hakkında;
a. Kasten öldürme suçlarından, 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine,
b. Katılanlar ..., ..., ... ve ... ...'ya yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarını işlediklerinden bahisle kamu davası açılmış ise de, eylemlerinin kasten yaralama suçuna uyduğu gerekçesi ile 5237 sayılı Kanun'un 66 ncı maddesi ve 67 nci maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davasının düşürülmesine,
c. Katılan ...'ı kasten yaralama suçundan 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine,
4. Suça sürüklenen çocuk ... hakkında;
a. Katılanlar ..., ..., ... ve ... ...'ya yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarını işlediklerinden bahisle kamu davası açılmış ise de, eylemlerinin kasten yaralama suçuna uyduğu gerekçesi ile 5237 sayılı Kanun'un 66 ncı maddesi ve 67 nci maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca kamu davasının düşürülmesine,
b. Maktul ...'ı kasten öldürme suçundan, 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine,
c. Maktul ...'ı kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 81 ... maddesinin birinci fıkrası, 31 ... maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına,
d. Katılan ...'ı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 31 ... maddesinin
üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 11 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Kanun'un 231 ... maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan ... vekilinin temyiz istemi suç vasıflarına, zamanaşımının dolmadığına, beraat kararlarının isabetli olmadığına,
B. Katılanlar ..., ..., ..., ... ve ... vekillerinin temyiz istemi suç vasfına, zaman aşımı nedeniyle düşme kararı verilmemesi gerektiğine, beraat kararlarının isabetli olmadığına,
C. Sanık ... müdafinin temyiz istemi eksik incelemeye,
D. Sanık ... müdafilerinin temyiz istemi sübuta, haksız tahrike, eksik incelemeye, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
E. Sanık ... müdafilerinin temyiz istemi sübuta, haksız tahrike, tayin edilen ceza miktarına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
F. Suça sürüklenen çocuk ... müdafilerinin temyiz istemi sübuta, haksız tahrike, eksik incelemeye, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Suç tarihi öncesinde Suruç'lu katılanlarla ...'li sanıklar arasında Suruçluların ... ilçesinden fıstık tarlası satın alması ve tarlaya gidip gelirken Kaşlıca mezrasının içinden geçen yolu kullanmaları nedeniyle husumet oluştuğu, sanık ...'un mezranın içinden geçilmemesi hususunda olay gününden bir gün öncesinde maktul ve katılanların akrabası olan ...'ı uyardığı, ertesi gün katılanlar ... ..., ..., ..., ... ve ...'ın yanlarında maktuller de olduğu halde tarlalarında bir süre çalıştıktan sonra dönüş yolunda yine mezranın içinden geçen yolu kullandıkları, ancak sanıkların yolu araçlarla kesip ellerinde sopa ve demir çubuklarla karşı tarafı bekledikleri ve mezranın içinde katılanları durdurup araçtan indirerek sopa ve demir çubukla darp etmeye başladıkları, kavganın devamında sanıklar sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ...'un ele geçirilemeyen tüfeklerle ateş etmeleri sonucunda maktuller ... ve ...'ın yaralanarak vefat ettiği, katılanlar ..., ..., ..., ... ve ...'nın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandıkları, ayrıca katılan ...'in vücudunda ikinci dereceden kırık meydana geldiği anlaşılmıştır.
2. Olay yerinde bulunan kovanların incelenmesinde 6 ayrı tabancadan atıldıkları, bu sebeple olayda av tüfekleri ve emanete kayıtlı tabancalar dışında ele geçirilemeyen 4 ayrı tabancanın da kullanıldığının
anlaşıldığı, Alınan svapların incelenmesinde sanıklardan ..., ..., ..., ... ..., ... ve ...’ta atış artıklarından antimona rastlanmadığı, soruşturması ayrılan ... ile diğer kişilerden ..., ... ve ...’da antimona rastlandığı, ...’tan iki defa svap örneği alındığı, örneklerden birinde antimona rastlandığı, diğerinde antimona rastlanmadığının tespit edildiği, maktul ...’ın kıyafetlerinin incelenmesinde av tüfeği ile bitişik atış mesafesinde bacağından vurulmak suretiyle öldürüldüğünün anlaşıldığı, Maktul ...’ın cesedi üzerinde icra edilen otopsi işleminde uzak atış mesafesinden av tüfeği ile tek atışta vurulması suretiyle öldürüldüğü tespit edildiği, ölüm sebebinin av tüfeği saçma taneleri yaralanmasına bağlı iç organ kanaması sonucu gerçekleşen iç kanama olduğunun anlaşıldığı, Maktul ...’ın cesedi üzerinde icra edilen otopsi işleminde ölüm sebebinin bir adet av tüfeği yaralanmasına bağlı büyük damar hasarı sonucu gelişen iç ve dış kanama olduğu anlaşılmıştır.
3. Maktul ...'ı bitişik atışla öldürenin, dosya kapsamındaki teşhis tutanağında, A4 olarak görülen suça sürüklenen çocuk ...'un , maktul ...'ı vurduğu yolundaki ...'ın beyanı, bizzat ...'un babası olan sanık ... ve kardeşi ...'un, ...'nin evden aldığı tüfekle ateş ettiği yolundaki beyanları, suça sürüklenen çocuk ...'un av tüfeğini alarak çıkıp bir el havaya ateş ettiği, birisinin sırtından sarılması ve tüfeği elinden almaya çalışması üzerine, tüfeğin (yakın mesafeden) tekrar patladığı yolundaki, maktul ...'ın kıyafetlerinin incelenmesine ilişkin svap raporunda görüldüğü üzere, bitişik atışla av tüfeğiyle bacağından vurulmak suretiyle öldürülmesi ve suça sürüklenen çocuk ...'de çıkan atış artıkları nedeniyle maktulü öldürenin suça sürüklenen çocuk olduğu anlaşılmıştır.
4. Maktul ...'ı uzak atışla öldürenin ise, otopsi tutanağı, rapor kapsamı, teşhis tutanağında ...'ın "Yaşlı olan kişi , ...'a ateş açtı" şeklindeki beyanıyla örtüşen mahiyetteki gerek kendisinin, gerekse mağdur sanıklar ..., ..., ... ile ... ...'nın beyanlarıyla da örtüşen, sanık ...'un savunmalarının aksine kendisinde tespit edilen atış artığı raporuyla da, sanık ...'un öldürdüğü anlaşılmıştır.
5. Sanık ...'un yargılama devam ederken 08.11.2015 tarihinde vefat etmesi nedeniyle hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı Kanun'un 64 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca düşürülmesine karar verilmiştir.
6. Sanıklar ..., ..., ... ve ... ile suça sürüklenen çocuk ...'un katılanlar ..., ..., ..., ... ...'ya yönelik iddianamede belirtilen eylemlerinin kasten yaralama suçuna uyduğu kabul edilmiş olup, yaralama suçu için öngörülen olağan zaman aşımı süresinin 8 yıl, uzamış zaman aşımı süresinin ise 12 yıl olduğu, zaman aşımını kesen son işlemin sanık ... yönünden Mahkemede ifadesinin alındığı 15.07.2011 tarihli olduğu, sanıklar ..., ..., ... ve ssç ... yönünden ise zaman aşımını kesen son işlemin 26.12.2013 tarihli mahkumiyet kararı verilmesi olduğu, buna göre 26.12.2013 tarihinden sonra zaman aşımını kesen başka bir nedenin bulunmadığı ve kanunda öngörülen 8 yıllık olağan zaman aşımı süresinin bu arada dolduğu anlaşılmakla değişen suç vasfına göre sanıklar ..., ...
Uğur, ... ve ... ile ssç ... hakkında bu suçlardan açılan kamu davasının 5237 sayılı Kanun'un 66, 67 nci maddeleri ve 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca düşürülmesine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Suça sürüklenen çocuk ... hakkında katılan ...'ı kasten yaralama suçundan Kurulan Hüküm yönünden
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında katılan ...'ı kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 5271 sayılı Kanun’un 231 ... maddesinin onikinci fıkrası gereği itiraz yoluna tabi olduğu, temyizinin mümkün olmadığı anlaşılmakla incelenmeksizin iadesine karar verilmiştir.
B. İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eksik incelemenin bulunmadığı, eylemlerin mahkûmiyetlerine karar verilen sanıklar ve suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, suça sürüklenen çocuğun öldürme kararını ne zaman aldığının ve belli bir hazırlıkla eylemlerini gerçekleştirdiğinin kesin olarak saptanamadığı, oluşan şüpheli durumun aleyhine yorumlanamayacağı, bu itibarla tasarlamanın koşullarının bulunmadığı, dosya kapsamına göre ilk haksız hareketin sanık ve suça sürüklenen çocuk tarafından kaynaklandığının anlaşıldığı, dolayısıyla haksız tahrik koşullarının oluşmadığı, Mahkemece verilen düşme ve beraat kararlarında bir isabetsizlik tespit edilmediği, dosya içeriğinden varlığı anlaşılan, takdirî indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği, sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun eylemleri ile orantılı şekilde cezalar tayin edildiği anlaşıldığından anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
A. Suça sürüklenen çocuk ... hakkında katılan ...'ı kasten yaralama suçundan Kurulan Hüküm yönünden
Gerekçe bölümünde (A) nolu bölümde açıklanan nedenle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,
B. Katılanlar ..., ..., ..., ... ve ...'ın sanık ... hakkında suç delillerini gizleme suçundan verilen düşme kararını temyize hak ve yetkileri bulunmadığından, vekillerinin bu suça ilişkin temyiz itirazlarının 1412 sayılı Kanun'un 317 ... maddesi uyarınca Tebliğname'ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
C. Diğer hükümler yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) paragrafında açıklanan nedenlerle ... 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.10.2022 tarihli ve 2016/307 Esas, 2022/697 Karar sayılı kararında katılanlar vekilleri, sanıklar ve
suça sürüklenen çocuk müdafileri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılanlar vekilleri, sanıklar ve suça sürüklenen çocuk müdafilerinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
07.03.2024 tarihinde karar verildi.