Logo

1. Ceza Dairesi2024/2431 E. 2025/782 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Suça sürüklenen çocuk hakkında bozma sonrası verilen hükümde, cezanın ertelenmesine ilişkin kazanılmış hakkın kapsamı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Suça sürüklenen çocuk hakkında daha önce verilen ve bozulan kararda cezanın ertelenmesine karar verilmiş olması, bozma sonrası verilen hükümde de ceza miktarı değişse bile ertelemeye ilişkin kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SAYISI : 2022/272 E., 2023/213 K.

SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs

HÜKÜM : Mahkûmiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzelterek onama

Suça sürüklenen çocuk hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305. maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260/1. maddesi gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310. maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317. maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Bozma üzerine verilen, Nazilli 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.09.2020 tarihli ve 2018/190 Esas, 2020/462 Karar sayılı kararının suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 20.06.2022 tarihli ve 2022/3589 Esas, 2022/5348 Karar sayılı ilâmı ile "eylemin kasten öldürmeye teşebbüs suçu yerine neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama olarak belirlenmesi" nedeniyle bozulmasına ve 1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının dikkate alınmasına karar verilmiştir.

2. Görevsizlik kararı sonrası, Nazilli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.09.2023 tarihli ve 2022/272 Esas, 2023/213 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 81/1, 35/2, 29/1, 31/3, 62/1. maddeleri uyarınca 4 yıl 7 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca hükmolunan hapis cezasının 2 yıl 1 ay hapis cezası üzerinden infazına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebepleri özetle, mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına ilişkindir.

III. GEREKÇE

1. Suça sürüklenen çocuğun mağdurun arkasından yaklaşarak sol hemitoraks 6-7 interkosyal aralıktan bıçakladığı, mağdurun bıçaklanma nedeniyle perikardında oluşan kesinin yaşamsal tehlikeye neden olduğu olayda;

Suça sürüklenen çocuk hakkında teşebbüs nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı Kanun'un 35/2. maddesi ile yapılan uygulama sırasında makul hadden ceza tayin edilmesi gerekirken, makule yakın olacak şekilde 11 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz istemi bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, hükme esas alınan adli raporların yeterli olduğu, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, düzeltme ve eleştiri nedeni saklı kalmak kaydıyla yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde düzeltme ve eleştiri nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3. Bozma öncesinde suça sürüklenen çocuk hakkında 2 yıl 1 ay hapis cezasına hükmedildiği ve hapis cezasının ertelenmesine karar verildiği, bozma sonrası aleyhe temyiz istemi bulunmadığından 1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkı gözetilmek suretiyle sonuç cezanın 2 yıl 1 ay üzerinden infazına karar verildiği ancak ertelemenin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.04.2018 tarih, 2017-8-853 Esas ve 2018/135 sayılı Kararı ve 11.05.2010 tarih, 2010/4-87 Esas ve 2010/112 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuş, mevcut hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde (3) numaralı paragrafında açıklanan nedenle Nazilli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.09.2023 tarihli ve 2022/272 Esas, 2023/213 Karar sayılı kararına yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesi gereği hüküm fıkrasından "TCK'nin 51. maddesi uyarınca ertelenmesine yer olmadığına" ibaresinin çıkartılmasına, hüküm fıkrasına "1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkı gözetilerek 5237 sayılı Kanun'un 51/1. maddesi uyarınca hapis cezasının ertelenmesine, aynı Kanun'un 51/3. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun 2 yıl 1 ay süreyle denetime tabi tutulmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy çokluğuyla DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

05.02.2025 tarihinde karar verildi.

KARŞI OY

Suça sürüklenen çocuk ... hakkında bozma sonrası 5237 sayılı Kanun'un 81/1, 35/2, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 4 yıl 7 ay hapis cezasıyla cezalandırıldığı, 1412 sayılı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası üzerinden infazına karar verilmiştir.

Suça sürüklenen çocuğun asıl hapis cezasının 4 yıl 7 ay olduğu bu cezanında erteleme sınırının üstünde kaldığı dolayısıyla ertelenemeyeceği gözetilmeden kazanılmış hakka konu olan hususun bozma öncesi aldığı ceza üzerinden infazın yapılacağına ilişkin olduğu, suça sürüklenen çocuk lehine yapılan hatalı uygulamadan ikinci kez yararlanmasının atıfet olduğu, bu itibarla 4 yıl 7 ay hapis cezasının asıl ceza miktarı olduğu, bu cezanında 5271 sayılı Kanun'un 51. maddesi gereğince erteleme hükümlerinin uygulanmayacağı görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun kararına katılmamaktayım. 07.02.2025