"İçtihat Metni"
İ T İ R A Z
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1880 E., 2019/3000 K.
MAKTUL : ...
KATILANLAR : ..., ..., ...,
...,......Aile ve Sosyal
Hizmetler Bakanlığı
SUÇ : Nitelikli kasten öldürme
HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığına
TEMYİZ EDENLER : Katılan ... vekili, katılan ...vekili,
katılan kurum vekili
İTİRAZNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanması
İTİRAZA KONU KARAR : Ret
İTİRAZ EDEN : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 04.03.2024 tarihli ve 2022/6682 Esas, 2024/1418 Karar sayılı kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 02.05.2024 tarihli ve 1-2020/1332 sayılı itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 308/1. maddesi uyarınca yapılan itiraz başvurusu üzerine dava dosyası, aynı Kanun’un 308/2. maddesi gereği Dairemize gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İTİRAZ SEBEPLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz başvurusu;
"Sanığın nitelikli kasten öldürme suçundan "meşru savunma nedeniyle beraatine" ilişkin ilk derece mahkemesi hükmünün istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi tarafından ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılması suretiyle verilen "TCK'nun 27/2 ve CMK'nun 223/3-c maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına" ilişkin kararın, 5271 sayılı Kanun'un 286/2-h. maddesi ve diğer bentlerinde sınırlı şekilde sayılan “temyiz edilemez” nitelikteki kararlardan olmaması, sanığa atılı suçun 5271 sayılı Kanun'un 286/2-d maddesi kapsamında kalmaması, hüküm türünün değişmiş olması, uluslararası sözleşmeler ve Anayasa ile güvence altına alınan hak arama özgürlüğünün bir uzantısı olarak hüküm ve kararlara karşı başvurulabilecek bir kanun yolunun açık olmasının kural, kapalı olmasının ise istisna olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan ilk derece mahkemesince verilen "beraat" kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılması suretiyle verilen "ceza verilmesine yer olmadığına" ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesi kararına karşı temyiz kanun yolunun açık olduğunun kabulünde zorunluluk bulunduğu halde 5271 sayılı Kanun'un 286/2-h bendi kapsamında temyiz incelemesine tabi olmadığı gerekçesiyle temyizen incelenmeden aynı Kanun'un 298. maddesi uyarınca temyiz isteminin reddine karar verilmesi hukuka aykırı olduğu" gerekçesiyle "Temyiz İstemlerinin Reddine" ilişkin ilamın kaldırılmasına ve hükmün esastan incelenerek temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanmasına karar verilmesi talebine ilişkindir.
II. GEREKÇE
1. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.03.2018 tarihli ve 2018/11-38 Esas, 2018/113 Karar sayılı kararı uyarınca, yerel mahkemece verilen beraat kararı kaldırılarak istinaf mercii tarafından ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi suretiyle hüküm türü değiştirildiğinden kararın temyiz yoluna tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.
2. Katılan Vavani vekilinin, kararın katılanın yüzüne karşı tefhiminden itibaren, 5271 sayılı Kanun'un 291/1. maddesinde belirtilen kanuni süre geçtikten sonra hükmü temyiz ettiği belirlenmiştir.
3.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından meşru savunmada sınırın aşılması koşulları altında gerçekleştirildiğinin saptandığı, sanığın alkollü ve uyuşturucu madde etkisi altında olan maktul tarafından önce annesine ve sonrasında kendisine yönelik gerçekleştirilen bıçaklı saldırısına karşı savunma halinde meşru savunma şartları altında bulunduğu, ancak içerisine düştüğü ve oluşa göre mazur görülebilecek korku, heyecan ve telaş nedeni ile saldırıyı önlemek için bıçağı maktulün ölümcül olmayan yerlerine vurmak yerine, hedef gözetemeden maktulün sol göğüs bölgesine tek darbe vurmak suretiyle meşru müdafaada sınırı aştığının kabulü
gerektiği anlaşılmakla ve bu nedenle atılı suçtan ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, katılan ... vekili ve katılan kurum vekilinin temyiz sebeplerinin incelenmesinde, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
III. KARAR
1. Gerekçe bölümünde belirtilen nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İTİRAZININ KABULÜNE,
2. 5271 sayılı Kanun’un 308/2. maddesi gereği Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 04.03.2024 tarihli ve 2022/6682 Esas, 2024/1418 Karar sayılı "Temyiz İstemlerinin Reddi" ilâmının KALDIRILMASINA,
3. Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın, 15 günlük kanunî süre geçtikten sonra temyiz edildiği anlaşıldığından, katılan Vavani vekilinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298/1. maddesi uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
4. Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 30.10.2019 tarihli ve 2019/1880 Esas, 2019/3000 Karar sayılı kararında katılan ... vekili ve katılan Bakanlık vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289/1. maddesi ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302/1. maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/1. maddesi uyarınca Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
30.09.2024 tarihinde karar verildi.