Logo

1. Ceza Dairesi2024/5615 E. 2025/1326 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Covid-19 iznindeki hükümlünün, hakkında verilen denetimli serbestlik kararının tebliğ edilmeden, izne dönmemesini gerekçe göstererek açık ceza infaz kurumuna iade edilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün izne dönmemesi durumunda dahi, hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kendisine tebliğ edilip edilmediğinin ve tebligat için gerekli tüm yasal yöntemlerin uygulanıp uygulanmadığının araştırılması gerektiği, aksi halde hükümlünün denetimli serbestlik hakkından mahrum bırakılamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İnfaz Hakimliği

SAYISI : 2023/1827 (E), 2023/1837 (K)

İNCELEME KONUSU KARAR : Açık Ceza İnfaz Kurumuna iade

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Nitelikli hırsızlık suçlarından Sinop İnfaz Hâkimliğinin 24.05.2021 tarihli ve 2021/610 Esas, 2021/606 Karar sayılı içtima kararı ile 6 yıl 36 ay hapis cezasına hükümlü ...'un, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un geçici 10/2. maddesi gereğince cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair Bakırköy 5. İnfaz Hâkimliğinin 20.07.2023 tarihli ve 2023/5995 Esas, 2023/6054 Karar sayılı kararını müteakip, hükümlünün yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle açık ceza infaz kurumuna iade edilmesi talebinin kabulü ile Bakırköy 5. İnfaz Hâkimliğinin 20.07.2023 tarihli kararının kaldırılmasına, hükümlünün koşullu salıverilme tarihine kadar geçen sürede açık ceza infaz kurumuna iadesine ilişkin Sinop İnfaz Hâkimliğinin 15.08.2023 tarihli ve 2023/1827 Esas, 2023/1837 Karar sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 14.05.2024 tarihli ve 94660652-105-57-6255-2024-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 16.07.2024 tarihli ve 2024/62263 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 16.07.2024 tarihli ve 2024/62263 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

"Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 20.06.2018 tarihli ve 2018/2503 Esas, 2018/9186 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2. madde ve fıkrasında yer alan “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” şeklindeki açıklamalar ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntemin benimsenmiş olduğu birlikte değerlendirildiğinde, öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, anılan Kanun'un 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkartılıp, çıkarılan tebligatın bilâ tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından tebligata 7201 sayılı Kanun'un 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği,

Hükümlü hakkında Bakırköy 5. İnfaz Hâkimliğinin 20.07.2023 tarihli kararı ile cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verildiği ancak anılan denetimli serbestlik kararının hükümlüye usulüne uygun olarak tebliğ edildiğine dair bir kaydın dosya içerisinde mevcut olmadığı anlaşılmakla, hükümlünün yasal süresi içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığından bahisle hükümlünün açık ceza infaz kurumuna iadesine karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir."

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE

1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;

(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.

(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 7242 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi ile 5275 sayılı Kanun’a eklenen geçici 9 uncu maddesinin beşinci fıkrası;

(5) Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının

infazına karar verilen hükümlüler ve 106 ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik tedbirinden yararlanan hükümlüler, 31/5/2020 tarihine kadar izinli sayılır. Salgının devam etmesi hâlinde bu süre, Sağlık Bakanlığının önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere ondokuz kez uzatılabilir. Bu fıkra uyarınca izinli sayılanlar hakkında 95 ve 97 nci madde hükümleri uygulanır.

3. 7456 sayılı Kanun’un 15 inci maddesi ile 5275 sayılı Kanun’a eklenen geçici 10 uncu maddenin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları;

(1) 31/7/2023 tarihi itibarıyla geçici 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle izinde bulunan hükümlüler, izin bitimini takip eden onbeş gün içinde infaz işlemlerinin devam ettiği kurumlara dönmek zorundadır.

(3) Yukarıdaki fıkralar uyarınca, izinden dönecek hükümlüler ile hakkında denetimli serbestlik kararı verilecek hükümlülere ilişkin hususlar, Adalet Bakanlığının resmî internet sitesinde duyurulur.

(4) 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle cezası infaz edilip geçici 9 uncu maddenin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle 31/7/2023 tarihi itibarıyla izinde bulunan hükümlüler, koşullu salıverilme tarihine kadar olan süreleri 105/A maddesinin beşinci fıkrasında belirtilen yükümlülüklere tabi olmadan geçirirler.

Şeklinde düzenlenmiştir.

4. Hükümlünün, 6 yıl 36 ay hapis hapis cezasının infazı amacıyla Cumhuriyet Savcılığınca düzenlenen 24.05.2022 tarihli ve 2022/7-26920 sayılı müddetnameye göre, hükümlünün 01.05.2022 tarihinde cezasını infaz etmek üzere ceza infaz kurumuna alındığı ve 23.08.2022 tarihinde Açık Ceza İnfaz Kurumuna ayrılmasına karar verilip, 27.08.2022 tarihinde 5275 sayılı Kanun'un Geçici 9 uncu maddesi gereğince Covid-19 iznine çıkarıldığı, şartla tahliye tarihi 26.08.2025 olan hükümlü hakkında izinde bulunduğu sırada İnfaz Hakimliğinin 20.07.2023 tarihli ve 2023/5995 Esas, 2023/6054 Karar sayılı kararı ile 5275 sayılı Kanun'un 105/A maddesi uyarınca kalan cezasının şartla tahliye tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik uygulanarak infazına karar verildiği anlaşılmaktadır.

5. İnfaz Hakimliğince şartla tahliye tarihine kadar olan cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infaz edilmesine karar verilen hükümlünün, izin bitim tarihinde infaz işlemlerinin devam ettiği infaz kurumuna dönme zorunluluğu olduğunu ve dönmediği kabul edilerek hakkında verilen denetimli serbestlik kararının kaldırılarak açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmiş ise de, hükümlünün yokluğunda şartla tahliye tarihine kadar olan cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair İnfaz Hakimliğince 20.07.2023 tarihinde karar verildiği, hükümlünün 15.08.2022 tarihli izin talep dilekçesi ve Denetimli Serbestlikten yararlanmak istediğine dair dilekçe verip, izinde bulunacağı adresi ve iki ayrı telefon numarasının bildiren hükümlünün bu bildirdiği telefon numaralarına yada farklı ise UYAP sisteminde kayıtlı GSM numarasına cezasının infaz durumu ile ilgili SMS gönderilip gönderilmediği, gönderildi ise hangi tarihte gönderildiği araştırılmaksızın, eksik inceleme sonucu verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeple yerinde görülmüştür.

III. KARAR

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Sinop İnfaz Hâkimliğince verilen 15.08.2023 tarihli ve 2023/1827 Esas, 2023/1837 Karar sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

21.02.2025 tarihinde karar verildi.