"İçtihat Metni"
K A N U N Y A R A R I N A
B O Z M A
MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2023/1069 Değişik İş
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
İNCELEME KONUSU
KARAR : İtirazın reddi kararı
KANUN YARARINA BOZMA
YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: İlgili kararın kanun yararına bozulması
Gaziosmanpaşa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.06.2023 tarihli ve 2022/93 Esas, 2023/396 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 86/1, 87/3, 62, 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik yapılan itirazın reddine dair merci İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.11.2023 tarihli ve 2023/1069 Değişik İş sayılı kararının kesin olmakla 17.11.2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309/1. maddesi uyarınca, 05.06.2024 tarihli ve 2024/3963 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2024 tarihli ve KYB-2024/66214 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2024 tarihli ve KYB-2024/66214 sayılı kanun yararına bozma isteminin; katılanın zararı karşılanmadığı hâlde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik itirazın bu nedenle kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediği şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinde düzenlenen Hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanabilmesi için,
a) Sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünde, hükmolunan cezanın iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezasından ibaret olması,
b) Suçun 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinin ondördüncü fıkrasında yazılı suçlardan olmaması,
c) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
d) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
e) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi,
f) Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itirazının bulunmamasına ilişkin koşulların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.
2. Bu kapsamda inceleme konusu yargılama dosyasında; sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik katılan tarafca yapılan itirazın reddine karar verildiği anlaşılmış ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 20.03.2012 tarihli ve 2011/842 Esas, 2012/100 Karar sayılı, 10.04.2012 tarihli 2011/479 Esas, 2012/145 Karar sayılı ve 08.05.2012 tarihli 2011/449 Esas ve 2012/186 Karar sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; sanığın katılana yönelik eylemi neticesinde katılanın yaralanmasına neden olduğu, katılanın zararının giderilmediğini bildirdiği, sanık tarafından 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından olduğu kabul edilen suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi şartının yerine getirilmediği belirlenmiştir.
3. Katılanın zararının giderilmemesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi imkânı bulunmadığı dikkate alınarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik itirazın bu yönden kabulüne karar verilmesi yerine reddine karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2.İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.11.2023 tarihli ve 2023/1069 Değişik İş sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309/3. maddesi gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
5271 sayılı Kanun’un 309/4. maddesi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
30.09.2024 tarihinde karar verildi.