"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
İNCELEME KONUSU KARAR: İtirazın reddine
KANUN YARARINA BOZMA YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması
Bingöl Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ...'nın, 15.08.2023 tarihinde Covid 19 salgın hastalık izninden dönmesi gerekirken 48 saatlik kanuni süre içerisinde kuruma dönüş yapmaması nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 44/3-1. maddesi gereğince 13 gün hücreye koyma disiplin cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığının 20.09.2023 tarihli ve 2023/9 sayılı kararının şikâyet edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, anılan disiplin cezasının onaylanmasına dair Bingöl İnfaz Hâkimliğinin 09.10.2023 tarihli ve 2023/1583 Esas, 2023/1593 Karar sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.11.2023 tarihli ve 2023/689 değişik iş sayılı kararını takiben, hükümlü müdafii tarafından disiplin cezasına konu eylemi nedeniyle yapılan yargılama neticesinde hakkında beraat kararı verildiğinden bahisle disiplin cezasının kaldırılması talebinin reddine ilişkin Bingöl İnfaz Hâkimliğinin 19.02.2024 tarihli ve 2024/225 Esas, 2024/235 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.03.2024 tarihli ve 2024/113 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 01.11.2024 tarihli ve 94660652-105-12-16571-2024-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.12.2024 tarihli ve 2024/114099 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.12.2024 tarihli ve 2024/114099 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"1-Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.03.2024 tarihli ve 2024/113 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, Covid-19 izinlisi olan adı geçen hükümlü tarafından, 5275 sayılı Kanun'un geçici 10/1. maddesinde belirtilen süre içinde kuruma dönmeyerek 15.08.2023 tarihinde firar eylemini gerçekleştirdiğinden bahisle hakkında verilen ve şikâyet edilmediği için kesinleşen disiplin cezasının, hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan yapılan yargılama sonunda, Bingöl 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.01.2024 tarihli ve 2023/355 Esas, 2024/78 Karar sayılı kararı ile atılı suç açısından yasal unsurların bulunmaması nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/2-a maddesi uyarınca beraatine karar verilmesi nedeniyle kaldırılmasına yönelik talepte bulunulması üzerine, Bingöl İnfaz Hâkimliğince talebin değerlendirilerek reddine karar verildiği anlaşılmış ise de,
Benzer bir olaya ilişkin, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 19.03.2021 tarihli ve 2020/515 Esas, 2021/4610 Karar sayılı ilamında, “... beraat kararına ilişkin karara dayanarak disiplin cezasının kaldırılması yönünde ceza infaz kurumuna hükümlü tarafından yapılacak başvuru üzerine Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığınca değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiği, disiplin cezasının kaldırılmasına yönelik Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığınca bir karar verilmeden mahkemesince bir değerlendirme yapılamayacağı gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden…” ve Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 10.11.2023 tarihli ve 2023/7824 Esas, 2023/6942 Karar sayılı ilamında " ...hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği ve bu karar dikkate alınarak hakkında verilen disiplin cezasının kaldırılması yönünde hükümlü tarafından cezaevi idaresine yapılan talep üzerine cezaevi idaresi tarafından verilmiş veya yapılmış İnfaz hakimliğince denetlenebilecek karar, işlem ya da faaliyet bulunmadığı halde hükümlünün doğrudan İnfaz hakimliğine verdiği dilekçesi üzerine İnfaz hakimliğince verilen karar Kanun’a aykırı.." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,
Somut incelemeye konu olayda, hükümlünün Covid-19 izninden kanuni süre içinde ceza infaz kurumuna dönmemesi eylemi sebebiyle hakkında verilen disiplin cezasının kesinleşmesinden sonra, aynı eylem sebebiyle hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan beraatine karar verilmesi nedeniyle disiplin cezasının kaldırılması yönündeki başvurusu üzerine talebin Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığınca değerlendirilmesi gerektiği, idare tarafından böyle bir değerlendirme yapılmadan İnfaz Hâkimliğince doğrudan disiplin cezasının kaldırılmasıyla ilgili değerlendirme yapılarak karar verilemeyeceği, bu haliyle Bingöl İnfaz Hâkimliğince, disiplin cezasının kaldırılması talebinin değerlendirilmesi amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönüyle kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde,
2-Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.11.2023 tarihli ve 2023/689 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Disiplin soruşturması” başlıklı 47. maddesinin 2. fıkrasında yer alan, “Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç beş gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.” şeklindeki, aynı maddenin 3. Fıkrasında yer alan “Soruşturma en geç onbeş gün içinde tamamlanır. Firar hâlinde bu süre hükümlünün yakalandığının öğrenildiği tarihte başlar. Düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir. .” şeklindeki ve yine aynı maddenin 5.fıkrasında yer alan “Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır...” şeklinde,
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 13.01.2023 tarihli ve 2023/24 Esas, 2023/134 Karar sayılı ilâmında, "...hükümlü hakkında 5275 sayılı Kanunun 47/2. maddesi uyarınca firar eyleminin öğrenildiği tarihten itibaren en geç 2 gün içerisinde Kurum en üst amiri tarafından atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanması, hükümlünün firar eylemi ile ilgili olarak tüm bilgi ve belgelerin toplanması, varsa alınması gereken ifadelerin alınması, hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezasının verilmesi mümkün olmadığından, İnfaz Hakimliğinden eylemin niteliği gereği hükümlü yakalandığında kullanılmak üzere ek süre talebinde bulunulması, hazırlanan disiplin soruşturması raporunun Disiplin Kurulu Başkanlığına sunulması, Disiplin Kurulu Başkanlığının da yasa gereği hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezası verilemeyeceğinden, hükümlü yakalandığında disiplin soruşturmasının tamamlanması için dosyanın soruşturmacıya gönderilmesi ve sanığın hukukî durumunun savunması alındıktan sonra değerlendirilmesi yönünde bir karar alması, hükümlü yakalandığında dosyanın görevlendirilen soruşturmacıya gönderilmesi, yasada öngörülen süre içerisinde hükümlüye yazılı ya da sözlü olarak savunma yapma hakkı tanınması ve disiplin soruşturmasının tamamlanması gerekirken, Kanun'da öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan hükümlünün firar tarihinden 4 ay 18 gün sonra muhakkik görevlendirilmesi suretiyle soruşturmaya başlanılması nedeniyle verilen disiplin cezasının usûl ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla,..." şeklinde yer alan açıklamalar karşısında,
Belirtilen sürelere ve usullere uyularak disiplin soruşturmasının yapılması ve tamamlanması gerektiği, somut olayda ise, anılan ceza infaz kurumunda iken Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle izine ayrılan hükümlünün en geç 17.08.2023 tarihinde saat 00:00'da teslim olması gerekirken izinden dönmeyerek firar ettiğinin anlaşıldığı, 17.08.2023 tarihinde hakkında tutanak tutulan hükümlünün, disiplin cezasını gerektiren eyleminin öğrenilmesinden itibaren 5 gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanılması gerekirken, 11.09.2023 tarihinde muhakkik atanarak aynı gün soruşturmaya başlanılmasını müteakip, adı geçen ceza infaz kurumunun 20.09.2023 tarihli ve 2023/9 sayılı ceza verme kararı ile hücreye koyma cezası uygulanmasına karar verildiği anlaşılmakla, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 27.10.2023 tarihli ve 2023/7895 Esas, 2023/6559 Karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, kanunda öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan hükümlünün firar tarihinden 25 gün sonra muhakkik görevlendirilmesi suretiyle soruşturmaya başlanılması nedeniyle verilen disiplin cezasının usûl ve yasaya aykırı olması nedeniyle, disiplin cezasının onaylanmasına karar verilmeyip, disiplin cezasının kaldırılması için dosyanın ceza infaz kurumu idaresine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönüyle kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.
2. 15.04.2020 tarihli ve 31100 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 27 nci maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinin (2), (3), (4) ve (5) inci fıkraları;
(2) Hükümlülerin diğer disiplin cezalarını gerektiren eylemlerinin öğrenilmesinden itibaren derhâl ve en geç beş gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanır.
(3) Soruşturma en geç onbeş gün içinde tamamlanır. Firar hâlinde bu süre hükümlünün yakalandığının öğrenildiği tarihte başlar. Düzenlenen rapor ve ekleri disiplin kuruluna sunulur. Soruşturma süresi eylemin ve soruşturmanın niteliğine göre infaz hâkiminin yazılı onayı ile yedi güne kadar uzatılabilir.
(4) Savunma alınmadan disiplin cezası verilemez. Haklarında disiplin soruşturması yapılanlara, yüklenen eylemin niteliği ve sonuçları ile üç gün içinde savunmalarını vermeleri, aksi hâlde bu haklarından vazgeçmiş sayılacakları yazılı olarak bildirilir. Savunma yazılı olarak sunulabileceği gibi sözlü olarak da yapılabilir. Sözlü savunma tutanakla saptanır. Türkçe bilmeyenlerle, sağır ve dilsizlerin savunmaları tercüman aracılığıyla alınır.
(5) Disiplin cezaları disiplin kurulunca evrak üzerinden görüşülerek en geç üç gün içinde karara bağlanır. Disiplin kurulu, yasada yazılı disiplin cezası uygulanmasına veya disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verebilir. Disiplin kurulu kararları gerekçeli olarak yazılır ve kararda şikâyet mercii ve süresi açıkça gösterilir.
Şeklinde düzenlenmiştir.
3. Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.03.2024 tarihli ve 2024/113 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
(a) 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu’nun 4 ve 6 ncı madde hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, İnfaz Hakimliğinin görevinin ceza infaz kurumunda yer alan tutuklu ve hükümlülere ilişkin cezaevi idaresinin eylem ve işlemlerinin şikayet yolu ile kanun veya diğer mevzuat hükümleri ile hukukun genel ilkelerine uygunluğunun denetlenmesine ilişkin olduğu, İnfaz Hakimliğince hükümlü veya tutuklu tarafından yapılan şikayetin kabulü halinde cezaevi idaresi tarafından verilen kararın veya yapılan işlemin iptaline ya da faaliyetin durdurulmasına veya ertelenmesine karar verilebilecektir.
(b) Somut olayda, hükümlünün disiplin soruşturmasına konu yapılan eylemi ile ilgili olarak aynı zamanda Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulduğu, Cumhuriyet savcılığınca yapılan soruşturma sonunda hükümlü hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonunda, Bingöl 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.01.2024 tarihli ve 2023/355 Esas, 2024/78 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/2-c maddesi uyarınca beraatine karar verilmesi nedeniyle itiraz edilmeksizin kesinleşen disiplin cezasının kaldırılması yönünde hükümlü tarafından cezaevi idaresine yapılan talep üzerine cezaevi idaresi tarafından verilmiş veya yapılmış İnfaz hakimliğince denetlenebilecek karar, işlem ya da faaliyet bulunmadığından, İnfaz Hakimliğince, hükümlünün dilekçesinin öncelikle incelenmesi ve disiplin cezasının kaldırılması talebinin değerlendirilmesi amacıyla yetkili ve görevli ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, hükümlünün doğrudan İnfaz hakimliğine verdiği dilekçesi üzerine İnfaz hakimliğince verilen karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz merciince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
4. Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.11.2023 tarihli ve 2023/689 değişik iş sayılı kararı yönünden yapılan incelemede;
(a) Hükümlünün, izinden dönmeyerek 15.08.2023 tarihinde firar ettiği kabul edilmesine rağmen 18.09.2023 tarihinde firar eylemi nedeniyle hakkında disiplin soruşturması başlatıldığı ve hücre disiplin cezası ile cezalandırıldığı ve şikayet olmaksızın disiplin cezasının kesinleştiği anlaşılmaktadır.
(b) Kesinleşmiş hücreye koyma disiplin cezasının infazına başlayabilmek için infaz hakiminin onayının alınması aşamasında kesinleşmiş disiplin cezasının esasına ilişkin olarak tarafların itiraz etme, İnfaz Hakimliğinin ve itiraz merciinin de kesinleşmiş disiplin cezası kararıyla ilgili olarak esastan inceleme yaparak, doğrudan kaldırma yetkisinin bulunmadığı, inceleme yetkisinin disiplin cezası verildiği sırada değerlendirme konusu yapılmayan ancak cezanın infazı aşamasında değerlendirmeye alınmasında zorunluluk bulunan hükümlünün sağlık durumu, infaza geçilmesi için gerekli hukuki ve fiili koşulların uygun olup olmadığı gibi hususlarla sınırlı olduğu, ancak bu incelemeleri yaptığı sırada kesinleşen disiplin cezasının usul ve yasaya aykırı olduğu ve bu nedenle infazının yapılmaması gerektiğinin anlaşılması durumunda, bu aşamada disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına ve disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunmasına karar verilmesi gerekmektedir.
(c) Somut olayda, hükümlü hakkında 7242 sayılı Kanun’un 27 nci maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 47. maddesinin ikinci fıkrasına göre firar eyleminin öğrenildiği tarihten itibaren en geç 5 gün içerisinde kurum en üst amiri tarafından atanan bir görevli tarafından soruşturmaya başlanması, hükümlünün firar eylemi ile ilgili olarak tüm bilgi ve belgelerin toplanması, varsa alınması gereken ifadelerin alınması, hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezasının verilmesi mümkün olmadığından, hazırlanan disiplin soruşturması raporunun Disiplin Kurulu Başkanlığına sunulması, Disiplin Kurulu Başkanlığının da yasa gereği hükümlünün savunması alınmadan disiplin cezası verilemeyeceğinden, hükümlü yakalandığında disiplin soruşturmasının 7242 sayılı Kanun’un 27. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 47. maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen 15 günlük süre içinde tamamlanması için dosyanın soruşturmacıya gönderilmesi ve sanığın hukuki durumunun savunması alındıktan sonra değerlendirilmesi yönünde bir karar alması, hükümlü yakalandığında dosyanın görevlendirilen soruşturmacıya gönderilmesi, yasada öngörülen süre içerisinde hükümlüye yazılı yada sözlü olarak savunma yapma hakkı tanınması ve disiplin soruşturmasının tamamlanması gerekirken, hükümlünün firar ettiği kabul edilen tarihten 25 gün sonra sonra muhakkik görevlendirilmesi suretiyle soruşturmaya başlandığı ve Disiplin Kurulu Başkanlığınca 20.09.2023 tarihinde hücre disiplin cezası ile cezalandırıldığı, kanun da öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmaksızın başlatılan ve yürütülen disiplin soruşturması sonucu verilen disiplin cezasının usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, bu aşamada disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına ve şikayet olmaksızın kesinleşen disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunmasına karar verilmesi gerekirken disiplin cezasının onaylanmasına ilişkin İnfaz Hakimliğince verilen karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz merciince verilen karar Kanun'a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi açıklanan bu sebeple yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 12.03.2024 tarihli ve 2024/113 değişik iş sayılı karar ile 03.11.2023 tarihli ve 2023/689 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
13.03.2025 tarihinde karar verildi.