Logo

1. Ceza Dairesi2024/88 E. 2025/2880 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen hükme karşı yapılan temyiz başvurusunun infazlın belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eylemi neticesinde mağdurun hayati tehlike geçirmesine rağmen, Adli Tıp Kurumu’ndan alınacak raporla mağdurun yaralanmalarının niteliği ve hayati tehlike arz edip etmediğinin ayrıntılı olarak tespit edilmesi gerekirken bu yapılmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması ve verilen cezanın da olaydaki zarar ve tehlikenin ağırlığına göre fazla olması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2023/1845 E., 2023/2652 K.

SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs

HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi kararı

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 286/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1.Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.03.2023 tarihli ve 2021/238 Esas, 2023/79 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında katılana yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 81/1, 35/2, 29, 31/3, 62. maddeleri uyarınca 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 05.10.2023 tarihli ve 2023/1845 Esas, 2023/2652 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin ve katılan vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun'un 280/1-a maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1.Suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebepleri özetle; suça sürüklenen çocuğun öldürme kastı bulunmadığından bahisle suç vasfına, meşru savunma aksi takdirde sınırın aşılması hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

2.Katılan vekilinin temyiz sebepleri özetle; haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine ilişkindir.

III. GEREKÇE

1.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması koşullarının oluşmadığı, katılandan suça sürüklenen çocuğa yönelen haksız söz ve davranışın ulaştığı boyut dikkate alındığında haksız tahrik nedeniyle uygulanan indirim oranının isabetli olduğu anlaşıldığından ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde bozma nedenleri dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi raporuna göre; katılanın sağ temporal bölge, ense, sırt, kalça, her iki kol ve her iki bacağından hayati tehlike geçirecek ve basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığı, omurilik soğanını ilgilendiren yaralanma bulgularına yol açarak vücutta yaygın duyu kusuruna neden olmakla birlikte yapılan muayenesinde motor işlevsellikte anlamlı bir patoloji saptanamadığından duyu veya organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesi niteliğinde olmadığının tespit edildiği, katılanda meydana gelen yaralanmaların yeri ve niteliği bakımından bu haliyle raporun hüküm kurmaya elverişsiz olduğu anlaşılmakla, katılanın tüm doktor raporları, tedavi evrakları, film ve grafilerinin Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kuruluna gönderilip, katılandaki her bir yaranın niteliği ve yaraların ayrı ayrı hayati tehlikeye neden olup olmadığı hususlarında 5237 sayılı Kanun'un 86 ve 87. maddelerindeki ölçütlere göre duraksamaya yer vermeyecek şekilde ayrıntılı raporu alındıktan sonra suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun tespit ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

3.Kabule göre de;

Suça sürüklenen çocuğun eylemi neticesinde, katılanın yaşamsal tehlike geçirecek şekilde yaralandığı olayda, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak, 5237 sayılı Kanun'un 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 35/2. maddesi uyarınca makul bir ceza tayini gerekirken, daha vahim olaylarda uygulama imkanı bulunan cezanın en üst hadden 15 yıl olarak belirlenmesi suretiyle fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünde (2) ve (3) numaralı paragraflarda açıklanan nedenlerle katılan vekilinin ve suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz sebepleri eksik inceleme ve fazla ceza tayini yönlerinden yerinde görüldüğünden Anlalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin, 05.10.2023 tarihli ve 2023/1845 Esas, 2023/2652 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun'un 304/2-a maddesi uyarınca Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

14.04.2025 tarihinde karar verildi.