Logo

1. Ceza Dairesi2024/930 E. 2024/8668 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunda, verilen cezanın miktarı ve tekerrür hükümlerinin uygulanması hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken, ikinci kez mükerrirlere esas alınan önceki hükümde, hakaret suçundan dolayı verilen ceza için, hükmün verildiği tarihte yürürlükte olmayan ancak sonradan yürürlüğe giren uzlaştırma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının belirlenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

SAYISI : 2023/687 E., 2023/1708 K.

SUÇ : Kasten yaralama

HÜKÜM : Mahkumiyet

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286/1 ve 286/2-d maddeleri uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260/1. maddesi gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294/1. maddesi gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298/1. maddesi gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Bölge Adliye Mahkemesinin bozma ilamı üzerine 5271 sayılı Kanun'un 251. maddesi uyarınca basit yargılama usulünün uygulandığı, ancak katılan Kurum vekilinin itirazı üzerine genel hükümlere göre

yapılan yargılama sonunda verilen Çubuk 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 02.02.2023 tarihli ve 2022/236 Esas, 2023/76 Karar sayılı kararı ile sanığın kasten yaralama suçundan, 5271 sayılı Kanun'un 223/2-e maddesi uyarınca beraatine,

2. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 29.09.2023 tarihli ve 2023/687 Esas, 2023/1708 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik katılan Kurum vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280/1-g maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280/1. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanığın kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 58/3, 86/2, 86/3-a, 5271 sayılı Kanun'un 251/3, 5237 sayılı Kanun'un 58/6-7, 53/1. maddeleri uyarınca 4 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,

Karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

1. Katılan Kurum vekilinin temyiz sebepleri özetle; sanık hakkında kurulan hükümde temel cezanın alt hadden belirlenmesinin hukuka aykırı olduğuna ve bu hususa dair gerekçenin yetersiz olduğuna, sanığın üst sınırdan cezalandırılması gerektiğine,

2. Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; eksik incelemeye, delillerin değerlendirilmesinde hataya düşüldüğüne, sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerektiğine,

İlişkindir.

III. GEREKÇE

Sanığın olay günü eşi olan mağduru eliyle göğsüne vurmak ve ayağına basmak suretiyle basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde kasten yaraladığı anlaşılan olayda;

1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, dava dosyası tekemmül ettirilerek karar verildiği, eksik incelemenin bulunmadığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan ve dosya kapsamına göre yeterli olduğu anlaşılan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, hükme esas alınan adli raporun yeterli olduğu, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, yargılama sonucunda oluşan kanaat ve takdire göre ceza yaptırımının yasal bağlamda ve gerekçesi gösterilerek belirlendiği, suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın kastının yoğunluğu ile amaç ve saiki dikkate alındığında alt sınırdan uzaklaşmayı gerektirir bir nedenin bulunmadığı anlaşıldığından, ileri sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesinde hükümde bozma nedeni dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken, ikinci kez mükerrirliğe esas alınan Kırıkhan 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.06.2016 tarihli ve 2016/22 Esas, 2016/317 Karar sayılı dosyasında, sanık

hakkında katılan Özcan Varlıbaş'a karşı uzlaşma kapsamında olan hakaret ve polis memurları olan diğer müştekilere karşı ise uzlaşma kapsamında bulunmayan görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kamu davası açıldığı ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun'un 253/3. maddesi gereği uzlaşmaya tabi olmayan bir suçla birlikte katılan Özcan'a karşı işlenen 5237 sayılı Kanun'un 125/1-4. maddeleri kapsamında yer alan hakaret suçunun da uzlaşma kapsamında olmadığı ancak, 24.10.2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin üçüncü fıkrasına “birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere “aynı mağdura karşı” ibaresinin eklenmesi suretiyle yapılan değişiklik itibariyle sanığın, hakaret eyleminin farklı mağdura karşı işlenmiş olması sebebiyle uzlaşma hükümlerinin uygulanabilir hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı Kanun'un 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, sanık hakkında ikinci kez mükerrirliğe esas alınan hükme ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı Mahkemesinden sorularak, sonucuna göre sanık hakkında anılan hükmün tekerrüre esas alınıp alınmayacağı ve ikinci kez mükerrirliğe ilişkin hükümlerin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesinde zorunluluk bulunması, hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR

Gerekçe bölümünün (2) numaralı paragrafında açıklandığı üzere sanık hakkında ikinci kez mükerrirliğe esas alınan ilam hakkında uzlaştırma hükümleri yönünden uyarlama yapılmasında zorunluluk bulunması nedeniyle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 29.09.2023 tarihli ve 2023/687 Esas, 2023/1708 Karar sayılı kararına yönelik katılan Kurum vekili ve sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün, 5271 sayılı Kanun’un 302/2. maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304/2-b maddesi uyarınca takdiren Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

19.12.2024 tarihinde karar verildi.